3. BÖLÜM

9 3 0
                                    

                -3.BÖLÜM-

Hera gözlerini ofis odasında açtı. Gözlerini kırpıştırarak odaklanmaya çalışıyordu ve kafası şuan çok ağrıyordu.

Yanında duran adama baktı.

“Noldu bana?” Adam oturduğu koltuktan kalkarak kızın yanına gitti.

“Hatırlamıyor musun?”Hera kaşlarını çattı. “Hayır.”

Adam kolundaki saate baktı. “Yarım saattir baygınsın sadece. Hatırlaman gerekiyor aslında.”

Hera sabırsızlıkla Sinan’a baktı. “Noldu dedim?!”

“Asansörde mahsur kaldık bu yüzden baygınlık geçirdin. Karanlık fobin varmış sanırım.”

“Sen kimsin? Bunları nerden biliyorsun?”

Adam elini uzatarak “Ben Sinan, Sinan Türker. Fobin olduğunu da sen söylemiştin.”

Hera “En son iş görüşmesine gelmiştim. Ne ara bunlar oldu inan  hatırlamıyorum.”dedi.

Odaya göz gezdirdi. Özel bir makamda olduğu çok belliydi. Eşyalar bile zenginliğin kanıtıydı. Hera aklına birşey gelmiş gibi “O adam gelmedi mi hala?”

Sinan güldüğünü belli etmeden “Hangi adam?”

“Şirketin sahibiyle görüşmem vardı ama o aptal şey bizi takmadığı için gelmedi!”dedi.

Sinan kahkaha atarak baktı Hera’ya.

“Geldim!”

 

Hera yaşadığı utançla odadan çıkmış ve eve gitmek istemişti.

Adama açık açık saydırmış ve bu hareketine karşı tepki almamıştı.

Açıkçası yaptığı çok çocuksuydu ama sinirleri bozulmuştu. Git-gel de yapmak istemiyordu ve bunun sonu yine kendine patlamıştı.

Odadan çıkmak için kalktığında Sinan ona sorun olmadığını önceden haber vermeleri gerektiğini söylemişti.

Ama Hera’nın adama hakaret etmesi mantıklı değildi. En azından boşboğazlık bari yapmasaydı.

Bu sefer asansöre binmek yerine bir kaç kat merdiven indi ama sonra geri çıkıp Sinan’ın odasının önüne geldi.

Kapıyı çaldı, içeri girdi. Sinan ve odada bulunan 5-6 kişi Hera’ya bakıyordu. “Böldüğüm için kusura bakmayın. Ben seninle konuşmak için gelmiştim. Yani müsaitsen eğer konuşabilir miyiz?” dediğinde ‘seninle’ kelimesinin yakınlığı diğerlerini şaşırtmıştı.

Sinan ayağa kalkarak herkesin çıkmasını istedi. “Arkadaşlar biraz ara verelim yarım saate herkes burda toplansın tekrar.” Dedi oteriter bir sesle.

Herkes çıkınca Sinan yanındaki koltuğu gösterdi. “Oturalım mı?” Hera kafa sallayarak ilerledi.

“Ben o tavrımdan dolayı özür dilerim. Boş bulunduum bir anda yani sonuçta işlerim aksadı ve planlarımın bozlumasından nefret ederim. Sana bilmeden çok yüklendim.” Dediğinde bakışlarını ellerine indirdi.

Sinan’a bakmaya yüzü yoktu. “Ben sana uyandığında da söyledim Hera. Yani ben olsam aynı tepkiyi verirdim. Sorun yok.” Gülümsedi. Sen ne için görüşmeye gelmiştin?”

“Ben siber güvenlik uzmanıyım. Yani şirketin sistemlerinin güvenliğini sağlıyorum. Sizin şirkette de çalışma imkanları çok iyi. Burda çalışmak istiyorum. Tabi siz de isterseniz.” Dedi.

Sianan ve Hera sanki birbirlerini uzun süredir taıyorlarmış gibi sohbet ediyorlardı ve ikisi de hallerinden memdundu. Kapı çalındı ve içeri az önce çıkanlar girdi. Sinan bey yarım saat oldu. Toplantıya devam edecek miyiz?”diye sordu yaşlı bir adam.

Sinan ayağa kalkarak saate baktı. 12’ye geliyordu. Öğle yemeği için birazdan çıkacaklardı.

“Hayır, öğle arası için çıkabilirsiniz. Bügün erken çıkabilirsiniz.”ve “Gelince saat 2’de devam edeceğiz.” Dedi.

Hera ayğa kalkarak Sinan’ın yanına gitti. “Ben artık gitsemiyi olur. İyi günler Sinan.”

Hera kapıdan çıkmak üzere iken “Hera?” sesini duyunca arkasını döndü. “Efendim?”

“Beraber yemek yemek ister misin?” dedi gülümseyerek.

Hera şaşırarak “Senle mi?”

“Yani, sen istersen?”

“Uygun olmayabilir.”dedi çekinerek.

Sinan şaşırmış gibi “Niye uygun olmazmış?” dedi

“Çünkü işe alınırsam hakkımda senin sayende girdiğim dedikoduları canımı sıkar. Ve inan onlarla uğraşmak istemiyorum.”

Sinan gülerek “Seni o asansörden kucağımda çıkardığımda o konuşmalar başlamıştır bile.” Dedi.

Hera şaşkınca baktı. Ağzı açık kalmak tabirinin suan canlı hali Sinan’ın karşısında duruyordu.

“Ne?” Sinan gülerek “Ağzını kapat önce ve evet öyle oldu çünkü baygındın. Yürümeni kimse beklemesin. Ve eğer öyle dedikodular duyarsam hepsiyle teker teker ben ilgilenirim.”

Hera Sinan’a hayranlıkla baktı. Kendisini henüz tanımamasına ve üstüne üstlük hakaret etmesine rağmen onu koruyacağını söylemişti.

Ve ağzı hala açıktı.

                                                  -Bölüm Sonu-

HERAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin