Sabah olmuştu dünki şokumu daha yeni yeni hatırlamaya başladım ,dün rüyamda Rüzgar ı mı gördüm yoksa gelen siyah kapşonlu piskopatı ilaçların etkisiyle Rüzgar mı sandım ? Bu soruların cevabını bilmeyi gerçekten istiyordum derin bi nefes aldım ve kolyeyi dün akşam koyduğum yere baktım ama yoktu demekki gerçekten biri almıştı sonra tam ayağa kalkıyordum ki çalışma masamın üstündeki siyah gülü gördüm ,o an nasıl hissettiğimi bi ben bi Allah bilir, nasıldı biliyomusunuz birileri kalbimi elinde tutup sıkıyormuş gibi ,birileri yüzlerce iğneyi aynı anda batırp çıkarıyormuş gibi ,tüm duyguları aynı anda yaşadım diyebilirim neden mi çünkü Rüzgar öldüğü günün sabahı da bana o çiçekten vermişti sinirle banyoya gittim aynanın karşısında dolan gözlerime bakıp güçlü ol güçlü ol diye bağırıyordum ama sonra aklıma onun yüzü geldi bana söylediği son sözler ve dayanamadım bilinçsizce aynaya bir yumruk attım artık sol elim kanıyordu her yer cam kırıklarıyla doluydu ama biraz kendime gelmiştim sanırım elime gelişi güzel gazlı bezi sardım çok fazla kanıyordu ama umrumda değildi ,siyah bol kazak ve siyah kotumu giydim çantamı aldım ve çıktım ,elimde olsa burdan kaçardım ama yapamazdım çünkü babamla ve diğerleriyle uğraşmak istemiyodum ...Sınıfa gittiğimde ders başlamak üzereydi gittim yerime oturdum sonra Asrın gelip sırama dayanarak
-Anlat bakalım dedi amaben sadece ona bakmakla yetindim o da şaşırmış bi şekilde
-noldu sana,hastamısın
~Hayır sadece yorgunum,diyip geçiştimek istedim ama o kızgın bi şekilde
-ne kadar soluk duruyosun farkındamısın ,ne oldu adam gibi anlat diye bağırdı tam giek için kalkmıştım bileğimden tutup tekra yerime oturttu ve sanırım elı kan oldu ,artık gazlı bez bi işe yaramıyordu çünkü kan fazlasıyla akmıştı ve hala akıyoru
Asrın hemen elimi çeti ve sinirle solumaya başladı sargı bezine baktığında bi an gözlerini kapattı ve sakin olmaya çalışıyomuş gibi sordu kararlı ve ciddi bir sesle
-eline ne oldu
~önemli değil sadece birkaç kesik -bir kaç mı?!!biraz daha böyle kalsa kan kaybından ölürdün farkındamısın dedi ve beni revire sükledi ,hemşire şok oldu önce çünkü elim çok berbat bi haldeydi sonra hemen temizleyip dikiş atmaya başladı odada ölüm sessizliği vardı dikişler bittiğinde hala kan akıyordu elimi sardı ve bana serum verdi ,Asrın a baktığımda gerçekten endişelenmiş gibiydi
~Daha dün tanıdığın bi kız için neden bu kadar endişeleniyosun
-Elin nasıl bu hale geldi ,cevap ver
~Seni ilgilendiriyo mu
-evet ilgilendiriyo sandığında daha fazla,dedi ve hemşire çoktan odadan çıkmıştı a biz öyle bi bağırıyordukki sesimizin koridorda yankı yaptığına emindim
~ya sen kendini ne sanıyosun.,benim senin hayatımda ne yerim var da bu kadar endişelenyosun
-hani sana dün benimsin demiştim ya o şaka değildi şu bu saat şu dakikadan sonra şunu iyice kafana sok seni seviyorum
,dedi ve ben o an şok olmuştum ama
~Asrın boş hayallere kapılma ben asla seni sevmicem ne seni ne başkasını,o yüzden uzak dur beni sevmek sana sadece acı getirir
-Asıl sen boş hayallere kapılma böyle konuştuğun için vazgeçeceğimi düşünmüyosun heralde
~Seni uyardım bak acı çekersin en iyisi en başındayken vazgeç eğer beni gerçekten seversen sen de yanarsın
-O zaman ben çoktan ateş içinde kaldım desene çünkü sana aşığım ilk defa bi duyguyu geçkten hissettim ve ilk defa kalbimin attığını gerçekten duydum, yani anla senden vazgeçmiyorum
,ona artık diyecek sözüm yoktu biliyordum canını yakıcaktım ,hem de fazlasıyla ama onun gözlerinde bir yıl önceki beni görmüştüm ve vazgeçiremeyeceğimi anlamıştım....
:) okuduğunuz için teşekkürler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜZGARIN SESİ
ChickLitÖlen annesinden sonra şu hayatta tek bir kişiyi sevmişti Ekim ,güvenmek inanmak bunlar boş laflardı Azrar için o hayatı 10 yaşında tanımıştı ,o gri gözlerinin arkasındaki duvarı hayat vermişti ona Ekim:onu ilk gördüğümde anlamıştım ,ama inkar ettim...