Oradayım.
Bileklerini paslı bir makasla kestiğin o apartmanın yedinci katında.
Beni son kez aradığın ve 'Seni Seviyorum' dediğin o beyaz fayanslı banyoda.
Hala kan damlaları yerde,
hep kırmızıya boyamak istediğin o banyo senin kanınla kıpkırmızı şimdi.
Oysa ne hayallerin vardı senin,
iyi ve güzel dileklerle tutmuştun o evi.
Şimdiyse aşık olduğumuz o ev bir suç mahali.
Soğuk.
Gereğinden fazlaca titriyor elleri ama pek umurunda değil, yürüyor öylece yol var mı bilmiyor. Ayağının takıldığı taşı alıp göğsüne bastırmak istiyor, yaraya tuz basmak gibi algılansa da o yalnızca içindeki ateşi söndürmek istiyor. Yedinci katı hatırlıyor kana bulanmış ellerini, onun bileğinden kalbine akan kanı. İçindeki ateş yeniden korlanıp tutuşturuveriyor küçük yüreğini, gideceği tek bir yer var ayakları çoktan varmış ama benliği farkında değil. Okşuyor soğumuş taşı, elinde tuttuğunu değil onun baş ucundakini.
İçi yangın yeri sönmüyor bir türlü. Acı sonunda yumruklarını vurmaya başlıyor, bir , iki , üç ve son yığılıp kalıyor bedeni toprağına, ağzından akan kanı bile hissetmiyor. Ve son kez bir dua dökülüyor kanlı dudaklarından;
Lütfen kurtar beni bu ızdıraptan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Hate You // bxb
Non-FictionSadece kurgu değil. Bolca dram ve hüzün içerir. "Aşk bir Temmuz gecesinde uğradı bana, henüz yedi yaşındayken. O gece gözlerindeki yakamoza düştüğümü anlayamayacak kadar küçüktüm." "İnsanın yalnızca bir kez aşık olmayacağını kanıtladın bana bir hazi...