KARANLIK

84 10 6
                                    

Herkese tekrar merhabaa! Bu bölümede aynı özeni göstermenizi bekliyor olacağım. :) Sizi seviyorum ^-^

Derste sürekli boş bir kağıda bakıyordu. Çok ilginç bir çocuk. Başıma bela açmasın da ne yaparsa yapsın. Saçları kıvırcık, karın kasları olan, yeşil gözleri olan, ve simsiyah takılan bir çocuktan ne beklenebilir ki?! Anormal işte. 

''Çocuklar, şu verdiğim proje ödevlerini ne yaptınız?''

Ehyah! Yapmayı unuttum!! Tamam. Ödevlere pek önem verdiğim söylenemez. Ama bu proje ödevi sonuçta. Bugün odamda tıkılı kalacağım...

''Mr. Pixor, ben getiriyorum. Bir saniye..''

Konuşan Billy'di. Sınıfın ''ineği''dir. Her dersten proje, performans ödevi alır. Ve not ortalamaları 98'den aşağı olmaz. Olsa zaten intihar eder. Nefret ediyorum!

''Aferim, Billy. Yine 100lük bir ödev getirdin. Kutlarım seni!''

Ders sonunda Lisa ile bahçeye çıktık. 

''Bella, var mısın bugün bara gidelim?''

''Aklını mı kaçırdın sen? Proje ödevini yapmam lazım. Yine unuttum.''

''Off! Takma şu ödevleri kafana. Mr. Pixor'ın dersi bir yarın yok.''

''Olsun unutmadan bitiriyim. Kusura bakma Lisa, yalnızsın..''

''Seni lanet olası.''

Tüm dersler bitti. Eve gideceğiz. Şu ''gizemli'' çocuğu takip etsem miii... Hayır Bella! Ya bir şey olmaz gideyim. Aramızda 5 metre felan var. Bir sokağa gidiyor. Nasıl bir sokak bu?! Sonu var mı ki bu sokağın?!.. Durdu. Tekrar yürüyor ve başka bir sokağa saptı. Tam sokağı dönmüştüm kiii.. 

''N'aber?''

''Ş-şey.''

''Burada ne arıyorsun? Benimi takip ediyorsun?''

''N-ne.. Hayır! Tabii ki hayır! B-ben şey kayboldum.''

Bana dik dik baktı. 

''Ne bakıyosun be?!''

''Gözlerin yakından daha da güzelmiş.''

Oha resmen yavşadı.. .s.s.s

''Ya of ben gidiyorum.''

''Yanlış taraf.''

''Ha. Sanane. Belki burdan gitmek istiyorum?! Hem ben biliyorum nereye gideceğimi.''

Geldiğim tarafa döndüm. Eh Bella. Seni ilgilendirmeyen yerlere, kişilere bulaşma. Bunu da mı ben söyleyeceğim??!

''Hoşgeldin bebeğim, ama ben çıkıyorum. Bil bakalım nereye gidiyorum???''

''İpucu ver bakalım.''

''İki harfli ve seveceğin bir şey!!!''

''Yoksaaaaaaa!''

İkimiz de aynı anda çığlık atarak söyledik.

''İş görüşmesiiiiiii!!!!!!''

''İnanamıyorum anne! Senin adına çok sevindim.''

''Umarım alınırım.''

''Tabi alınacaksın kızım. Senden iyisini mi bulacaklar?!''

''Hadi ben gidiyorum. Beni çok özleme.''

Annemin iş görüşmesine gitmesine çok sevindim. Artık o da kendi ayakları üzerinde durabilecekti. En azından lanet babam olmadan. O herif ben çok küçükken, yani 8 yaşımdayken bizi terketti. Bir kadın için. Ondan çocuğu bile var. Şimdi Avustralya'nın bilmek istemediğim bir şehrinin bilmek istemediğim bir ilçesinde yaşıyor. 

Hava iyice karardı. Odama çekilip proje ödevim için gerekenleri çalışma masama koydum. Tam bir iki cümle yazmıştım ki elektrikler gitti. Tam zamanı ya! Gittim bir mum aldım. Karanlık oldum olası beni korkutmuştur. Geceleri doğru düzgün uyuyamam. Küçükken kör ebe bile oynayamadım. Mum ışığının bir o yana, bir bu yana sallanışına dalmıştım.. Ta ki alt kattan bir ses gelene kadar... Takırtılar vardı. Evde tektim. Annem mi gelmişti yoksa?

''Anne?''

Ses yok.

''Anne sen misin? Korkutma beni..''

Yine ses yok. Odamın karşısındaki koridorda bir silüet belirdi. Aman Tanrım! Çığlık attım. Ve bayıldım...

''Kızım!! Kızım uyan!''

''A-anne..''

''Ah güzel kızım, beni çok korkuttun...''

''Ba-bayıldım sanırım...''

''Ne oldu bakalım anlat bana.''

Annem kabuslarımdan sonra çığlık atarak uyandığımda bana hep böyle der.

''Ş-şey hiç bir şey. Her halde bir an tansiyonum düştü, bu gün pek bir şey yememiştim.''

Anlatmak istemedim. Neden bilmiyorum ama anlatmak istemedim. Bir şey, annemi bu konu dışında bırakmamı istedi.

''Hep böylesin. Ye diyorum sana. Sağlığın yerinde olsun istiyorum. Bir deri bir kemik kaldın. Kendini düşünmüyorsan beni düşün be kızım.''

''Tamam anne, ben iyiyim.''

Şimdi yatağımdayım. Uyuyacağım, uyuyabileceğim. Proje ödevimi sonunda bitirdim. Ama çalışırken kapıda bir silüet olduğundan emindim, evet emindim! Sankii, sanki beni izliyordu. Ah, bu düşüncelerimden kurtulmazsam uyuyamayacağım. Her neyse. Uyuyabilmek dileğiyle...

Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir! Oy vermeyi ve eleştirilerinizi yazmayı unutmayınıız :)) Biliyorsunuz, yeniyim. Yanlışlarım olabilir. Hepinizi tekrar çok çok çok öpüyoruuum!!! :) Aşkla kalmanız dileğiyleeee!! :)

ÖNEMLİ NOT: Her gün yeni bir bölüm yayınlanacaktır. Eğer bir gün yayınlayamazsam sonraki gün mutlaka yayınlayacağım. İlginiz için teşekkürler.

GÜVEN BANAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin