COME TO TURKEY ~BTS~

BÖLÜM SEKİZ

biri yanağıma nazikçe hatta sanki dokunsa kırılacakmış gibi dokunduğunda gözlerimi yavaş yavaş açtım. karşımda jung... bi dakika benim yanağıma jungkookmu dokunuyordu. oha. o sırada 'ı need you' çalıyordu ve bu duble oha olur. ağzımın beş karış açık olduğuna emindim. jungkook o kadar yakınımdaydı ki onun dudaklarını hatta yanağındaki yara izini bile dikkatlice inceledim. sanki melekler tarafından özenle yapılmış gibiydi. jungkook gülümsediğinde o güzel tavşan dişlerini gördüm. çok masumdu. elini yanağımdan çekip çeneme getirdi. ve hafifçe ittirerek ağzımı kapattı. sertçe yutkundum. jungkook elindeki mikrafonu aldı ve ağzına yaklaştırdı ve " ı need you girl" diye şarkısını söyedi. gözlerime derin derin baktı. bi dakika hemen ölüp geliyorum. jungkook sahneye döndü ve şarkısını söylemeye devam etti. derin "merak etme bu gün senin gizli kameramanınım  herşeyi kaydettim bu arada oppacılar kudurdu" diyerek güldü. bende gülümsedim. allahım lütfe bu bir rüya olmasın yalvarırım. sonra ayağa kalkarak bizde tezahüratlara katıldık. jungkook bana derin derin bakarken rm gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıyordu. rm ona baktığımı görünce cidileşmeye çalıştı. ama bu sefer ben bir kahkaha patlattım. ama o hala dudaklarını birbirine zorlukla bastırıyordu. bu benim daha sesli kahkaha atmama sebep oldu. oda dayanamayıp mikrafonu kapattı ve oda bir kahkaha patlattı. ı need you bittiğinde fire başladı ve biz yine kopmaya başladık. öyle yorulmuştum ki dans edecek halim yoktu. koltuğa oturdum. çantamı açtım suyumu aldım ve içtim. sonra tekrar ayağa kalkıp dans etmeye çalıştım. üşüdüğümü fark ederek koltuğun üzerinde durak büyük delikli kırmızı kazağı üzerime geçirdim. sonra dans etmeye başladım. derinde telefonu hiç bırakmayarak video çekmeye devam ediyordu. son şarkı olarak best of me yi söylediler ve sahneden ayrıldılar. herkes yavaş yavaş dağılırken bizde toparlanıyrduk. derin "kanka sen ne yaptın bu gece böyle ya seyircileri bırak BTS i bile etkiledin. erkekler gözlerini senden alamadılar zaten bu gece ateş ediyoun kızım" dediğine gözlerimi devirdim. ama BTS bile etkilendi iyince heyecanlamadım değil yani. hrkes çıkarken bizde biraz kalabalığın çıkmasını bekledik ve bizde çıktık. saat 02.19 du tabi o kalabalık nası çıktıysa. çok yoruldum bu gün o yüzden ne derin konuşuyordu nede ben. önümüzde bir tane siyah bir V.I.P araç durdu. içinde takım elbiseli 5 kişi indi. "zeynep hanım beyefendi sizi bekliyor" dediğinde bana mesaj atan şu sapık olduğunu anladım. "gelmiyorum" dediğimde "lütfen zorluk çıkarayın efendim" dedi ama kararlıydım gitmiyecektim. eteğimi biraz aşağı çektim. çünkü mevzu çıkacaktı belli. adamlar zorl benim ve derinin kolundan tutuyordu derini sadece 2 kişi tutuyordu beni 3 ü biren tutaya çalışıyordu. sonra bir adam koltuk altımdan kollarını doladı. öbür addamlarda bacaklarımdan tutuca beni biraz engellemeyi başardılar. çok çırpınıyordum ama zaten yorgundum. pes tmemem az kalmıştı ki önümzde bir V.I.P araç daha durdu önden jungkook inerek adamlara doğru koştu ve beni yere attılar.çok canım yanyordu. kalkmaya çalıştım ama o kadar güçlü olmadığımı fark ettim. jungkook yanıma geldi. yarı biliçsiz bir şekilde yerde yatıyordum. kıpırdayamıyordum göremiyordum ama duyup hissedebiliyordum. birisi beni kucaına aldı. sanırım bu jungkooktu. emin değilim. çok az görebiliyordum. net değildi. sonrasında hiçbirşey hatırlamıyorum.
gözlerimi açtığımda hastanedeydim. yanımda derin vardı. uykusuz zombi gibi görünüyordu.derin benim uyandığımı görünce hiçbirşey demedi kalktı ve dışarı çıktı. kendimi çok halsiz hissediyordum. o pislik herifler beni öyle sert bir ekilde yete atmışları ki her yanım arıyordu. dayanamayıp inledim. çok canım yanıyordu. içeri BTS derin ve doktor girrdi. bi saniye BTS ne alaka. snra hatırlamaya çalıştım. bizi kurtaran BTS ti. jungkkok beni kucağına almıştı. ahhh resmen beni kucağına aldı. hala inanamıyorum. doktor "evet zeynep hanım çok sert düşmüşsünüz ağrılarınızı kesmesi için hemşiremiz size serum takıcak. birkaç gün dinlenmeniz gerek geçmiş olsun" diyerek odadan çıktı. derin rm e ingilizce bir şeklide çevirirken rm de diğer üyelere korece bir şekile çeviryordu. hemşire odaya girdi. serumu taktı ve beni dinlenmem gerektiğini derine söyleyip çıktı. derinde üyelere söyedi ve onlarda çıktılar. bende uyuyakalmıştım. uyandığımda yanmda derini bekliyordum ama o yoktu. onun yerine rm ve jungkook vardı. rm ingilizce bi şekilde "iyimisin " dediğine bende ingilizce "evet iyiyim benden kurtuluşunuz yok diğer konserlerinizede e önden bilet sahibiyim" dediğimde kahkaha  patlattı ve jungkooka çevirdi. kendi kendime acaba nasıl görünüyorum diye iç geçirmeden edemedim. jungkook esnedinde saate baktım saat 13.20 idi. ne yani hiç uyumamışmıydı. rm e sorduğumda jungkkku uyumadığını ama derinin ve diğer üyelerin şu an uyuduğunu söylemişti. jungkooka kızgın bir şekilde baktım ingilizce "neden uyumuyorsun bu akşam konser var seni böyle gördüğümde ben daha çok yoruluyorum" dediğimde anlamadığı için saf saf yüzüme bakmaktı. rm ona evirdiğinde jungkook saki hem mutlu olmuş hemde üzülmüş gibi duruyordu. rm onun ben bu haldeyken gözüne uyku girmeeiğini çevirmişti. kıyamam ya. ne dur bi saniye jungkkok benim için uykusunumu feda etti. bu sefer kesi ölüyordum. neyse BTS gitmeden en azından ölürken onları görecektim. fena fikir değildi aslında. jungkooka baktığımda uykudan kafası düşüp duruyordu. şimdi nasıl kıyayım ben u masumluğa. rm e gidip uyumasını çevirttim. bu sefer ikiletmeden itmişti yazık ya beni düşünmüşte uyumamış. sanırım ölüyorum. rm tekrar geldğinde onuda uyuması için geri gönderdim. zaten bende uyuyacaktım. ölmedim sonuçta hala hayattaydım. ah akşam konser var. yeah baby. yura gitmem gerekiyordu. doktor tekrar geldiğinde ne zaman çıkabileceğimi sordum. oa istediğim zama çıkabileceğimi söyledi. bende giyindim sçımı taraım ve odadan çıktım. hala çok fazla uykum vardı. ve her bir yanım ağrıyordu. derini buldum ve uyandırdım sonra beraer giip öbür üyeleri uyandırdık. onlarda jungkooku uyandırmaya gitiler. ama elleri boş döndüler. rm in dediğine göre onu imse uyanıramamış ve benim deneemi istedi. bende odaya gittim. jungkook o kadar masumdu ki. bebek gibiydi. yanına gidip baktım ama uyandırmaya kıyamıyordum. jungkook beni kolumdan tutup çekti. şu anda jungkookun kollarındaydım. ve yatakta beraber yatıyorduk. bişiyler dedi ama benim korecem yoktu ki. ingilizce osaydı kolayca anlardım. çok fazla yakındk birbirimize gereğide fazla yakın. iki parmak kadar jungkooka yaklaşsam dudağını dudğımda bulacaktım. jungkook ban dderin derin bakıyordu sonra birden...