18

4.3K 344 132
                                    

Yerim telaştan sınıfta bir oraya bir buraya gidip gelirken sık nefesler alıp veriyordu.

Sınıf tamamen boştu. Yalnızca kendisi ve bir de kocaman endişesi vardı içeride. Fazlasıyla gerilmişti.

Jungkook, rahat tavrını koruyarak ellerini pantolonunun cebine attı. Terastan ayrılacağı ve sınıfına ilerleyeceği sırada kolunda hissettiği dokunuş ile duraksadı.

"Nereye, Jungkook?"

Genç kızın tiz sesine karşılık kaşlarını çattı genç adam "Sana ne Tae Hee."

Bir zamanlar onun için öldüğünü ve elde etmek için herkesi yok saydığını düşündükçe sinirleniyordu.

"Bunu ben yapmadım, biliyorsun." Diye ekledi Tae Hee "Onu altına aldığın dedikodusu hiç benlik değil. Yerim'i küçük düşürecek bir şey yapmazdım."

"Ama yaptın." Dedi Jungkook, genç kızdan kolunu kurtardı.

"O benim en yakın arkadaşımdı!" Ses tonunu yükseltti Tae Hee "Aşık olduğum adamla onu nasıl birlikte düşünmemi beklersin?!"

Jungkook birkaç saniye Tae Hee'nin yalan söyleyen bakışlarını ve savunmasız ifadelerini izledi. Hiçbiri ona samimi gelmiyordu artık. Genç kızı umursamadan yoluna devam etti ve terastan çıktı.

Yalnızca 3 dakikası kalmıştı ve Yerim'in hala sınıfta bekleyip beklemediğini bile bilmiyordu. Belki de çoktan gitmişti.

Saçlarına elleriyle şekil verdikten sonra sınıf kapısını açtı ve içeri girdi. Yerim bakışlarını pencereden ayırdıktan sonra içeri giren Jungkook'a çevirmişti.

"Yalnızca 2 dakikan kaldı." Diye söylendi pencereden ayrılırken.

Jungkook rahatlamış bir biçimde nefes verdikten sonra sınıf kapısını kapadı ve sırtını kapıya yasladı.

"Kaçmamana şaşırdım..." Diyerek sırıttı.

Yerim, sinirle gözlerini devirdikten sonra kollarını göğsünde birleştirip kalçasını öğretmen masasına yasladı "Eee... Ne konuşmak istiyordun?"

Genç adam sırtını kapıdan ayırdıktan sonra adımlarını Yerim'e yöneltti. Genç kızın üzerine gittikçe Yerim'in bakışları yere eğiliyordu.

"Uzun sürmeyecek." Diye ekledi Jungkook, ellerini pantolonunun cebinden çıkarttı.

"O zaman neden sana 5 dakika verdim ben? Madem uzun değildi?" Yerim, bir türlü odaklanamadığı gözlere kaçamak bir bakış atarak sordu.

Jungkook, yüzündeki gülümsemeyi bir türlü silemezken kızın kıpkırmızı dudaklarını inceledi yavaşça. Yanakları da neredeyse aynı renkteydi.

Elini genç kızın çenesine götürüp başını hafifçe kaldırdıktan sonra kendisine bakmasını sağladı.

"Sana soru sormayacağım Yeri." Dedi kendinden emin bir şekilde "Çünkü şu dakikadan sonra teklifimi kabul etmen umrumda bile olmayacak."

Yerim, anlamadığını belli eden bir ifade ile kaşlarını çattığı sırada dudaklarına yayılan ani sıcaklık ile tüm bedeninin titrediğini hissetmişti.

Jungkook genç kızın ince bileğini kavrayıp onu kendisine çekmiş, dudaklarını örtmekle meşguldü. İkisininde kalbi hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu.

Genç adam dudaklarını Yerim'in dudakları üzerinde hafifçe kıpırdattıktan sonra yavaşça geri çekildi. Ancak öylesine yavaş bir geri çekilmeydi ki bu, Yerim soğuk nefesi uzun süre yüzünde hissetmişti.

Yerim şaşkınlığını gizleyemezken kızarmaktan patlayacak olan yanakları gören Jungkook hafifçe sırıttı ve dudaklarını yaladı. Ardından genç kıza doğru biraz daha yaklaşmıştı.

"Şimdi bana 'hayır' diyemeyecek kadar şaşkın olduğun için bunu 'evet' olarak algılayacağım." Diye fısıldadı Yerim'in kulağına.

Ardından tuttuğu ince bileği hafifçe serbest bırakıp genç kızın elini kavradı. Yerim, kendisine geldiğinde ise iri gözlerinin Jungkook'u izlediğini fark etti. Ancak bunu garip karşılamadı. Çünkü çoktan ona tutulmuştu bile.

Genç kız istemsizce sırıtırken Jungkook, sınıf kapısına yönelip Yerim'in tuttuğu eli ile koridoru yürümeye başladı. Neredeyse tüm okul onları izlerken ikiside gülümsüyordu.

Onlar için kısa ancak unutulmaz bir anı olmuşken bazıları için kâbustan başka bir şey değildi bu görüntü.

Yine de ikiside ellerini bırakmadı ve birlikte bahçeye yürüdüler.

、、、

Sonunda dediğinizi duyar gibiyim eheueuh ;) Kısa oldu ama akşama da textingi atmaya çalışıcam.
Tşk
Bb.

a diary ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin