Anıları artık başka birindeydi.Başka gülüşlerindi.Farklı bir ailenin.Teyzesiyle kalıyordu.Teyzesi bekar ve genç bir kadındı.Aslı 17 teyzesi Berra Hanım 25 yaşındaydı.
Aslı önceden özel bir kolejde okuyordu.Şimdiyse tek seçeneği devlet okuluydu.Okuldan sonra part time çalışmayıda düşünüyordu.Teyzesiyle bu konuyu konuşup onayını almıştı.Bir hafta sonra okula kaydoldu.Onu nelerin beklediğini bilmiyordu.Korkmuyordu artık hiç birşeyden.İnsanlara uzaktı.Sessiz ve yalnızdı.Ertesi gün okula başladı.Bileğindeki sargı çıkmıştı.Okul formasını giydi.Hafif kısa,koyu kahve,kıvırcık saçlarını bağlamadan yüzüne hiç makyaj yapmadan evden çıktı.Okulun kapısına geldi.İçeri girmeden önce etrafa göz gezdirdi ve yavaş adımlarla içeri girdi.Sol yanından geçen iki tane kız Aslı'ya değişik gözlerle baktı.Kendini beğenmiş tiplere benziyorlardı.Kravatları aşağı doğru sarkmış ve dağınıktı.Etekleri gereğinden fazla kısa,yüzlerinde makyaj tamamen abartıydı.Okulda nereye baksa böyle serseri tipler boldu.Sevgilisiyle rahatça el ele dolaşan bile vardı.Peki ya hocalar?Onlar birşey demiyorlar mıydı bu duruma?Müdürün odasına çıkarken bir çocuk sertçe çarptı Aslı'ya.Yere düştü.Ayağını burkmuştu.Doktorunun zorlama dediği daha yeni alçıdan çıkan ayağını burkmuştu.Ayağa kalkamıyordu.Bir el uzatmıştı birisi.Çarpan olmalıydı.Hiddetle kafasını kaldırdı ona doğru.Sinirli bir şekilde "ben kalkarım"dedi.Merdivenin kolundan tutunarak kalmaya çalıştı.Tam doğrulurken sendeledi.Çocuk belinden kavradı Aslı'yı.Kendine doğru çekti ve bir süre birbirlerine baktılar.
"Bırak beni"dedi Aslı.
"Düşüyordun"dedi.
"Senin yüzünden.Düz yolda yürümeyi bilmeyen sensin"dedi Aslı
"Bana bak!Bu lanet yere yeni geldiğin belli.Kuralları bilmiyorsun galiba.Hele beni hiç tanımıyorsun."dedi sinirli bir şekilde.
"Korkmam mı gerek şimdi?"
"İyi olur"dedi ve gitti.
Aslı söylene söylene yürüdü.Müdürün odasına girdi.Sınıfı 11/B idi.Müdür Levent Bey eşlik etti sınıfa kadar.İçeri girdiler.
"Merhaba Aylin Hocam bölüyorum ama yeni gelen bir öğrencimiz var.Adı Aslı Sancak.Hadi Aslı boş bir yere otur.İyi dersler hocam"dedi çıktı Levent Bey.Aslı en arkada boş bir yer görmüştü.Yavaşca oraya doğru yürüdü.Sırada oturan çocuk uyuyordu.Oturdu yanına.Hoca seslendi.
"Emre derste uyuma"
Kafasını kaldırdı ve yanındakini farkedip ona doğru döndü.Göz göze geldiler.Emre gözlerini tamamen açtı.Şaşırmıştı."Bu o odun"dedi Aslı içinden.Birbirlerine aynı anda
"Sen nerden çıktın ya" diyip sustular sonra yine aynı anda
"Önce ben sordum"dediler sonra ikiside sinirlenip önüne döndü.Aslı içinden söylenip duruyordu.Bu çocuktan hiç hoşlanmamıştı.Gerçi onun da aynı fikirde olduğu belliydi ya neyse.Zil çalmıştı.Aslı sınıftaydı.Düşünceliydi.Yanına kısa düz saçlı,fiziği güzel şirin bir kız yaklaştı.
"Merhaba ben Azra.Hoşgeldin"
Aslı böyle bir karşılama beklemiyordu açıkçası.Gülümseyerek
"Merhaba.Ben de Aslı"dedim
"Alışabildin mi okula" dedi.
"Uğraşıyorum :)"
"Sevindim."
Sınıftan çıkıp biraz hava almaya çıktılar.Bir banka oturdular.Azra Aslı'yı tanımaya çalışıyordu.Sürekli soru soruyordu.Zor sorular..
-Bu okula niye geldin?
Aslı cevap veremedi.Yaşadıklarını nasıl anlatabilirdi ki tanımadığı birine.Sustu kaldı öylece.
-Yanlış birşey mi dedim Aslı?
+Hayır..Hayır alakası yok.
-Sorun ne peki?
+Ben..Ailemi 3 ay önce bir trafik kazasında kaybettim.Sonra hayatımı etkileyecek birçok olay gelişti ve burdayım işte.
-..Ben..Çok özür dilerim..Gerçekten.
+Sorun değil.Sadece bilmiyordun.
-Kimle kalıyorsun?
+Teyzemle
-Anladım.
O sırada zil çaldı ve sınıfa doğru yürüdüler.Azra'yı çok sevmişti.Bu okulda güvenebileceği tek kişi o idi.
Okulun koridorunda yürürken bir çocuk yanına yaklaştı.Yalnızdı.Azra bir anda kaybolmuştu.Çocuk serseri bir tipti.Ama açıkçası çok yakışıklıydı.Kulağına eğildi ve
"Sen yenisin galiba kıvırcık"dedi alaylı bir ifadeyle.Aslı sinirlendiğin belli etmişti yine de gülümseyerek
"Evet ama bana kıvırcık demesen senin için daha iyi olur"dedi.
Çocuk Aslı'nın şakaklarına doğru düşen koyu kahve ve kıvırcık perçemini parmaklarıyla kaldırdı.Aslı rahatsız olmuştu.
"Bu güzel yüzden korkmam mı gerekiyor şimdi?" dedi sırıttı.
"Bence kork"dedi ve elini ittirdi saçlarının arasından ve sınıfa girdi.
Arkasına döndüğünde çocuk ona göz kırpmıştı.Neler oluyordu?Bu çocuk da nerden çıktı ki birden?Aslı hem sinirli hem şaşkındı.Hiç tanımadığı birine birden yaklaşmaya çalışmıştı.Bir şeyler dönüyordu ama anlamamıştı.
Sonra sınıfa girdi.Emre sırada oturuyordu.Aslı yerine oturana kadar gözlerini ondan ayırmadı.O çocukla konustuğunu görmüştü.Aslı yerine oturunca hemen lafa girdi Emre.
"İlk günden sevgili yapmışsın"dedi
"Ne saçmalıyorsun sen"
"Ne demek istediğimi bal gibi anladın"
"Pekii sevgili sıra arkadaşım.Bu seni ne kadar ilgilendiriyor? "
dediğinde ona bakmıyordu.Hocayı dinler gibi yapmıştı.Aslı ondan cevap bekler bir şekilde bir süre ona baktı sonunda önüne dönüp kağıdı karalamaya başladı.Her seferinde onu cevapsız bırakması onu daha çok sinirlendiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Derin Sessizlik
Hayran KurguAcılarımızın adı alışkanlık oldu artık.Yaşamaktan başka çaremiz yok...Güven en büyük sorundu onun için.Yalnızlığa sarıldı.Tüm yaşadıkları ona bir tokat gibi aniden gelmişti.O günden sonra kalbinde ne sevgi kaldı ne öfke! Aslı kendini tanıyamıyordu.A...