Snapshot of Love

📸 Dördüncü çekim

Fotoğraflara hapsedilmiş gülüşlerinden farksızdır oğlanın gülüşleri. Ve ondan bir gülüş kazanmak isteyen kimseyi eksik bırakmaz, hiçbir hoş sözü geri çevirmez, ışıltısından ikram eder. Çevresini halkalayan kalabalık arasında bakışları buluşunca ayrıcalığını ona özel olarak sunar, gözbebekleri dahi parıldar ve bunu kimse bilmez.

Jongin kameraya hapsedemediği o parıltı için hayıflandı. Kamerasını kapatarak sıraya bıraktı. Zaten KyungSoo'nun ilgisi de yine diğerlerine kaymıştı. Sırasında oturduğu yerden koridordaki kalabalığın merkezindeki oğlanı seyrederken yüreği buruk, fikri kasvetliydi. Şu, ha yağdı ha yağacak gri bulutlarla kaplı ekim havalarına benzer buhranlı havalardaydı.

KyungSoo ile biraz daha zaman geçirmek istese de okul vakitlerinde diğerlerinden pek fırsat bulamıyordu. Kalabalığın arasında onun ilgisini kaybetmektense uzağında zaman zaman bakışlarını yakalayarak da olsa bir gülüşünü çalıp ilgisini kazanmak daha çok hoşuna gidiyordu.

"Hey Jongin! Bu yıl da hatıra çekimlerimizi senin yapacağını duydum."

Önündeki sıraya kurulan Taehyung'u bir baş selamı ile onayladı.

"Şimdiden başladım çekimlere. Ayağını denk al. Eğri büğrü çıkıyorsun hep fotoğraflarda. Sonra kızlar başımı yiyor şu olmamış bu olmamış diye."

Taehyung'un burnu kırıştı, başı omuzları arasına çöktü.

"Elimden bir şey gelmez. Kameralar beni sevmiyor."

Jongin başını iki yana sallayarak ona itiraz etti.

"Küçükken kapılara tırmandığına eminim."

"Nereden bildin?!"

"Fotoğraflarda çirkin çıkacak kadar yerinde durmuyorsun, kameraların seni sevmemesinden değil. Şu halin misal."

"Ne varmış halimde?"

Jongin diğerinin omuzlarını doğrultarak başını kaldırdı, düzgün bir pozisyona soktu.
Kamerasını hazırlayarak "..Biraz gülümse.." komutu verdi. Taehyung duruşunu korumaya çalışarak zoraki gülümsediğinde flaş patladı ve Jongin kamerasında bir küçük kareye daha sakladığı gülüşe iftiharla gülümsedi.

"En azından bir tane düzgün fotoğrafın var artık."

Taehyung çekimdeki kendisine bakarken memnuniyetle söyledi.

"O kadar da zor değilmiş yahu, Kim Jongin!"

"Tabiki zor değil. Ve ben de bu işte çok iyiyim."

"Vay canına. Bu yan sınıftan KyungSoo mu? Ne kadar çok çekmişsin ve hepsinde de adam müthiş çıkmış!"

Jongin, diğerinin elinden kamerasını hızla alarak, "deneme yapıyordum sadece, KyungSoo iyi bir model. Gidip biraz daha çekim alayım diğerlerinden." bahanesiyle oradan uzaklaştı.

KyungSoo'nun fotoğrafları onun sandığından da çoktu. Jongin'in ise bunu açıklamaya bir sebebi yoktu. Belki yaklaşan ayrılıkları için anılar biriktiriyordu. Zamanla silikleşen anılarına güvenemiyordu. Onları canlı tutan bu resimlere ihtiyacı vardı. Ona dair tüm ayrıntıları biriktirmek ve kendine saklamak istiyordu.