ZEMHERİ

29

Gecenin koynuna saklanmış hüzünler onun kokusunu alırken önemsizdi.

"Madem beni almaya gücün yetiyordu neden gelmedin? "

Beni sardığı kolları biraz daha sıkıştığında onun kokusunu özgürce içime çektim.

"Seni güç kazanman için orada bıraktım. "

Sesi toktu . Onun sesini özlemiştim . Onunla ilgili her şeyi özlemiştim.

"Güçlendim , sensiz."

Sustuk.

Bir süre sadece birbirimizin soluklarını dinliyorduk . Kokusu beni mayıştırıyor sakinleşmemi sağlıyordu.

" Uyu güzel kızılım. "

Ona biraz daha sokulup aylar sonra rahat bir uykuya dalacak olmanın verdiği rahatlıkla gözlerimi yumdum.

Nefesim ciğerlerime dar gelirken bir elimi pürüzlü duvara yaslayıp boğazımdaki yanma hissinin bir nebze olsun dinmesi için durdum.

"Sevgilim. "

Kaç kez daha cevap alamayacaktım.

"Korkuyorum bak."

Elimi duvardan çekip son kalan güç kırıntılarımla bir iki adım daha attım.

"Korkmamı istemezsin değil mi ?"

Bu çocuksu oyunuma kanıp çıkmasını istiyordum.

Ben yürüdüm. Yorgunluğumu unutacak derman kalmayan bacaklarımı dahi dinlemeyecek kadar yürüdüm.

Bir yaz bir kış geçti . İlk bahar uğramadı son bahar sadece güz yapraklarını bıraktı.

O yoktu.
O gelmedi.

"Hayır hayır . "

Soluğum tıkanmış bedenim terlemişti . Omurgam hızla dikelmiş gözlerim hedef belirlemeksizin etrafta dolanıyordu.

"Kızıl ? "

Odaya giren E bana doğru adımlayıp yatağın önünde tek dizini kırarak oturduğunda ne olduğunu çözmeye çalışıyor gibiydi.

"Kabus mu gördün ?"

Kafamı usulca salladığımda şafağın ilmeklerinin söküşünü görebiliyordum.

"Bir banyo yapsam iyi olacak."

Kafasını sallayıp bana yer açtığında yataktan usulca sıyrıldım . Adımlarımın parkede bıraktığı sesler kulağımda yer edinirken sırtımdaki bakışlarını hissedebiliyordum.

"Gelsene. "

Eşofmanının cebinde ki ellerini çıkarıp bana yöneldiğinde gözlerinde bir şahinin avına duyduğu hayranlık ve elde etme arzusu vardı.

"Ne bakıyorsun öyle? "

Ben kaçmak için girişimde bulunacağım sırada beni omzuna attığında dudaklarımdan çıkan kahkaha evde yankılandı.

"Ya ne yapıyorsun? "

"Seni kaçırıyorum. "

Valla kalçanı izliyorum bir sakınca yok.

"Banyoya mı ?"

"Ne oldu dağa mı kaçırayım istersin?"

Beni yavaş bir şekilde banyonun zeminine bıraktığında ona bir adım atıp daha da yaklaştım.