Gözlerimi kapatmış kendimi en huzurlu uykularımdan birine çok kısık denebilecek kadar az bir müzikle birlikte uykuya bırakmışken gözlerimin önünden bir karaltı geçtiğini hissedip anında göz kapaklarımı biribirinden ayırıp yerimde doğrulmadan tavana baktım. Bir süre tavana baktıktan sonra birşey olmadığı gerçeğine kanaat getirip tekrardan gözlerimi kapattım. Yaklaşık 30saniye sonra tekrar bir karaltının geçtiğini hissedip gözlerimi bu sefer korkuyla açtım.
-Kim var orda?
Evde homurtu sesleri yankılanırken yatağımdan kalktım ama odadan çıkmak için kapıyı açtığımda kapının gıcırdama sesleri kulağımı tırmalarcasına rahatsız etti beni. O sesin verdiği ürpertiyle hemen yatağıma oturup kulaklarıma sesi kesmek için baskı yaptım. Sesin giderek artmasıyla birlikte büyük bir yardım çığlığı attım. Ve daha sonra kan ter içinde kalkmış bir vaziyette kabusumdan uyanıp yatağımdan kalktım. Kabusum beni fazlasıyla etkilemiş olacaktı ki yüzümdeki ter zerrecikleri sıyrılıp düşüyorlardı.Banyoya girip aynada yüzüme baktığımda t-shirtimün neredeyse yarısı sırılsıklamdı. Hemen banyoya girip soğuk suyla duş alarak kendime gelme ve gördüğüm kabusu unutmaya çalıştım. Sanki gerçek gibiydi korkular , endişeşer,çığlık.
Banyodan çıkıp üzerime birşeyler giydikten sonra odama gidip saate baktım. Saat sabahın 10:23'üydü. Dalgın dalgın saate bakarken telefonumun çalmasıyla birden bire irkildim. "Sakin ol Molly sadece telefon". Diyip kendimi biraz olsun rahatlattıktan sonra telefonu açtım.
-Alo, efendim.
-Aha uyandırdım diye çok korkmuştum. Günaydın Molly naber?
-Hayır uyanıktım Luna iyiyim sen?
-Ben iyiyim ama senin sesin çok durgun geliyor noldu sana?
-Hiç birşey.
-Peki o halde sen ötle diyorsan öyledir. Bak ne diyeceğim ben seni birşeyler yapalım mı diye aramıştım.
-Olabilir. Nerede.?
-Jack'in mekanı uygun olur mu?
- Tamam kaçta?
-Ben şimdi evden çıkıyorum sende hazırlanıp gel işte.
-Tamam görüşürüz.
Telefonu kapattıktan yaklaşık 15 dakika sonra hazırlanıp evden çıkmış bir taksiye binmiştim. Mekana vardığımda ücreti ödeyip taksiden indim. Cafenin kapısından içeri girdiğimde birkaç masa doluydu. Gözlerim Luna'yı arıyordu. Cam kenarında bir masada oturduğunu gördüğümde hızlı adımlarla yanına ulaştım.
-Hoşgeldiin.
Dedi keyifli bir ses tonuyla sinrada ayağa kalkıp bana sarıldı.
-Selam naber
-Iyilik senden
-Bende iyi.
-Ya kızım bu sendeki durgunluk ne böyle sabah telefonda da sesin çok garip geliyordu, hafi anlat bakalım.
-Ya anlatılacak bir şey yok ki. Sadece sabah kabus görmüştüm. Ondan öyleydi sesim.
-Hadi ya kötü bir sabah yaşamışsın.Ee ne içersin ?
-Mocha olabilir.
Luna benim siparişimi verdikten sonra
-Hadi bana rüyayı anlat bende tarot falına bakayım.
-Öf inanıyor musun sen hala o kartlara.
-Elbette inanıyorum, istet inan ister inanma kartlar bizim geleceğimizi bize anlatıyor. Şimdi ben sinirlenmeden bana şu rüyayı anlat canım arkadaşım.