Kafeden ayrılırken güneşten korktuğum için kapıdan en tedirgin halimle çıktım. Evime giderken Elijah da benle gelmiş ebimi gördükten sonra akşam 11 de alacağım seni demişti. Cevap bile vermeden eve girmiştim. Şimdi ise mutfak duvarlarımdan birinin önünde eğilmiş bağırarak ağlıyordum.Saate baktığımda saat saat gece 22:40tı. Gelmesine 20 dakika vardı ama ben hala ağlıyordum. Ayağa kalkıp elimi yüzümü yıkadıktan sonra odama gidip üzerimi değiştirdim. Sonuç olarak bşr konseye ilk defa gideceğim için nasıl giyinilmesi gerektiğini bilmiyordum. Üstelik ben bşr yeni doğandım. Dar ayak bileğimin 2 parmak üzerinde biten açık renk bir kot giydim. Üzerimede onunla zıt renk simsiyah sade bir t- shirt giydim. Saçlarımı salaş topuz yaptıktan sonra odamdan çıkmıştım ki kapının çaldığını duyup hemen kapıyı açtım.
-Hazırmı... Molly bu halin ne?
-Ne varmış?
-Bak cenazeye gitmiyoruz tamam mı git ve makyaj yap?
-Ne farkeder ben ölmedim mi zaten. Hem sabah sen söyledin unutma cenazelere insanlar gider ben bir ucu.. Aa üzgünüm yeni doğanım.
-Laf yetiştirmeyi çok isterdim ama şimdi beni dinle, hemen üzerine kırmızı hariç bir renkte t- shirt giyiyorsun sonrada göz makyajını yapıp yanıma geliyorsun.
Öfliyerek odama doğru gidecekken arkama döndüğümde eve girmediğini gördüm.
-Neyi bekliyorsun?
-Bizler davet edilmediğimiz yere mührü bozarak giremeyiz yani girmemi istiyorsan davet etmelisin.
-Bir dakika bunu bir filmde görmüştüm, sen eğer şimdi davet edersem ne olacak.
-Nasılsa cevabını bilmiyormusun?
-Söyle!
-Ben içeri girdiğimde bundan sonra her zaman eve girebilicem. Kapıda olması zorunlu değil, cam, balkon sığarsam baca.
-Bacam olduğunu nerden çıkarttın?
-Şöminen yok mu yani?
-Bunu nerden biliyorsun?
-Şuanda şöminenin ateşi yanıyor cızırtı seslerini duyabiliyorum.Ee sen beni davet etmeyecek misin?
-Üzgünüm ama emin olmadan hiç kimseyi eve davet etmeyeceğim. Burada beklemelisin.
-Gurur duydum doğru karar, giç kiöseye güvenmeyeceksin, bana bile.
-Giyinip geliyorum.
...
- Gideceğimiz yer nerede?
-Şehrin dışında yaklaşık bir saat yolu var.
-O zaman bana biraz akademiden bahset.
-Evet bende bu konuya gelecektim bekle bir dakika.
Dedikten sonra cebinden bir sivri uclu tahta çıkarttı.
-Bunu al.
-Bu ne ?
-Bu bir gümüş kazık. Savunma eğitimini almadığın için bunu cebinde taşı. Eğer sana saldıracak biri olursa bunu çıkart ve en hızlı şekilde ona batır.Ve sakın üzülme.
-Savunma eğitimini nasıl alıcam.?
-Akademide sana bir program yazılacak ve buna harfiyen uyacaksın.
-Peki birşey soracağım bu kazık herkeste var mı?
-Asıl önemli olanda bu bunu gerekmedikçe asla çıkartma çünkü herkeste yok. Üstelik yeni doğanlarda asla olamaz.
