-Kanımı iç!
söylediği sözlerden sonra gözlerim damarlarından süzülen kana baktığında sanki hiç birşeyi bu kadar çok istememiştim.
-Molly iç dedim sana.
deyip bileğini ağzıma getirdiğinde kanı içmeye başladım. Yaklaşık 1dakika kanını içmeye devam ettim ama her ne kadar durmak istesemde duramıyor daha fazla kan istiyordum.
-Molly.
-Molly yeter.
-Molly yeter unutma fazlası senin için zararlı.
İçmeyi bıraktığım da elijaha baktım ve
-Nasıl hissediyorsun.
-Tuhaf.
-Alışacaksın
dedikten sonra elini durağıma getirip sildi.
-Biraz kan var da.
Hemen eşofmanımın cebinden telefonumu çıkartıp ön kamerasıyla yüzüme baktım. Dudaklarım ve yanları kan içinde kalmıştı. Halime bakınca göz yaşlarımı tutamadim ve ağlayarak banyoya gidip aynada kendime baktım.
- Ben nasıl bir ucubeyim böyle ben Molly değilim.
dedikten sonra hıçkırıklarımı daha fazla bastıramadım. Hemen ardımdan banyoya giren Elijah beni sakinleştirmeye çalışırken daha fazla ağlayıp güçsüz yumruklarımı elijaha vurmaya başladım.
-Neden ben ha neden? Neden çıktın benim karşıma neden ölsem nolurdu ki en azından bir ucube olarak katlanmaya çalışmazdım kendime. Niye bana bunları anlattın ki Dediğimde Elijah ona vuran kollarımı elleriyle sabitlemiş başını göğsüne yaslanmıştı.
-Tüm bu olanlara alışacaksın söz veriyorum alışacaksın.
...
Uyurken bana yaklaşan karaltıyı farketsemde gözlerimi açmadım. Yanı başıma koyduğum gümüş kazığı elime almıştım ki burnuma dolan kokuyla bana yaklaşanın Elijah olduğunu anladım. biraz daha yaklaşmasına izin verdikten sonra yataktan doğrulup hızlı hareketlerle onu duvara yapıştırarak kazığı kalp hizzasına getirdim.
-Taktir ettim ama çok yavaşsın daha hızlı olmalısın.
-Denerim.
-Şimdi bak birkez söyliyeceğim ve sen beni can kulağıyla dinleyeceksin. Üzerine birşeyler giyiyorsun hemen akademiye gideceğiz. Üzerine tayt giy çünkü rahat olmalısın bu arada su eğitim varmış bu yüzden yanına mayo al. Hazırlan 15d dakika sonra seni aşağıda arabada bekliyorum.
Dedikten sonra odadan çıktı ve bende deiklerini hazmettim.Dediği gibi yaklaşık 15dalika sonra hazırlandığımda ağağıya arabaya gidip bindim. Arabayı hareket ettirip hiç konuşmadan yola odaklandı.
-Bana kızgın mısın?
-Hayır
-Özür dilerim.
-Niye özür diliyorsun?
-Kendimi durduramadığım, o birayı içtiğim ve dün sana bağırıp, güçsüz olduğum için.
-Bunun için özür dileme.
-Ama bana kızgınsın.
-Hayır değilim.
-Bu koca bir yalan yüme bile bakmıyorsun bana sinirliysen söyle.
-Sana sinirli değilim sadece mahçubum.Dün sana kan getirmedim ve üstelik kendi kanımdan içirdim.