Sınıfa girdiğimde hormonlarını kontrol altına alamayan bi grup canlı tarafından kuşatılmıştım. Çöp kovasının sert kapağını ordan buraya atıyor, panonun kumaşını yırtıp içindeki süngerleri yerlere saçıyor, tahtaya yumruk atarak kim daha çok göçmesini sağlayacak yarışı yapıyorlardı. O kaos ortamında bu türleri belirlenmemiş canlılara en uzakta bulunan sırama yerleşip kulaklıklarımı kulağıma geçirdim.
Kafamı masadan iki saniye kaldırdığımda sert bir şey hızla yüzümün ırzına geçmişti. Çöp kapağını yerde üzerindeki kan lekesi ile görünce sinirlerim bozulmuştu.
"Kim attı lan onu?" gözlerimi sınıfta gezdirip sinirle soluyarak ayağa kalktım ve gülerek bana bakan sığır grubuna döndüm. Kapağı kırarak çöpe attım ve aralarından beni en az dövebilcek kişiye yumruk geçirdim. Kapıyı çarparak sınıftan ayrıldığımda öğretmenle bir iki saniyelik bir bakışma yaşadık.
"iyi misin evladım sen? burnuna noldu?" Endişeli gözlerini üzerimde gezdirince rahatsız olmuştum.
"çöp kapağı geldi hocam bir şey yok. Yıkayabilir miyim?"
cümlemin anlamsızlığı ile bulunduğum sınıfın IQusunu karşılaştırınca kafası ile onay verip sınıfa girdi. Kesin benim hakkımda uzun bir konuşma yapacak ve öğütler yağdıracaktı. 'Sayende dersi yırtıyorlar bi kez daha günü kurtardın süper maryo' diyerek sırıttım ve lavaboya girdim.lavaboya girdiğimde kapıyı kapatmama gerek kalmamıştı çünkü biri tarafından sertçe kapatılmıştı. Daha şaşırtıcı olan ise kapıyı kapatan kişinin Tekin olmasıydı. Burnumun kanadığını görünce çatık kaşları havalandı. "seni dövmeme bakıyorum da gerek kalmamış" diyerek yanıma geldi. Gülümseyerek kafamı salladım. " öyle valla" diyerek burnuma su tuttum. Tekin'in bakışlarını üzerimde hissetmek beni huzursuz etmişti.
"yakışıklı bi gelsene ya" diyerek elimle gelmesini işaret ettim.
dibime girince "az eğil bir şey diyeceğim" diyerek kafamı kafasına yaklaştırdım.
"daha ne kadar geleyim dibine?"
"gel az daha"
alnını alnıma yaslayınca sırıttım ve kendimi biraz geriye çekip sertçe yüzüne kafamı geçirdim. "NAPIYOSUN OROSPU ÇOCUĞU". Eli burnuna giderken çoktan koşarak lavabodan çıkmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bucket list || B×B
Teen Fictionkaybettiğim şeyler fazlaydı. Daha doğrusu elimde olan şeyler zaten azdı. Ama şimdi kesilmiş elimle, Kalanları tutmaya çalışıyordum. Yokluğunun mutlu ettiği tek şey babamdı. Ama varlığının mutlu hissettirdiği kişileri de yitirmiştim. Her şey elimden...