Güneş doğup "helo biçıs" diyene kadar oturup konuşmuştuk. Ve Eda'yı her geçen dakika daha samimi buluyordum. Ona kırdığım bazı kişileri anlatmıştım. Yaptığım şeyleri anlatmama rağmen hala benimle konuşmaya devam etmesi beni şaşırtmıştı.
Uzandığım yerden gerinerek doğruldum. Başağa kısa bir mesajla Eda'yı anlattım. Mesajı atmamın üzerinden yarım salise geçmeden cevap geldi. Yine anneliği tutmuştu.
Anişko:
benim evlatçığım arkadaş mı edinmiş
Bu günleri de mi görecektim
YAVRULARIM SAYESİNDE GURURLU BİR ANAYIMMesajını okuyunca gülümseyip telefonumu cebime attım. Odamda farklı yerlere atılmış olan kıyafetlerimi toplarken kendimi Dora gibi hissediyordum. pantolon nerde?
p a n t o l o n? Tavşanlı thsirtümü çantama atıp boğucu okul formasını üzerime geçirdim. Üzerimde gereksiz bir heycan vardı. Acaba yüz yüze geldiğimizde tepkisi ne olurdu? Belki yüzüme tükürüp ağırından bi tokat atardı. Veya tanımamazlıktan da gelebilirdi. Aklımda binlerce seneryo canlanıyordu.Okulun bahçesine girdiğimde derin bir nefes aldım. Ne okul beni, Ne de ben okulu seviyordum. Aramızda sadık bir nefret vardı. Sınıfıma giderken merdivenin yanında heycanla sohbet eden Başağı gördüm. Gülümseyerek selam verdim. "Günaydın"
"Sana da günaydın kuzum"
"Eda'yı bulmaya gidiyorum"
"Eğer burada okumuyorsa da üzülme tamam mı kuzum?"
"taaamaaam"Eda bana sınıfının 10/F olduğunu söylemişti. sınıfı bizim sınıfın bir üst katındaydı. Çantamı sırama bırakıp hızla üst kata çıktım. 10/F'den hiç tanığım yoktu. O sınıfa ilk kez girecektim. Ve utangaç yanımı her ne kadar yokmuş gibi göstersem de kalabalık içinde suskunlaşmamın sebebi utangaçlık ve sevilmeme korkusuydu. Öyle birbirleriyle çelişen saçma özelliklerim vardı.
Sınıfın kapısını yavaşça araladım. Ama kapıyı açmamı engelleyen bir şeyler vardı. Kapının arkasından gelen "lanet soksun" sesiyle kapıyı tekrar kendime çektim. Kapı arkasındaki kişi kapıyı açıp içeri girmem için yol verdi. kısa boylu, şirin, siyah saçları ve kahkülleri olan bir kızdı.
"Eda?"
Az önce elindeki çilekli sütü benim kapıyı açmam ile üzerine dökmüş olan kız yüzünü tekrar bana döndü.
"kaan? sen misin buu"
Gülerek kafamı salladım. İçim rahatlamıştı. Sanırım biriyle en fazla bu kadar saçma bir şekilde tanışabilirdim. Ellerimi havaya kaldırıp konuştum.
"eskort değilim emin olabilirsin."
gülerek omzuma vurdu. "Yalvarman hoşuma gitti devam et" diyerek yanındaki sıraya oturup bacağını diğer bacağının üstüne koydu.
Gülerek önünde diz çöktüm ve yaptığı oyunu devam ettirdim. "Lütfen leydim ben tamamen masum, kirli düşüncelerden arınmış bir köylüyüm"Sınıfa kumral saçlı, orta boylu bir çocuk girince Eda ayağa kalkıp çocuğa doğru adımladı. "Tekiin günaydın" diyerek çocuğa sarıldıktan sonra beti benzi atmıştı. "Noldu?" dedim. İçimi panik ve merak kaplamıştı. kulağıma doğru fısıldadı "ben tekine sarıldım."
dudağını buruşturup gözlerini kaçırdı.
"ee ne var bunda?"
"üzerimdeki çilekli süt ile.."Gülerek isminin Tekin olduğunu öğrendiğim çocuğun üzerine baktım. Her yeri pes pembe çilekli süt olmuştu ve henüz görmemişti.
"beni mahvedicek" diye mırıldandı Eda.
Eda'ya doğru döndüm. Dudaklarını kemiriyordu ve sanırım cidden stres olmuştu.
"dur bir fikrim var"
Çöpün kenarına düşmüş olan çilekli süt kabını elime alıp kumral çocuğa doğru yürüdüm. Kendimi çok sert olmayacak şekilde ona doğru iterken bir yandan içimden çok fazla dövmemesi için dua okuyordum.
Göğsüne çarptığımda şaşkınlıkla kendini çekti ve elimdeki çilekli sütü gördü. Hemen üzerini kontrol etmişti ve üzerindeki koca pembe süt lekesini gördüğünde kaşlarından biri seğirmeye başlamıştı bile.
"run" diye fısıldayıp koşarak sınıftan çıkmıştım. Utançtan yüzüm kızarmıştı ama sonuç olarak Eda'nın değil benim yaptığımı sanıyordu. Yine günü kurtardın süpür maryo diyerek kendime iltifatta bulundum ve kendi sınıfıma girdim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bucket list || B×B
Teen Fictionkaybettiğim şeyler fazlaydı. Daha doğrusu elimde olan şeyler zaten azdı. Ama şimdi kesilmiş elimle, Kalanları tutmaya çalışıyordum. Yokluğunun mutlu ettiği tek şey babamdı. Ama varlığının mutlu hissettirdiği kişileri de yitirmiştim. Her şey elimden...