3|PART

6.9K 534 155
                                    

Her şey o kadar çok karanlıktı ki ve canımda çok açıyordu.

Gözlerimi kırpıştırmama rağmen hayal meyal gördüğüm tek şey parlak beyazlık, kesik kesik sesler. Kendime gelip acilen babamın yanına gidip olanları anlatmalı olduğumu da hatırlamıştım.

Jackson benim kral olma ihtimalimden o kadar çok korkmuştu ki beni öldürtmek için adam bile tutmuştu fakat ben olmasam bile seokjin vardı ve jackson'un seokjin'e gücü yetmezdi.

En çokta bundan nefret ederdi, çünkü benim arkamda abim vardı.

Yerde iki büklüm yattığımı farkettiğimde ayağa kalktım fakat bilmediğim bir yerde olduğumu ve seslerin kesildiğini anladığımda kaçmakta başardığımı anladım.

Fakat burası çok değişikti iki çayırın ortasında uzun düz taşlar vardı, her ne kadar taş olmasada dışarıda böyle birşeyin olmadığını iyi biliyordum çünkü balkondan pencereden ressimlerden baktığımda böyle bir yer hiç görmemiştim.

Dokunduğumda havanın soğukluğundan dolayı buz gibi kesilmiş olduğumu hissettim.

Sonra farkettim ki  üstümdeki ince kraliyet elbisesi ısınmamda yardımcı olmuyordu.

Bir anda duyduğum büyük sesle yerimden zıpladım sese doğru baktım fakat hava o kadar çok karanlıktı ki tek gördüğüm şey bana doğru gelen  ışıklar, ne olduğunu bilmiyordum ve çok korkuyordum o yüzden dümdüz koşmaya başladım fakat bu kıyafetlerle zordu gözlerim o kadar kamaşıyordu ki o şeyin ne olduğu hakkında bir fikre sahip olamıyordum benden kat ve kat daha hızlıydı.

Ve o şey bana çarptığında o kadar çok canım acımıştı ki nefesim kesilmişti resmen, bacağım özellikle çok fazla acıyordu nefesim kesik kesik çıkıyordu ve gözlerimden birkaç damla yaş akıyordu, o büyük şey her neyse çok güçlüydü ve sonra durdu bir hareketlenme gördüğümde gözümü kısıp oraya odaklandım içinden çıkan Bir insandı.

Tuhaf simsiyah giyinmiş biriydi.

Uzun boyluydu.

Jackson'un küçükken beni korkutmak için söylediği şeyler aklıma geldi.

Dediğine göre yıldızlarda yaşayanlar inip bizi yiyecekti.

Ve işte dediği doğru çıkmıştı.

Beni yiyecek.

Bana doğru geldiğini görünce geriye doğru emeklemeye başladım, aşırı ışıktan dolayı yüzü gözükmüyordu belkide yüzü yoktu, aklıma gelen şeylerle daha çok korkarken kalbim istemsizce son sürat atıyordu ve en sonunda acıyan bacağım yüzünden duraksadım ve yüzümü kapatıp bağırmaya başladım.

"LANET OLSUN DEFOL GİT İMDAT!! BENİ YİYECEK YARDIM EDİN"

Belki duyan olur diye daha çok bağırırken beni kendine çekmiş ve ağzımı kapatmıştı.

Ellerini hızla itip konuşmaya başladım.

"L-lütfen zarar verme benim babam büyük bir kral ne istersen yapar gerçekten"

Vücudum artık korkunun esiri olmuş ve birkaç damla daha boşaltmıştı.

Ve biraz daha yakınlaşınca bir yüzü olduğunu gördüm kahkaha atıyordu .

Fazla yakışıklı bir yüzü vardı.

Ve sonra bana daha iyi bakınca gülmesi bir anda söndü.

"S..... iyimisin"

Sesi kesik kesik geldiğinde onun bir insan olduğunu tamamiyle anlamıştım fakat üzerimde öyle bir yük vardı ki gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu çok yorgun hissediyordum

BEYOND TİME|vkook|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin