BEYOND TİME|vkook|

20|PART

"Günaydın"

Uyandırıldığımı farkedince yavaş yavaş gözümü kırpıp etrafıma baktım.

"Beni neden uyandırdın"

"Çünkü uyanma vakti"

"Bu gerekli bir gerekçe değil, şimdi ölümünün keskin tadına bakacaksın bambam"

Ayağa kalkmamla karnıma giren sancıyla tekrar oturmuştum.

"Sen dua et hamileyim"

Gülerek kaçmıştı.
Ayağa kalktığım zaman kahvaltı çoktan hazırdı.

"Kim hazırladı"

"Ben"

"Bu benim işimdi bambam"

Kulağıma fısıldadığımda oda fısıldamıştı.

"Amca olmama birkaç ay var seni yoramam, yiğenim geldikten sonra hazırlarsın"

"Benden daha fazla değere bindi, ben doğurmayacağım"

"Hayır şaka yaptım, birtanecik yiğenimin, birtanecik babası"

"Ya tamam açım ben rahatsız etme beni"

"Pekala ben erken çıkıyorum, işlerim var ha bu arada yugyeomu gördünüz mü dün gelmedi"

"Ben gelirken gördüm"

"Ha evet geldi, sonra her zaman ki gibi içmeye gitti"

Oradan başka bir yaşlı amca konuşmuştu.

"Anladım tamam "

"Neden sordun ki"

"Bir şey demem gerekiyordu, neyse ben kaçtım"

Bambam'ın kaçması demek benim akşama kadar sıkıntıdan gebermem demekti.
Ama o gelene kadar kestirebilirdim sonrada yemek hazırlardım.

Aklımdaki düşünceyle yeni uyandığım yatağa tekrar girip uyumuştum, bu aralar fazla yorgundum.

****

Birkaç saat sonra...

Gözlerimi açtığımda havanın yavaş yavaş karardığını farketmiştim, mutfağa giricekken yanıma biri gelmişti .

"Hey Taehyung "

"Efendim"

"Yugyeom seni bekliyor dünle alakalı de anlar o dedi"

"Gelemem yemek hazırlayacağım"

"Tamam sen git, ben hazırlarım"

"Peki öyle diyorsan, bakalım ne diyecek"

Dünkü olan yere doğru yürümüştüm, içeri girdiğimde pis alkol kokusundan başka bir şey almıyordum.

"Gelmişsin"

"Evet de senin bu halin ne"

"Bir şey yok biraz içtim "

"Görebiliyorum"

"Her neyse, dünkü sorum ile alakalı düşündün mü?"

"Ş-şey, üzgünüm ama seni o anlamda sevmiyorken kabul edemem bu çok yanlış"

"Onun bunun altına girerken kabul ediyordun ama "

"S-sen ne dediğini zannediyorsun"

Ani gelen sinirle kendimi tutamayıp, tokat atmıştım.
Anlık değişimi beni hayal kırıklığına uğratmıştı.

"Kimsenin altına falan girmedim"

Suratından ne kadar sinirli olduğu belli oluyordu ki üzerime doğru yürümeye başladı.

"O yüzden mi karnında bir piç taşıyorsun"

Tekrardan bir tokat atmıştım.

"Düzgün konuş, lanet olsun ne oldu birden bire seni reddedince koydu mu, seni şerefsiz"

Leş gibi içki kokan bir şerefsiz.
Taehyung'un üzerine doğru gelmişti.
Tekrar bir tokat atacağı sırada kolundan tutmuştu.

"Bana vuran bu ellerini ve parmaklarını tek tek kırsam mı"

Taehyung'un ağzını kapattığında cevap vermesini engellemişti.
Korkuyla gözlerini açmakla yetinmiştim.
Yugyeom hiç acımadan taehyung'un elini geriye doğru bükmüştü.

Taehyung acıyla yüksek bir inleme bırakmak istedede ağzındaki eller bunu engellemişti.

"Şşş"

Taehyung'un boynuna doğru gömülerek söylemişti.

"Seni ilk gördüğümde altımda inlemeni istedim, ama lanet olsun ki hamileydin"

Sonra yavaş yavaş dudaklarıma doğru tırmandı.

"Ama şimdi madem böyle olduk, sana ve bebeğine acımayacağım hamile olman umrumda değil"

Taehyung, Yugyeom'un elini ısırıp geri çekilmişti.

"Lanet! Hastalıklı bir piçsin"

Tam kaçıp gideceği sırada tutmuştu.

"Nereye gittiğini sanıyorsun, bir işimiz var"

"Senin sikik işin umrumda değil, İMDA-"

Tekrar ağzımı kapatınca susmak zorunda kalmıştım.

"Sessiz ol, karşı koyarsan canın yanar"

Gözlerimden yaşlar akarken çırpınıyordum ve etrafa bakıyordum .
Şimdi pes etme zamanı değil güçsüz olmamam gerekiyordu.

Yapabilirim bir şey bulmalıyım.

Gözüme çarpan bira şişesiyle mutlu olmuştum, oraya doğru yetişmeye ne kadar çabalasamda biraz daha yakınlaşmam lazımdı, ani gelen güç ile ayağımla onu ittim.

Bira şişesine doğru giderken ayağımı tuttuğu vakit çenemi yere çarpmıştım.
Çok sızlıyordu fakat şişeyi almaya başarmıştım.

"Bir yere gid-"

Şişeyi kafasında patlatınca sesini kesmişti, gözlerimin önünde düşüp bayılmıştı.

Kendimi hemen dışarı atıp deli gibi koşmaya başlamıştım.

Ayağım takılıp yere yapışınca kalkma gücünü bulamamıştım.

Oturduğum yerden karnımı tutup ağlıyordum.
Sanki hayat daha ne kadar kötü olabilir yarışına girmişçesine birde üstüne yağmur bastırmıştı.

"SENDEN NEFRET EDİYORUM JEON JUNGKOOK!"

Bir yanım onunla ne alakası var derken bir diğer yanım sonuna kadar onu suçluyordu.

"BÜTÜN BUNLARIN TEK SEBEBİ SENSİN, SENİ ASLA AFFETMEYECEĞİM"

"Taehyung "

Gözlerim hafif bulanık bir şekilde görüyordu hafif uzaklıktaki kişiyi tespit etmeye çalışıyordum ama bir yandan da başım dönüyordu.

tekrar seslenmişti.

"TAEHYUNG"
Ses kulaklarıma yankılı bir şekilde gelirken kim olduğunu çözemiyordum.
Biraz daha yaklaşmaya başlayınca gözlerim yarısına kadar kapanmaya başlamıştı.

Son bir kez açmaya çalıştığımda onu görmüştüm.

Onu görmemle yüzümde kocaman bir gülümseme belirmişti, her ne kadar nefret etsemde istemsizce olmuştu.

"Jungkook"

Umarım beğenirsiniz...

Lütfen kötü yerleri yorumlamayı unutmayın birde votelemeyi sizi seviyorum görüşürüz..

Yazım hatalarım varsa çok özür dilerim❤️❤️