Aşkın koyu Tonu❣️

7

Uyandığımda doktor ve hemşire beni bekliyor.

"Ben neden bu kadar komada kaldım?"

"düştüğünde kafanı çarpmışın buda beyin kanamasına sebep olmuş. zaten düşmese idin hastalığını fark edilmeyecekti bence. Belki de daha da geç olacaktı."

"peki şimdi ne olacak?"

"kan depolandı şimdi kemoterapi uygulayacağız bir süre ve annenden ilik alacağız"

"Ya babam ondan alınmayacak mı? "

"Hayır baban olmadığı için alamıyoruz. "

" Ama gelsin babam bunca yıl bizim iyi günümüzde kötü günümüzde yanımızda olmadı, hastalandım  sürekli annem götürdü gece baş ucumda annemin ağlama sesleri ile uyudum ben. şimdi neden gelmiyor? bari ölememe izin vermesin  bu ağrılarım dinlendirsin gelsin beni iyileştirsin  çocuk yapmayı biliyor bakmasını neden bilmiyor? Annne! Çağır babamı gelsin. Ölmek istemiyorum ben. "

" Yavrum ölmeyeceksin. baban gelemez çünkü öldü. "

" Ne demek öldü ya ne demek öldü hani yaşıyordu ne oldu?"

" doktor bey kızımla biraz yalnız kalabilir miyim? "

" Tabi hanım efendi "

" kızım! Nasıl söyleyeceğim bilemiyorum ama duydukların dan sonra lütfen bana kızma benim suçum değil. Kader böyle imiş."

" Anne anlat içim daralıyor lütfen. "

" Sen abeylerinle öz kardeş değilsin."

" Ne demek değiliz anne?"

" Evlatlık mıyım ben? kimim ben? Anne dedim kadın annem değil mi yoksa?"

" Yook annem sen benim yavrumsun ama baban başka."

" Nasıl yani? Lütfen mantıklı bir açıklamasını yapar mısın anne? "

" Biz o adamla kaçarak evlendik ailem reddetti beni. Hakan abin iki yaşında  idi. Abilerin nin  babası olcak adam sürekli bekar arkadaşlarını getirirdi meze sofrası hazırladım . kumar da oynarlardı.

Birgün çok içmişler. Kumarı da benim üzerime oynamış. Kaybetmiş Beni çağırdı, odaya  bağladı ve gitti gidiş o gidiş. Sonra bir adam geldi. Gerisini hatırlamak istemiyorum. "
...........

Ne yani ben kader kurbanı mıydım?

"Kesin ölmeyeyim ben kendimden tiksiniyorum. Neden doğurudun beni böyle bir çirkinliğin kurbanıyım cezasını da ben çekiyorum muayene de olmak istemiyorum tamam mı ölmek istiyorum yaşadıkça ölmektense şimdi öleyim daha iyi."

"Hayır sen kader kurbanı falan değilsin yavrum atlatacağız  hepsini ölme sen.
Benim ölmemi ister misin?

" hayır tabiki de anneciğim ben ölürüm sen ölme! "

" Sen böyle diyince bende senin gibi üzülüyorum işte o yüzden yaşayacaksın sen. "

" Bu acı ile nasıl yaşarım anne ne? olduğum belli değil arkadaşlarım duysa benle konuşmazlar bile"

"senin bir annen var on beş yıl boyunca seni diğer  abinlerden ayırt etmedim ve onlarda seni gerçek kardeşi gibi biliyorlar.

" Ne yani bu gerçeği onlar da mı biliyor."

" Hakan abin yeni öğrendi. Ama her şey aynı devam edecek siz benim evlatlarımsınız. "

.......

"Annem sen bu zamana kadar hep yanımızda oldun şimdi de biz senin arkanda olacağız kimse bize zarar veremez hele bir kalkayım ayağa o zaman herkes bunun hesabını verecek."

Hemşire:

"Hadi gidiyoruz küçük hanım ilk kemoterapi için hazırlık yapacağız."

Ayağa kalkmakta zorlanıyorum bir kolumdan annem diğer kolumdan hemşire tutup tekerlekli sandalye ye oturtuyorlar. Annem saçlarımı okşuyor.

"Sırma saçlım, saçların fazla uzadı keselim mi onları birazcık?"

"Hayır anne hani sen "ahım var bu saçın ile  doğdun, istemediğin sürece kesmeyeceğiz bu saçını" demiştin.neden şimdi bu zamanda kesmek istiyorsun?

Belki de anneme sorduğum en zor sorulardan biriydi.

"Peki kalsın o zaman. "

Tekerlekli Sandalye sanki diken gibi batıyordu vücuduma.

Kemoterapi makinası denen aletin yanına  gelmiştik kocaman ve buz gibi yapısı çok iticiydi ama mecburdum biraz daha iyi olunca  o adamı bulup beni iyileştirilmesini isteyecektim ne kadar  saçma. karşısına çıkıp beni iyileştir mi diyeceğim nasıl  bir çıkmazın içerisine düştüm ben!

"Ahh!  "

Karnıma batan şeyin iğne olduğunu görünce kendime geliyordum. Acıyor ama bir güçlükle O şeyin içerisine giriyorum mezarda gibiyim. Nefes alamıyorum belki de öldüm.

Saçmalama Neriman sadece makine bu çıkacağım az kaldı allah'ım yardım et bana atlatayım bu sıkıntımı.  Dualar ederken uykuya dalıyorum.

Rüya görüyorum  kırlarda koşuyorum ve düşüyorum sonra bir genç arkadaş elimden tutuyor. Kaldırıyor gözleri gülüyor ela gözlü. Gülüşü öyle içten ki yüreğimdeki buzlar eriyor. Saçları ipek gibi dalgalanıyor. Yüzümü avuçlarının arasına alıp alnıma bir buse konduruyor.

"hadi bakalım sevdin sanırım burayı, bitti bu günlük bu kadar."

" Ne? geldik mi? neredeyim ben? niye uyandırdınız yaaa? en heyecanlı yerindeydim."

"Kızım ne diyorsun ilaç kafa yaptı herhalde."

"hiiiiiiiiçç."

Anneme bişey söyleyemesem de içimde fırtınalar kopuyordu. Sanırım rüyamda ki ela gözlüm e aşık oldum acaba gerçek mi?

"Gerçekse bir an önce beni bulsun allahım."
  

"kim bulsun anneciğim."

"Ben onu dıştan  mı söyledim "

"Evet, söyle bakalım rüyanda ne gördün de böyle mutlu çıktın şaştım doğrusu. "

"Çok güzel bir rüya gördüm, güzeldi yani"

"Anlaşılan söylemek istemiyorsun küçük hanım. ilaç mı iyi geldi yoksa rüya mı bilemedim ben şimdi. "

"Rüya da bişey yoktu ki ilaç iyi geldi anneciğim artık okula mı gitsem ne! "

"Daha erken anneciğim doktor ne dedi,bu yıllık okulu unut "

"Ya onu bulamaz isem ? "

"Kimi? "

"Kaybolan yıllarımı.''

" Komik kız iyileşince çenen de açıldı senin hadi yatağına gidiyoruz. "

" arabayı ben kullanırım anne senin tekerlekli sandalye ehliyetin  yok çünkü."

" Aman sen kullan dikkat et ilaç kafa yaptı zaten polis çevirmesine yakalanma ."

" Tamam anneciğim yavaş sürer im. "

Ve normal odaya geçmiştim bugün.