kemancı kız

19 3 0
                                    

           Kanları göğsümden temizledikten sonra odama geçip saate baktım.6:30 du. Okul için hazırlanmam gerekiyordu. Dolabımın önüne gittim ve okul kıyafetlerimi giydim. Saçlarımı da dağınık bir örgü yapıp gözlerime de kalem çektim.
       Mutfağa gidip kendime atıştıracak bir seyler buldum. Ailem buradan uzak bir yerde yaşıyordu. Buraya da pek gelmezlerdi. Bende gitmezdim. Okula gitmeden önce son bir kez yaranın kanayıp kanamadığına baktım ve evden çıktım. Siyah şapkamı taktım ve kulaklığımı takip müzik dinlemeye başladım.
         Bugün keman dersim yoktu ama dün okuldaki arkamdan kemancı kız diye bağıran çocuğu merak etmiştim.
          Yolda giderken başım öne eğik olduğu için karşıdan koşarak gelen siyahlara bürünmüş çocuğu görmemiştim. Ta ki gelip bana çarpana dek. "Biraz dikkatli olsana ya yolda yürüyorsun senin geldiğin  ormanda değil." Çocuk kafasını bile kaldırmadı ne bir özür ne de bir pardon dedi ve yanımdan ayrıldı. Bende pek takmadım ve kulaklığımı takip yoluma devam ettim.
       Okulun kapısından girer girmez gözlerim dün çarptığım çocuğu aramaya başladı. Ama ön bahçede değildi. Bende zaten derse daha yarım saat var diye düşünüp arka bahçedeki bankıma gitmeye karar verdim. Basketbol sahasının yanındaki bankıma oturup kitabımı çıkardım ve kitabıma kaldığım yerden devam etmeye başladım. Basketbol sahasında birileri vardı top sesi sinirimi bozmaya başlamıştı. Tam kafamı kaldırmıştım ki dün çarptığım çocukla burun buruna geldim.   "Senin ne işin var burada?"diye sordum sinirle. Peki neden sinir olmuştum? "Basketbol oynamak için senden izin almam gerektiği söylenmemişti  kemancı kız ". Neden kemancı kıza bu kadar baskı yaptı bilmiyorum ama hoşuma gitmeye başlamıştı.
Gözlerimi devirip "kitap okuyorum ve lanet olası topunun sesi beni rahatsız ediyor."  "Peki o zaman bunun özürü olarak sana bir sürprizim var o zaman"dedi ve hiç düşünmediğim bir anda elimi tutup beni arka bahçedeki tellerin olduğu yere sürüklemeye başladı. Tellerin arka tarafı küçük bir dağ şeklindeydi buraya sık sık gelirdim, keman çalışmak için ama arkası uçurumdu. Bizim burada ne işimiz vardı. Tellerin önüne geçti ve "hadi atla çok ta zorlanmazsin sonuçta neredeyse her gün yapıyorsun."
       Buraya geldiğimi nerden biliyordu. Beni burada gören hiç olmamıştı. Yani burada daha önce kimseyle karşılaşmamıştım. Bu adam kimdi...  


       Kitabın platonikte güzel bir derece yapmasının adına bir bölümdü. O kadar mutlu oldum ki anlatamam hepinize teşekkurler. Yorumlarınızı bekliyorum...

AŞKIN GÖZYAŞLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin