PASTANE

16 BÖLÜM

Multideki Ateş
BURAKIN AĞIZINDAN
  Ateş abiden izin alınca o şerefsizleri benzetmeye gittim. Depoya gelince Yavuzun itlerinin üzerinde türlü türlü işkenceler uyguladım sonrada öldürdüm çünkü böyle itler nefes almayı haketmiyor onlara 2-3  gündür işkence ediyordum işim bitince depodan çıkıp arabama binerek eve geldim Ateş abi de aşağı inince yanına gidip selamlaştık Ateş abi olanları anlatınca baya bi şaşırdım. Kapı çalınca kalkarak açtım Alya gelmiş beni burada  görmeyi beklemiyordu sanırım Alya "Burak senin ne işin var burda" dedi. Bende tam açıklama yapacağım "Alya şey ben" dememe kalmadan Alya sözümü keserek "biliyorum biliyorum bu adam" diyerek Ateş abimi gösterdi ve devam etti "senide mi mecbur bıraktı yoksa elinden porchenimi aldı" dedi. Alyanın nefes almasını fırsat bilerek "hayır ben Ateş abinin korumasıyım kimsede elimden porchemi almadı" dedim. Bu sefer Alyanın yüzünde hayalkırıklığı vardı "o zaman sen hainsin" dedi bende "Alya niye böyle konuşuyosun?" dedim "merak etme daha konuşmıcam" dedi ve Ateş abini yanına giderek "ben nerde kalacam?" dedi Ateş abide "yukarıda koridorun sonundaki odada" dedi sert bi şekilde Alyada birşey demeden yukarıya çıkmaya başladı o sırada Ateş abi Alya ya "eşyalarını yerleştirdikten sonra çalışma odama gel kuralları konuşacağız" dedi Alyada "çalışma odası nerde" dedi Ateş abide "yukarıda karşındaki ilk oda" dedi Alyada kafasını onaylar şekilde salladı yukarıya çıktı benim anlayamadığım Ateş abinin birden bire sinirlenmesi yukarıya bir çıktı aşağı indiğinde öfkeliydi Alya yarım saat sonra bahçeye çıktı anlaşılan toplantı bitmiş Alya evi bahçeyi geziyor tanıyor  bende bahçedeki sandalyelerden birine oturmuş dinleniyordum Alya yı görünce şu hain meselesini konuşalım diyerekten "Alya buraya gelirmisin seninle birşey konuşmak istiyorum" dedim şu an karşımda yüzüme bile bakmayan bi Alya var bu biraz can sıkıcı Alya "bir şey mi istemişdiniz efendim" diyince benimle konuşmak istemediğini anladım benimle patronuymuşum gibi konuşuyo "bak Alya ben hain falan değilim" dedim Alyada "bizim orda birisinden laf alıp diğerine götürmeye hain deniyo sizin orda nasıl bilmem efendim!" dedi bende "ben hainlik falan yapmadım" dedim kararlı bi ses tonuyla Alyada alaycı bi şekilde gülüp "sen hiç bi arkadaşın tarafından bıçaklandın mı ben bu sabah bıçaklandım yaram halen derin o yüzden seninle konuşmak değil  yüzünü dahi görmek istemiyorum" dedi ve devam etti "merak ediyorum hiç utanmadın mı bizden aldın bilgileri patronuna götürmeye ha pardon sen ve senin gibiler sadece ceplerindeki parayı düşünür arkadaşlık ne demek bilmezler" dedi kelimeleri ok gibi sapladı beni hiç tanıyamamış ben Ateş abi için canımı bile verebilirim çünkü o olmasaydı ben belki çoktan ölmüştüm tabii bunları Alyanın bilmesine gerek yok ben Alyayı kardeşim yerine koymuştum o ise bana hain diyor  neyse zamanla beni tanıyacaktır şimdilik hiçbir şey yapmıcam çünkü yapsamda beni dinlemicek
    ALYANIN AĞIZINDAN
Odama çıkacağım zaman peşimden Ateş "eşyalarını yerleştirdikten sonra çalışma odasına gel kuralları konuşacağız" dedi. Bende aklıma gelen ilk soruyu sorarak "çalışma odası nerde" dedim sonuçta daha yeni geldim ve uygun olmayan bir yere girebilirim yada başka şeyler Ateş de bana bakıp sert bir şekilde "yukarıda karşındaki ilk oda" dedi  noldu yaa niye sinirlendi bu şimdi kesin Buraka bağırdım için sinirlenmiştir sonuçta ona bağaran tek kişi oyken benim bağırmam onu sinirlendirmiştir yada başka birşeye de sinirlenmiş olabilir neyse kafaya takmıcam son şeyide kafama takarak Ateşin dediği gibi  odama gittim eşyalarımı yerleştirdim sonra çalışma odasının önüne geldim ve içeriye girdim. Girdiğim gibi Ateş sert sesiyle beni korkutmayı başardı tebrikler seni milletçe alkışlıyoruz  👏👏  Ateş "kural 1 kapıyı çalmadan içeri girme" dedi bende "çalmak bizim işimiz değil hırsızın işidir😂😂"  diyerekten kendi çapımda bi espiri yaptım Ateş bu sefer üzerime doğru gelmeye başladı. Ne dedim ki ben sadece bu ciddi ortamı biraz rahatlatmak istemiştim Ateş "kural 2 benimle  konuşurken ciddi ol" dedi. ve yanımdan geçerek masaya oturdu. Offf ben bu evde napıcam ama aklımda çok güzel fikir var şimdilik onun istediği gibi davranacam  Ateş "kural 3 ben ne dersem onaylıcak ve yapacaksın ev bahçe müştemilatı temizliceksin o günün de dediğim gibi tek bi toz tanesi bile görürsem pastaneden keserim ve istediklerimi  yapmazsan o kadar sende pastaneden uzaklaşırsın" dedi  tamam anlamında kafamı salladım Ateş "şimdilik bu kadar çıkabilirsin" dedi ve odadan çıkacağı zaman bende "anlaşmaya göre sen ne istediğini söyledin ama benimde bi şartım var"  dedim  Ateşde "bana şartını söyleyebilecek kadar yükselmedin ama çok merak ettim neymiş şartın?" dedi uyuz ama neyse söyliyecem "anlaşmaya göre ben istifa edersem veya çekip gidersem pastane senin olcak demi" dedim ve Ateşin onaylamasını bekledim kafasıyla onaylar anlamda sallayınca bende devam ettim "ama beni sen kovarsan veya evden atarsan o zamanda pastane bende kalcak anlaştık mı " dedim Ateşde piçimsi sırıtmasıyla "tamam kabul ediyorum" dedi şuan ne kadar mutlu olduğumu anlatamam odadan hızlıca çıkarak evi dolaşmaya çıktım ev ev değil saray mübarek bi sürü oda var ve hepsini ben temizlicem biraz hava almak için dışarı çıkmıştım sonra bahçede Burakı görünce içeri girecektim ki Burak "Alya buraya gelirmisin seninle birşey konuşmak istiyorum" dedi bende "birşey mi istemiştiniz efendim" dedim onunla konuşmak istemediğim için böyle davranacam Burakta kararlı ses tonuyla "ben hain falan değilim" dedi. Burakın artık dediği hiçbir şeye inanmam alayla gülüp "sen hiç bi arkadaşın tarafından bıçaklandın mı ben bu sabah bıçaklandım yaram halen derin o yüzden seninle konuşmak değil yüzünü dahi görmek istemiyorum" dedim ve devam ettim "merak ediyorum hiç utanmadın mı bizden aldığın bilgileri patronuna götürmeye ha pardon senin ve senin gibiler ceplerine giren parayı düşünür arkadaşlık ne demek bilmezler" dedim arkadaşlık kavramı benim için çok önemli yani sen arkadaşınla derdini sırını paylaşırsın o yüzden Buraka çok kırıldım biraz kafamı dinlemek için odama çıktım.
  Ateş bugün iş yapmıcamı yarın işe başlıcamı söyledi. Ne iyi patron demi!!! Ateş telefonumu aldı o istediği zaman konuşacakmışım teyzem ve arkadaşlarımla bende aşağı inip Ateşin yanına giderek " efendim sizden birşey isteyebilirmiyim"  dedim Ateşin emriyle ona efendim diyorum bu gerçekten çok can sıkıcı ben hiç bir zaman bir insanın diğer insandan üstün olduğunu düşünmemiştim ama şimdi birisine efendim diyorum resmen kendimle çelişkiye düştüm ben bununda hesabını ondan sorarım. Ateş de "ne isteyeceksin bakalım" dedi bende "telefonumu alabilirmiyim teyzem eşyalarını yerleştirdikten sonra beni ara demişti" dedim Ateşde cebinden telefonumu çıkartıp "al 10 dakikan var" dedi bende hemen telefonumu alıp odama çıktım teyzemi aradım ve ona son durumları anlattım sonra Emirle de konuştum telefonu alıp aşağı ineceğim sırada Yalçın aradı(Yalçın Alyanın peşinden ayrılmayan çocuk) hadi şimdi mi aranır saate baktığımda 5 dakikam olduğunu gördüm telefonu açarak
"Alo Yalçın" dedim
"Alya" dedi
"Yalçın" dedim
"Al-ya yaa ismimizimi ezberliyoruz neyse ben şey için aramıştım yarın buluşalım mı hem sen yarın barınağa gidiyorsundur bende seninle gelebilirim sana bi suprizim var" dedi
"Yalçın ben yarın barınağa gelemeyebilirim" dedim
"Tamam o zaman başka bi gün buluşuruz ben sadece seninle zaman geçirince mutlu oluyorum hem seni yeni kız arkadaşımla tanıştırmak istiyordum" dedi yeni kız arkadaşı ooooo bu çok iyi oldu bugün aldığım en güzel haber galiba bu
"Yalçın öncelikle tebrik ederim ve barınağa gelirsem sevgilinle tanışmak isterim" dedim
"O zaman görüşürüz iyi akşamlar sen bu dünyadaki en iyi insansın" dedi
"İyi akşamlar sende dünyada olmasan bile hatta türkiyedeki bile olmasan istanbulun bir kentindeki en iyi insansın yada olabilirsin" dedim
"Sağol yaa" dedi sitem dolu bi sesle
"Ne demek canım her zaman" dedim ve telefonu kapattım kapıdan çıkacağım sırada Ateş "süre doldu" dedi sert sesiyle ve elimden telefonu aldığı gibi odadan çıktı. Noldu buna yaa hep bana sinirleniyo yada bana öyle geliyo
Yatağıma geçerek kendimi uykunun kollarına bıraktım yarın benim için büyük gün