I Can Not Change

I Can Not Change|2.Bölüm|Bir Geceden Doğan Aşk.

Hikayeyi yazmamda bana büyük yardımcı olan arkadaşıma, Wattpad idölüme buradan teşekkür ediyorum. Storm_Angel buradan seni öpücüklerimle boğuyorum💞

-19 Nisan 2013-
Sanki bir boşluğun içine atılmış gibi hissediyorum kendimi. Yüreğim sızlıyor, kafamdan bin bir türlü geçen fikirler beni deli ediyor.

Başımı kollarımın arasına alıp tekrar sakince düşünmeye başladım.

Ben ne yapacaktım şimdi?

Elimde tetikte bekleyen bir silah.
Göğsümün tam altında duran patlatılmaya hazır bir bomba.

Ya ben ölecektim? Ya da o.

Onu arayacaktım ve buraya çağıracaktım. Son kez yüzüne bakıp, dudaklarından son kez öpecektim. Çünkü beni son görüşüydü. Benim de onu.

Bir anda kendimi toparladım ve bunu yapacağım deyip telefonu elime aldım. Justin'i arayamasam da ona gizemli bir mesaj attım. "Onu son kez görmek ister misin? Sarışın saçlı prensesini? Bu fırsatı kaçırma derim."

Mesaj ona göre gayet açıktı. Üstümdeki kot ceketin uçlarını sıkıca kavradım. Bugün bilerek bunu giymiştim. Çünkü üstünde Justin'nin koyduğu bir çip vardı.

Kendi ölüm fermanımı yazıyordum.

-Yarım Saat Sonra-
Arkamdan gelen motorsiklet sesini duyduğumda onun geldiğini anlamıştım. Hiçbir tepki vermemeye çalıştım. Yavaşça arkamı döndüm ve ona baktım. Her zamanki gibi siyahlar içindeydi. Motorsikletten indi ve hızlıca kaskını çıkardı. Çıkarmasıyla, endişeli bakışları beni buldu ve hızlı adımlarla yanıma geldi. Elleriyle yüzümü avuçlarken aynı zamanda beni omuzlarımdan sarstı.

"Tanrım! Sana bir şey oldu diye çok korktum. Bana gece vakti birden mesaj geldi ve-"

"Mesajı atan bendim." Ellerini yavaşça yüzümden çekti ve kaşlarını çattı.

"Anlamadım. Niye böyle bir şey yapma gereği duydun ki?"

Ona demek istedim, Sevgilim senin platonik aşkının babası beni kaçırdı ve belime bir bomba cihazı yerleştirdi. Kızı benden nefret ederken, sana hastalıklı bir şekilde aşık. O yüzden seni öldürmemi istiyor. Böylece kızının iki türlüde düzeleceğine inanıyor. Eğer seni öldürmezsem, ben. Eğer seni öldürürsem sen bu hayata gözlerini kapayacaksın.

Kafamı salladım ve gözlerimi iki saniyesine kapadım. Arka cebimden hızlıca silahımı çıkardım ve Justin'e doğrulttum.

Justin anın verdiği şokla iki adım arkaya sendeledi ve ellerini havaya kaldırdı. "Alli.. Burada neler oluyor?" Hazırda olan tetiği bir kere daha çektim ve Justin'nin irkilmesine sebep oldum. Gözlerimden yaşlar hafifçe süzülüyordu.

"Üzgünüm Justin. Çok üzgünüm." Titrek ellerle bluzumu yukarı kaldırdım ve korkunç gerçeği görmesini salladım.

Gözlerimi kapadım ve daha fazla yaş dökmeye başladım. Justin'nin feryatlarından kulaklarımı kapamak istiyordum.