Ders zili umursamadığım saçma ve sıradan bir okul gününde daha işkence edercesine çalmıştı.
Drake'e selam verdikten sonra kız arkadaşımın yanına yöneldim. Aslında ondan hoşlanmıyordum ama hoş biriydi ve benim de şu anda takılabilecek başka bir alternatifim yok gibi görünüyordu.
Destiny'e sahte bir gülücük yollayıp yanına oturdum.
"Selam Des."
"Selam Jeydon."
Kıvırcık saçlarından bir bukleyi alıp parmağına sardı ve tekrar açtı.
"Çocuklar herkes yerine otursun."
Sınıfı dolduran sessizlik içimi huzursuz etmeye başlamıştı ama nedenini bilmiyordum.
"Yerlerinize oturun. "
Zaten ayağa kalktığım söylenemezdi.
"Size yeni sınıf arkadaşınızı tanıtacağım."
Sınıftaki sessizlik yerini gergin ve meraklı bir havaya bırakmıştı ki bu beni daha da çok geriyordu.
Destiny kolumu merakla dürttü ve bende ona omuz silktim.
"Bilmiyorum. " diye fısıldadım.
"Evet. İçeri gel kızım. "
Herkes nefesini mi tutmuştu yoksa bana mı öyle geliyordu?
Herkesin gözleri kapıya sabitlenmişti...
Kapıyı açtı ve içeri girdi.
Dolgun sarı saçları ve insanı delip geçen asi mavi gözleri vardı. Dolgun dudakları pürüzsüz yüzüne eşsiz bir güzellik katmıştı.
"Ben Maria. Maria Lyterch."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARİA
Teen FictionYeni hayatlar da baş belası oluyormuş insana, yeni karakterler gibi...