ruhum kayıp, duygularım kayıp ve bir neslin dikerken söktüğü yerleri onarmaya çalışıyorum. o kadar yorulmuşum, nefes nefese kalmışım ama dinlenmeye zamanım yok, el veren yok. çok uzun bir yoldan geliyorum, sessiz sedasız büyüyorum. bir yanım meyve verirken diğer yanım yapraklarını döküyor. farkedemiyor muyum sanıyorsun ? bize bahardan yazdan söz etme, kendinden bahset. insanlara anlat, herkesle arana koyduğun ve 'yıkılmaz' diye bahsettiğin duvardan, sadece bir tuğla çekerek nasıl yerle yeksan ettiğimi, indirdiğimi, o duvarların arkasında ki küçük kız çocuğuna aşık olduğumu, sakınmak isterken seni kollarımla boğduğumu, mahvettiğimi. kalbimi kağıttan gemi yapıp karşıya ulaşmasını beklediğim yıllardan da vazgeçtim, beklemiyorum artık. yüreğimde yanan meşale, cesaretimle küle döner uçar gider. bize sadık olan evren bile bu rüzgarın karşısında duramaz.
beni yordun, çok yordun. bilerek veya bilmeyerek, ne farkeder ki? senin sözde doğruların var, benimse şu çürük kalbimde yanlışlarım. sen hayata koşuyorsun ama ben gölgesinde serinliyorum. sen bitmek bilmeyen yaz tatilisin, bense kışın ayazı.
nefretim sana değil bizi birleştirmeyen, el ele görmeyen kaldırımlarda. ama sana da bir masa dolusu kırgınlıklarım var diyebilirim. sen küçük bir adamı palazlandırdın. belki bir kuruş para bile olsa birinin hakkına girmeye cüret etmedin ama çocukluğunu çaldın bu adamın. yıprattın ve dağıttın. lisana bile ağır gelecek yalanlar söyledin ve yandırdın. gün yüzü görme diyemem buna gönlüm el vermez ama evinin bahçesine çok severek diktiğin güller, gönül bahçene giren her adamın bacağına batsın. o kapıyı kimse açamasın. kanının pıhtılarında olsun güllerin serinliği ve sen nefessiz kal.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
düşüyorum hayatın ellerinden 》
Poetrybaşlangıç>2207 her bölüme bir gül solduracağım, çok değiştin ama aslın hâla bende.