"Hadi denize girelim!"
Neşeyle yerinden sıçrayarak konuşan Sicheng, Yuta'nın elinden tutarak onu çekiştirdi ve ikisi de kahkahalarla eşyalarının bulundukları şezlonga tişörtlerini bırakarak denize doğru ilerlediler.
Jungwoo yüzünü karşısında oturan çocuğa dönerek hafifçe gülümsemesine karşılık verdi. Masada bir tek onlar kalmıştı -ki diğer masalardaki öğrenciler de denize girmek için ayaklanıyorlardı. Bitmiş kahvaltı tabaklarını toplayan görevli geldiğinde ikisi de ayaklandılar. Yukhei çantasını alarak Jungwoo ile ilerlemeye başladı. Kumsalda yürüdükçe batan adımlarla Sicheng ve Jungwoo'nun önceden tutmuş oldukları iki şezlonga vardıklarında Yukhei çantasını bırakarak gerindi.
"Şimdi girmek ister misin?"
Jungwoo'nun çekingen ses tonu kulaklarına dolduğunda gülümsemeden edemedi Yukhei. Yüzüne vuran güneşten dolayı gözleri kısılmıştı. Jungwoo'nun dudakları bu görüntü karşısında hafifçe aralanmıştı istemeden."Benim için fark etmez, hadi girelim."
Yukhei bir çırpıda tişörtünü çıkardı, çantasına yerleştirirken bir yandan da güneş kremi için iyice kurcaladı. En sonunda sarı kapaklı mavi şişeyi bulduğunda başını Jungwoo'ya doğru kaldırdı ve elindeki şişeyi aşağı yukarı doğru çalkaladı.Jungwoo yavaşça kendi tişörtünü çıkardıktan sonra kendi güneş kremini sürmek için sıksa da bitmiş olduğunu şişesinden çıkan sesle anladı. Şişeyi bir kenara bırakarak Yukhei'ye doğru döndü. Yanaklarının iç kısmını dişlerken Yukhei'nin güneş kremini sıkarak dağılan kremi eliyle cildine iyice yedirmesini izledi. Yukhei kollarını kremlemeyi bitirdiğinde Jungwoo'ya dönerek kremi ona doğru uzattı.
"Benim kre-"
"Sırtıma süre-"
İkisi de karşısındakinin konuşması için susutuklarında gülüştüler. Yukhei' kenarda duran boş güneş kremini görmesiyle tekrardan Jungwoo'ya döndü.
"İşte, ne kadar lazımsa kullan."
"Teşekkür ederim Yukhei."
Jungwoo kremi eline dökerek erişebildiği her yere iyice yedirdi. Lucas ise onu izliyordu. En sonunda beklediği gibi Jungwoo'nun sırtına erişemediğini görerek yardım için kremi aldı. Gözlerinin içine izin istercesine baktığında Jungwoo belli belirsiz gülümsemeye çalıştı.Beyaz teni, ensesine doğru salınan saçları, omurgası bile çok estetikti Yukhei'nin gözünde. Arkası dönük olanın sıcak teni, Yukhei'nin elindeki krem ile buluşunca Jungwoo irkildi. Sırtında dolanan el ile mayışıyordu. Rastgele bir kremleme değildi bu. Masaj etkisi yaratıyordu, gözleri bile mayışmaktan kapanıyordu. Yukhei ise karşısındaki görüntüyle içindeki sarılma hissini bastırmaya uğraşıyordu.
En sonunda Jungwoo'nun kremlenmesi bittiğinde Jungwoo da Yukhei'ye teklif edercesine gözlerini süzdü. Kremi alarak Yukhei'nin arkasına geçti. Kremi iki eliyle dağıtmaya başladı. Kremi geniş omuzlara yedirirken aynen ona yapıldığı gibi onu iyi hissettirmek istiyordu. Yukhei'nin ağzından varla yok arası bir inleme süzüldü. Omuzları kaskatıydı. Biraz daha krem alarak bu sefer iyice aşağıya, beline sürmeye başladı. Sırtından beline doğru dolanan eli içten dış taraflara doğru hareket ederken kremin vermiş olduğu kayganlıkla ön tarafa, karnının olduğu yere doğru; six-packlerine doğru ilerledi. Jungwoo hissettiği engebeli yüzey ile ellerini hızla çekti. Yüzü kızarmaya başlamıştı bile. Yukhei gelen gülme isteğini bastırarak ayağa kalktı ve oğlana doğru döndü.
"Teşekkür ederim."
"Ben... teşekkür ederim."
:: 🌻 ::
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Girlfriend• ::Luwoo::
FanfictionLucawsome: Kim olduğunu buldum ve hey, Ben senin güzel bir kız olmanı beklerken sen bir erkek çıktın :( 『•Luwoo fanfic•』