Arabaya bindiğimden beri biyolojik annem kendini tanıtıp durdu. Ama onu tanımak istemiyordum. Birden aklımdan geçen soruyu dile getirdim. "Beni neden bıraktın? Neden beni beni istemedin? Neden gelip düzenimi bozdun? Neden beni şimdi istiyosun?" deyince sustu. Yol boyu susmayan kadın geçmişiyle yüzleşmek istememişti. Peki neden? Neden şimdi beni geri istiyordu. O tam ağzını açacakken telefonu çaldı. Aceleyle cevapladı. "Efendim" sesi endişeliydi. Karşı taraf uzun uzun konuştu. Bu sırada ağlamaya başlamıştı. Hemen şoförüne "Çabuk, çabuk Alya'nın yanına gidiyoruz." diye emir verdi. "Alya kim, nereye gidiyoruz."deyince "Alya senin kardeşin. Hastanede fenalaşmış. Onun yanına gidiyoruz." dedi. Ben bağırarak "Sen benim annem değilsin. O kızda benim kardeşim değiş. Bunu anla."diye bağırdım. O kadında kendini savunmaya geçti. "Seni ben doğurdum. Alya'yı da ben doğurdum. Sen istesende istemesende ben senin annenim Alya da senin kardeşin."dedi. Sanki beni çıldırtmak ister gibi bunları söylerken ağlıyordu. "Sen sadece o kızın annesisin. Annelik doğurmakla olmuyor. Sen sadece benim biyolojik olarak annemsin. Sana sakın anne dememi bekleme. Ben on yedi yıl boyunca o kelimeyi hiç söylemedim, ve şimdide söylemiycem. Reşit olduğum gün senin yanından gidicem ve birdaha yüzümü bile görmeyeceksin."dedim ama o hala ağlıyordu. Çok merak etmiştim. Neden ağlıyordu ki. Tabiki merak ettiğimi sormayacaktım ama niye ağlıyordu. Ona üzülmedm sadece ağlaması sinirimi bozuyordu derken hastaneye geldiğimizi yeni anlamıştım. "Neden buraya geldik"diye sordum sesimi ifadesiz tutmaya çalışarak. Ağlayarak "Kardeşin fenalaşmış durumu ciddiymiş"dedi içimden bir ses böbreğimi kızına vermem için beni bulduğunu ve beni istediğini söylüyordu. Sesimi ifadesiz tutmaya çalışarak "Kızının sağlık durumu beni hiç ilgilendirmiyor."diye çemkirdi . O ise önümde diz çökerek yalvarmaya başladı. "Kızım nolur, nolur benim yüzümden onu cezalandırma. Nolur, nolur sadece ona abla şevkati göster. Seni hep ona anlatırdım önceden, oda seni tanımak sana abla demek istiyor. Nolur ona ablalık yap." "Asla, asla böyle birşey yapmam."dedim ona iğrenerek bakarak. O devam etti "Sana yalvarıyorum lütfen."dedi. Sırf Alya'ya acıdığım için, başımı kabul eder gibi salladım. Hemen kalkıp bana sarılmak istedi ama kendimi geri çektim. "Bunu sadece Alya'ya acıdığım için kabul ediyorum. Sen hala benim annem değilsin, bende senin kızın değilim."dedim ve içeri girdim ama o arkamdan bağırdı. "Sen benim kızımsın." Onu dinlemedim ve asansörü yanında onu bekledim. Hemen geldi ve yukarıya çıktık. Yukarı çıktığımızda gördüğüm kişi beni şaşkına uğrattı. Ahmet Amca Eylül'ün amcası hemen yanına gittim. "Ahmet Amca geçmiş olsun. Neyiniz var?"diye sordum. Yüzü çok bitkindi. O sırada biyolojik annem geldi. "Ahmet Alya nasıl. Kızım nasıl" diye sordu. Ahmet Amca "Alya'nın böbrekleri artık hiç çalışmıyor acil nakile ihtiyacı var. Masla senin burda ne işin var iyimisin canım?"diye cevap verdi. Sonra anneme dönüp "Yoksa kızını mı buldun. Masal senin kızın mı?"diye sevinçle konuştu. Bende "Maalesef Ahmet Amca."diye konuştum. O sırada doktor içeriden çıktı. Acil nakil olması gerektiğini söyledi. Biyolojik annem ağlayarak Ahmet Amcaya sarıldı. Sonra oturdular. Ben Ahmet Amcaya dönerek "Eğer isterseniz Ahmet Amca ben böbreğimi verebilirim tabi uyumluysa."dedim. O sırada biyolojik annem bana sarılmak için ayağa kalktı ben ani bir refleksle geriye çekilerek "Sakın, sakın bir daha bana sarılmaya çalışma. Bunu senin için değil on yıldır beni öz yeğeninden ayırmayan Ahmet Amca m için yapıyorum sakın"diyerek onu son olmasını umarak uyardım uyardım. Ahmet Amca doktoru çağırdı durumu anlattı. Doktor tahlilleri yaptı. Birkaç saat sonra tahliller olumlu çıktı. Hemen beni hazırladılar ben o sırada Ahmet Amcadan babamı aramasını istedim. Hemen babamı aradı. Babam on beş dakikada hastaneye geldi. Direk o kadına bağırdı. "Senin niyetin kızını kurtarmaktı değil mi?"dedi. Biyolojik annem itiraz etsede inanmadı. Benim yanıma geldi. İsteyip istemediğimi sordu. Sonra ikna oldu ama ameliyata girmek şartıyla. Başta doktor olduğuna inanmaları zor oldu ama çok ünlü bir hastanede nefrolog olarak çalıştığına ve yaptığı nakilleri kanıt olarak sununca kabul ettiler ve beni o hep korktuğum ameliyat odasına almışlardı. Daha önce burda kalp ameliyatı olmuştum. Ve beni uyutmak için anestezi uygulamışlardı. Şimdide aynısını yaptılar. Babam bana destek olmak maksadıyla ben uyuyana kadar elimi sıktı. Bende kendimi yapılan anestezinin kollarına bırakarak uyudum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korktuğum Başıma Geldi
Teen FictionHenüz 17 yaşına yeni gelmiş bir anda karşısına hiç görmediği annesi çıkıverir. Peki Masal Aksal ne yapıcaktır. Zamanla annesine alışmayı mı seçer, yoksa reşit olunca babasına geri mi döner? Peki Barlas'a ne olacak? Masal annesini mi, babasını mı, yo...