günler geçmek bilmiyor, haziran yağmurları şehri asla terk etmek istemiyordu. hoseok, ıslak kirpikleriyle yağmurlarda dolaşıyor, taehyung'un hayaliyle omuzlarını düşürüyordu.
son konuşmalarından sonra evine gelen erkek sayısı daha da artmıştı. onun sağlığı için endişeliydi. fakat garip olan bir şey vardı. taehyung'un zilini bir kere çalan bir daha çalmıyor, sanki toz olup yok oluyordu. hoseok, şehirde onlarla asla karşılaşmamıştı. bazen gerçekten öldüklerini düşünüyordu.
öte yandan taehyung, sadece doğru kişiyi bulmaya çalışıyordu. bunun dışarıdan farklı aldılandığının farkındaydı. erkekler geliyor, kendisiyle konuşuyordu. bazen öpüşüyorlar, bazen de sevişmeyi deniyorlardı. taehyung ya onları kovuyor, ya da sevişmenin ortasında ağlamaya başlıyordu.
kalbinin katran karası bir bataklığa dönüşmüş olmasının fikri çok aşağılıktı. hoseok, oraya uğrasa dibe çekilir, masumiyeti siyaha boyanırdı. bu yüzdendi onu itmesinin sebebi.
"senin olsaydım, beni nasıl öperdin?" taehyung, pencereden sarkmış, yağmurlar altında ıslanan hoseok'a bakıyordu.
sırılsıklam olan adam, burukça gülümsedi.
"ensendeki yarandan." dedi ve taehyung, sigarasını düşürdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
under mullet (scar) | vhope
Fiksi Penggemar❝yaraları gizlemek çok kolay elini kaldır ve çek kenara saçlarımı oraya sakladım en büyük yaramı.❞ ↯120118