Opposite Hearts // Jikook

15

Jimin'den;

6 ay önce;

Ellerimi fotoğrafların üstünden geçiriyorum. Boğazım düğümleniyor. Bir daha asla açılmayacakmış gibi.

Titreyen dudaklarını bastırıyorum. Hıçkırıklarım birkaç defa kaçmayı başarıyor.

Gözyaşlarım bitmek üzere ama senin için ne kadar döksem yetmeyecekler.

Kalbim acıyor. Kırık parçaları soluk boruma batıyor. Nefes alamıyorum.

Duygularım bir karmaşa içinde. Sana beni bıraktığını sandığım için kızgınken ağlamaya başlıyorum ve bu sırada gülmekten yere düşüyorum.

Son kez adını sayıklamak için dudaklarımı aralıyorum. Sesim çıkmıyor. Bunun yerine şiddeti hızlanmış hıçkırıklarım odamda yankılanıyor.

"Jeon Jungkook," Senin adını andığımda istemsizce gülümsüyorum.

"sakın beni bırakma."  fısıltı gibi çıkan sesimi hıçkırıklarımın arasında zor duyuyorum.

Duygularım çılgına dönüyor. Ağlamaya devam ediyorum. Ama gülmekten kırılıyorum. Sinirle etrafı yıkarken hıçkırıklarım gülme seslerime karışıyor.

Etrafta herşey yerle bir olurken duygularım daha çok birbirine düğümleniyor. Her duyguyu aynanda yaşıyorum.

Korkuyorum.

Sinirliyim.

Üzgünüm.

Mutluyum.

Utanıyorum.

Daha fazla dayanamayacağımı anlıyorum.

Banyoya gidiyorum. Kapıyı kilitliyorum ve çekmeceleri yere atıp içlerine bakıyorum.

Gördüğüm şeyle düğümlenmiş duygularım çözülmeye başlıyor.

Sersemliğim geçtiğinde gülümsüyorum.

Jiletleri elime alıyorum.

Sonra küvetin içinin dolması için soğuk suyu açıyorum.

Gülmeye başlıyorum. Sinirlerim cidden bozuldu.

Mutluyum çünkü artık senin yanına ulaşma biletim ellerimin arasında.

Küvet dolduğunda suyu kapatıp hızla içine giriyorum.

Soğuk suyu hisseden vücudum ani bir şok geçiriyor. Titriyorum ve dişlerim hızla birbirine çarpıyor.

Titreyen ellerimle jileti bileklerime yaklaştırıyorum.

Gülümsüyorum.

Çok az kalmıştı. Sana kavuşmama saniyeler kalmıştı bunu hissediyorum.

Bu sırada başka sesler odayı dolduruyor.

"Jimin, sakın düşündüğüm şeyi yapma! "

Duymuyorum.

Sana o kadar odaklandım ki dünyadaki farklı sesleri duymuyorum.

Gözlerim sadece jilete ve jiletten damlayan kana bakıyor.

Su kıpkırmızı olmaya başlıyor.

Gözlerim sersemleyen vücudum ile heryeri bulanık görmeye başlıyor.

Kollarım küvete düşüyor ve su içindeki kan rengi açıkça belli ediyor.

Gözlerim kapandığında bir ses işitiyorum.

"JİMİN!"

Ses kulaklarımı tırmalarken bilincimi yitiriyorum.