Bazı arabalar daha gürültülüydü beynimin içinde çalıp duran şarkıdan...
Dışarı attığım ilk adımla beraber soğuk hava etrafımı sardı . Arkama dönüp kapıyı kapattıktan sonra hızlı bir şekilde yürümeye başladım . Ne kadar kafesin demirlerini kırıp çıksamda yüreğimi saran bir hüzün vardı . İçimi ürperten bu duygu beni korkutuyordu .
Belki de hayatımın en değerli yıllarını bu evde geçirmiştim . Annemin saçlarımı tarayıp , yanağıma öpücük kondurduğu , elime verdiği bir şekerle ağlamamı durdurduğu zamanları ... Ayakkabımın bağcıklarını bağladığı , yetişemediğim zile beni kucağına alarak yetiştirdiği , geceleri bir bardak sıcacık süt yaptıktan sonra masal anlatıp beni uyuttuğu zamanları ... Oysa o zaman dursaydı hayat , hiç şikayet etmezdim . Büyümek için ağlamazdım . Beni annemin kucağında minik bir kız olarak bıraksalar tek bir kelime etmezdim ...
Düşüncelerimin eşliğinde caddeye kadar çıkmıştım . Arabaların kornaları , insanların seslerine karışıp kulaklarımı dolduruyordu . Hatta bazı arabalar daha gürültülüydü beynimin içinde çalıp duran şarkıdan ...
Taksi durağına ilerlerken adım atmamı durduran bir erkek sesiydi . Düz bir sesle adımı söylemişti . Arkama dönüp baktığımda ağzımın bir " o " şeklini almasına izin vermiştim .
Uzun bir süredir peşimi bırakmayan eski sevgilim tam karşımda duruyordu . Benim ondan ayrılmamı kendisine yediremeyip benim peşimi bırakmayan psikopat egoist bir eski sevgili ...
- Esila , senin bu saatte dışarıda ne işin var ? dedi yanıma daha çok yaklaşırken . Bende onun attığı her adımda geri giderken :
- Seni ilgilendirmez . diyebilmiştim adı Cem olan psikopat eski sevgilime . O ise yüzüne çarpık bir gülümseme yerleştirirken :
- Çok ayıp ama aşkım . İnsan sevgilisine böyle şeyler söyler mi ? diyerek aramızdaki mesafeyi kapatıp ellerimi tuttu . Mavi gözlerini üzerimde hissediyordum . Uzun boyu ve o lanet kasları yüzünden onun yanında benim gücüm yok gibi gözüküyordu . Buna rağmen pes etmeyip , ellerimi , benim üstümde güç kullanan bu psikopattan kurtarmaya çalışıyordum .
- Ben senin ne sevgilin ne de aşkınım . Beni anlıyor musun ? Yoksa senin o küçük beynin bu durumu kavrayamıyormu ? dedim ellerimi hâlâ kurtarmaya çalışırken . Ama o ellerimi ellerine hapsederken yüzüne pis bir sırıtış yerleştirdi .
- Seni anlıyorum bebeğim . Benim seni geri çevirmeyeceğimi bildiğin için evden kaçıp benim yanıma geliyorsun . Ve doğru da düşündün . Seni geri çevirmeyeceğim aşkım , hadi evime gidelim . dedikten sonra beni çekiştirmeye başladı bu psikopat . Demek , benim evden kaçtığımı anlayacak kadar bir beyni vardı . Ellerimi onun ellerinden çekmeye çalışırken etraftakilere sesimi duyurmaya çalışıyordum .
- İmdaaat ! Yardım edin .
Cem , benim bu yaptığıma bir anlık şaşırmasıyla ellerimi gevşetti . Ve bende bu andan yararlanıp ellerimi kurtarıp taksi durağına doğru koşmaya başladım . Arkama dönüp baktığımda yanıma koşmayı tercih etmeyip aynı yerde durduğunu gördüm . Ayakları aynı yerde duruyordu ama dudaklarını aralayıp herkesin duyacağı bir şekilde bağırdı :
- Şimdilik kaçabilirsin . Ama senin peşini bırakmayacağım . Eninde sonunda benim olacaksın .
Koşar adımlarım eşliğinde taksi durağına gittim . Ve hiç zaman kaybetmeden hemen bir taksiye bindim . Taksi hareket etmeye başlayınca sahile gitmeye karar verdim . Bunu taksiciye söyledikten sonra arkama yaslanarak derin bir nefes aldım . Her yerde karşıma çıkan bu psikopattan nasıl kurtulacağımı bilmiyordum . Daha önce babama söylemeyi düşünmüştüm ama babam , sonra bana çok kızıp Cem ede iyi bir ölüm dayağı atacağı aklıma gelince bu düşünceden hemen vazgeçtim . Kim olursa olsun benim yüzümden dayak yemesini istemezdim .
Taksi durduğunda ücretini ödeyip dışarı çıktım . Denize doğru yaklaşıp bir banka oturdum . Denizi izlemeye başladım . Sonra dalgaların beni de almasını düşündüm . Alıp uzak diyarlara götürmesini ... Bu düşüncelerim eşliğinde bir boşluğa düştüğümü hissettim .
Peki şimdi ne yapacaktım ? Evden kaçmıştım ama nereye gidecektim ? Türkiye'de bir yere gidersem babamın beni bulma olasılığı çok fazlaydı . Belki de yurtdışına gitmeliydim . Yurtdışına gidip bir ev tutardım . Sonra da bir iş bulur ve geçinmeye çalışırdım . Tek başıma ...
Yine yalnızdım . Bu kalabalığın içinde yalnızdım . Sadece ben vardım . Kendi içimde sadece ben ...
Çantama doğru uzanıp kolyelerimi koyduğum poşeti elime aldım . İçinde annemden kalan son hatırayı aradım . Annemden kalan tek somut şey o kolyeydi . Her yalnız hissettiğimde kalbimin üstüne yerleştirip annemin benimle olduğunu düşünürdüm . Şimdi de ona ihtiyacım vardı . Ama yoktu . Tüm poşete baktım , çantamı alt üst ettim ama yoktu . Evde bırakmadığıma emindim . Tüm takılarımı çantama koymuştum . Yoktu işte yoktu ! Bir kolyeye bile sahip çıkamamıştım . Hangi lanet yerde düşürmüştüm kim bilir . Annemden son kalan hatırayı bile saklayamamıştım .
Yanağımı ıslatın göz yaşlarımı , bu sefer durdurmaya çalışmadım . Aptalın tekiydim . Hiçbir şeye yaramayan aptalın teki !
Ani bir hareketle yerimden kalkıp yürümeye başladım . En yakın bira satan markete girerek adlarından ve tadlarından habersiz olduğum şişeleri elime alıp kasaya doğru ilerledim . Ücretlerini ödeyip tekrar eski yerime doğru gittim .
Banka oturduğum da bir tane bira şişesini açıp kafama dikmeye başladım .Ah , iğrenç birşeydi bu ! Ama ben tüm İğrençliklere layıktım . Aptalın tekiydim ben !
Açtığım ilk şişe bittiğinde , Poşette olan diğer şişelerden bir tanesine uzandım . İkinci bira şişemin kapağını da açtıktan sonra tek dikişte içtim . Kafamı kaldırdığımda başım dönmeye başladı . Göz kapaklarım yavaş yavaş kapanıyordu . Ellerimi kaldırıp baktım . Ve kahkaha atmaya başladım . Ellerimi dört tane görüyordum . Kahkaha atarken banka uzandım ve ellerimin üzerine başımı koyarak göz kapaklarıma kapanış izni verdim .
Son hatırladığım şey ise birisinin kucağında olduğumdu .Ama kafamı kaldırıp bakamıyordum . Sanki kafamın üzerinde bir ton yük varmış gibiydi . Kimin kucağında olduğumu , nereye gittiğimi bilmiyordum . Ama hissettiğim tek şey çok fazla yorgunluk ve uykuydu .
Multimedya'da Cem var .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Turuncu
RomanceBabasının katı kurallarına ayak uyduran , yıllardır bir kafeste özgürlük umuduyla yaşayan ama hiçbir zaman içindeki çocuğu kaybetmeyen bir kızdım ben . Ve ben , o kafesen çıkmak için herşeyini verebilecek olan ben ... Kafesten çıkmak için çırpınan b...