Planlar

5 0 0
                                    

Kuzenler odalarına geldiler. Burçak:
-Evet kuzenler. İznimizi almış bulunmaktayız. Planımızın ilk kısmı başarıyla tamamlandı. Şimdi ikinci kısmını anlatıyorum. Yarın sabah saat altı buçukta kalkıyoruz. Kahvaltımızı yapıyoruz. Giyiniyoruz. Kalkış saatimiz sekiz. Herkes sekize on kala evin kapısının önünde oluyor. Yanınıza birer sırt çantası alın. Yanınıza para, telefon, şarj aleti, varsa powerbank, kimlikleriniz ve yedek kıyafetleri de alın. Neyse. Yaklaşık saat on gibi orada olacağız. Hiç kimse yalnız kalmayacak Hep birlikte olacağız. Ayrıca festivale girip fotoğraf da çekileceğiz ki bizim orada olduğumuza inansınlar. Ve de eve geldiğimizde festivali anlatacağız. Bir şeyler alırız. Bu arada Zeynep sen tabletini de kesinlikle al.
Zeynep:
-Tamamdır Burçak abla.Ama benim telefonum yok ki.
Esra:
-Olsun. Ablanla beraber dolanırsınız.
Burçak:
-Esra ablama katılıyorum. Ayrıca bunu da düşündüm.
Dedikten sonra hızlı adımlarla odadan çıktı. Valizlerinin bulunduğu odaya gitti. Valizinden bir poşet çıkardı. Poşetin içinde altı tane telsiz vardı. Bunlar geçen senedendi.
Flashback Geçen Sene-İstanbul
Selim Bey:
-Hadi alışveriş merkezine gidelim. Buraya yarım saat uzaklıkta bir alışveriş merkezi var.Ne dersiniz?
Selim Bey'in önerisi oy birliği ile kabul edilmişti.
Alışveriş merkezine vardılar. Burası beş katlıydı. Mağazaları dolaştılar. Daha sonra bir restorana oturdular. Zeynep oyuncakçı diye tutturunca oyuncakçıya girmek zorunda kaldılar. Burçak ve Serenay dolanırken bir telsiz gördüler. Çok beğendiler. Burçak hemen babasına göstermeye gitti.
Mağazadan dört tane telsizle çıktılar. Eve gidince hemen telsizlerle oynamaya başladılar. Telsizler Burçak'ta kalacaktı. O günden sonra her buluştuklarında bu telsizleri getirecekti.
Flashback son

İsviçre Bugün
Bu telsizleri görünce hepsinin aklına o gün geldi. Esra:
-Planlar güzel. Fakat ben o zaman telsiz almamıştım. Dört telsiz yok mu?
Burçak:
-Haklısın. Lakin Zeynep bizim yanımızdan ayrılmayacak. Dördümüzden biriyle olmak zorunda. O yüzden bir telsiz de sana kalacak.
Zeynep:
-Off. Yine mi yaaa. Niye hep böyle oluyor? Sizi anneme söyleyeceğim.
Serenay:
-Zeynep! Annem zar zor izin verdi zaten. Hele bir söyle...
Burçak:
-Bak Zeynepcim. Eğer sen bizden biriyle olmazsan kaybolursun. Annen sonra bize kızmaz mı?
Esra:
-Aynen. Hem sonra sence bu olayı öğrenseler, bizim bunları araştırmamıza izin verirler mi?
Zeynep:
-Haklısınız. Özür dilerim. Burak abi hayret hiç konuşmadın.
Serenay:
-Aynen yaa. Burak nerede?
Gözleri Burak'ı ararken Burçak:
-Nerede olacak? Her zaman olduğu gibi uyuyor beyefendi.
Burak uykulu gözlerle:
-Öff. Bir uyutmadınız bee!
Esra:
-Ohooo. Biz deminden beri ne konuşuyoruz.
O sırada içeriye Gülsüm Hanım girdi. Elinde tepsi vardı:
-Sizlere limonata ve yanında da atıştırmanız için kurabiyeler getirdim.
Burçak:
-Teşekkür ederiz annecim.
Esra:
-Teşekkürler teyzem.
Gülsüm Hanım:
-Rica ederim kuzucuklarım benim.
Gülsüm Hanım odadan çıktı. Esra:
-İyi izleyin. Bakın ne yapıyorum.
Dedikten sonra kurabiyelerden birini aldı:
-Aa kurabiyeler ne kadar da güzelmiş. Burak da uyuduğuna göre hepsini biz yiyebiliriz. Değil mi kızlar?
Kızlar:
-Aynen
Bekledikleri gibi Burak hafiften gözlerini araladı:
-Kurabiye kokusu mu o? Yanında da limonata mı var?
Burçak:
-Evet ama sen uyuduğun için hakkını kaybettin.
Burak:
-Neee? Hayırrr. Olaamaaaz.
Kızlar kahkaha atıyorlardı.
Burak hızla yattığı yerden kalktı. Onların olduğu yere geldi:
-Lütfen yiyeyim. Nolur nolur.
Kızlar hala gülüyorlardı.
Burçak:
-Burak, eğer kurabiyelerden yemek istiyorsan önümüzde diz çök. Yalvar ve de ki, "Değerli kuzenlerim, böyle önemli bir toplantıda uyuduğum için özür dilerim. Bir daha asla böyle bir şey yapmam. Beni affedin. Şimdi eğer izin verirseniz kurabiyelerden biraz yemek istiyorum."
Kızlar Burçak'ın sözlerine katıla katıla gülüyorlardı. Burak:
-Öff tamam söylüyorum.
Yere eğildi ve şunları söyledi:
-Değerli kuzenlerim, böyle önemli bir toplantıda uyuduğum için özür dilerim. Bir daha asla böyle bir şey yapmam. Beni affedin. Şimdi eğer izin verirseniz kurabiyelerden biraz yemek istiyorum.
Kızlar gülme krizine girmişti.
Burçak gülmeyi biraz olsun kesince:
-Evet Burak kuzen. Yaptıklarını affediyoruz. Ve kurabiyelerden yemene izin veriyoruz.
Burak:
-Limonata?
Esra:
-Limonataya izin yok!
Burak:
-Neğğ?
Esra:
-Şaka şaka. Al hadi şunu.
Dedi ve limonatasını ona uzattı. Burak limonatadan bir yudum aldı ve dedi ki:
-Allah kimseyi sizin elinize düşürmesin.
Kızlar kıkırdadı.
Burak:
-Ben neden bunu düşünemedim?
Burçak:
-Neyi?
Burak:
-Size yalvarmak yerine neden mutfağa gidip almadım ki?
Burçak:
-Bilmem artık o senin akıllılığın.
Kızlar yine buna güldüler.
Burak büyük bir ciddiyetle:
-Evet kuzenler, kesin şamatayı. Konuşmamız gereken o kadar çok şey var ki...
Burçak:
-Yalnız kuzen. Sen uyurken biz bunları konuştuk.
Esra:
-Aynen.
Burak:
-Anlatır mısınız bana da?
Esra:
-Hayır.
Burak:
-Ya ablaa!
Burçak:
-Tamam ben anlatırım.
Burçak konuştuklarını anlattı.
Esra:
-Neden anlattın Burçak?
Burak:
-Çünkü o kuzenlerin biriciği. Can sister!
Zeynep:
-Burak abi yalnız o "cousin" olmasın?
Burak:
-Kuzenin ingilizcesinin "cousin" olduğunu ben de biliyorum ama siz benim kuzenim değil kardeşimsiniz.
Serenay:
-Yaaa can brother!
Esra:
-Neyse. Hadi monopoly oynayalım. Burak, koş getir.
Burak getirir. Oynarlar. Onlar kendilerini kaptırmışken odaya Güler Hanım girer:
-Siz daha uyumadınız mı? Saat bire geliyor.
Burçak:
-Nee? Kendimizi kaptırmışız. Hadi artık yatalım. Yarın erken kalkacağız.
Esra:
-Aynen hadi yatalım.
Güler Hanım:
-Durun ben şu tepsiyi alayım.
Burak:
-Yok annecim ben alırım.
Güler Hanım:
-Sen ve bana yardım etmek ha? Başına taş mı düştü?
Burak:
-Ya anne!
Dedi ve tepsiyi aldı. Odadan çıktı.
Kızlar oyunlarını topladı. Burak odaya geldi:
-Aa toplamışsınız.
Esra:
-Ee tabi seni mi bekleyecektik?
Burak:
-Sağolun sisterlarım. Benim yerime topladınız.
Burçak:
-Madem bunları biz topladık. Oyunu da sen götür.
Burak:
-Yaa!
Esra:
-Yağ bakkalda. Hadi hadi çok konuşma da işini yap.
Aile büyüklerine iyi geceler dedikten sonra yattılar. Bakalım yarın nasıl bir gün olacak?


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 30, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Madalyonun SırrıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin