damian: ben sadece birlikte olacakmışız gibi hissediyorum. demek istediğim kader bizi her zaman nasıl bir araya getiriyor?
jon: damian saat sabahın dördü ve sen benim penceremden içeri daldın. burada ne yapıyorsun?
damian: kader beni buraya getirdi. sana söylemiştim.