13- Günlük (Tokyo Ghoul Juuzou Suzuya)

BÖLÜM 5-GECE

*Bu bölümde söylediğimden geç yayımlandı öncelikle bunun için özür diliyorum
Ama yazlıkta doğru düzgün internet çekmediği için ve tablete zaman ayıramadığım için böyle oldu, hatta bi keresinde bölümün bir kısmını yazdım ve kaydettim fakat sonra silindiğini gördüm, sanırım internet bağlantısı iyi olmadığı için oluyor, bu da beni çok uyuz etti.
Neyse umarım beklediğinize değer ve bölümü beğenirsiniz*

Akşam olmuştu, hala aklımdan çıkmayan bir şeyler var.
Neden böyle saçma sapan şeylerin aklımı kurcalamasına izin veriyorum?
Cidden, o çocuk neden aklımı bu kadar kurcalıyor? Onu neden hep merak ediyorum?
Belki de hayatımda hiç çok ilginç bir olay yaşamadığım içindir.. Karşıma bir gûl çıkması beni çok korkutmuştu ve eğer o an o orada olmasaydı...
Ben ölmüştüm.

Of yeter artık, biraz internete gireceğim.
Bilgisayarı açtım ve kafamı dağıtmak için haberlere baktım. Ama bu içimi her zamanki gibi daha da sıktı. Bir şeyler araştırmak istiyorum, gûlları, dedektifleri, gûlları birbiriyle olan bağlantıları, ve o lakapları alma nedenleri...
Ama biliyorum ki yine internette bulduğum şeylerin çoğu kafadan atma bilgiler. KHB'nin herkesten sakladığı şeyler var ve bunları internette bulamazsınız.

Yaklaşık bir saat kadar internetteki gûl vakalarını ve hakkındaki videoları falan izledim, hakkında bilgi verenler çoktu ama kesinliği tartışılır.
Keşke bunların doğrusunu öğrenebileceğim bir kişi olsaydı, onunla uzun uzun konuşabilseydim...

Of yine şu aptal günlüğü okumak istiyorum.

-Kime dikiş atsam acaba? Şu Seidou'nun ağzını dikmek istiyorum, o zaman bir daha hiç salakça konuşamaz.

Noktalama işaretlerini artık daha düzgün kullanabildiğini gördüm, onu eğiten birisi mi var? Acaba Shinohara mı?

-Ayrıca ofistekiler bana hep saçma sapan bakıyor, özellikle Seidou ve Amon beni hep uyarıyorlar, çünkü onlar çok sıkıcı. Benim de onlar gibi olmamı istiyorlar. Bi de şu Amon denilen adam çok kocaman, ama ben kısacığım, Shinohara boyumun 1.60 olduğunu söyledi, kızlar bile benden daha uzunmuş.

Kızlar bile mi?

-Ama benim de kocaman bir adam olabileceğimi söyledi, ama anneciğim bana güzel bir kız olduğumu söylemişti, bazen de iyi bir oğlan çocuğu olduğumu söylüyordu. Ben hiç birşey anlamadım, acaba adam mı olacağım ben?

Adam...
Şu Shinohara ya kör ya da bu çocuk...
Gerçekten de..
Erkekmiş?

Ama.. o nasıl.. sesi, kirpikleri, yüzü, kız gibiydi, onun elleri bir kızınki kadar zarif...
O nasıl erkek olabilir? Annesi ne tür bir manyak, ve daha da önemlisi o hala cinsiyetinin farkında değil mi?

Harika! Artık kafam daha da karışık! Kız değilmiş, o nasıl erkek olabiliyor? Hem annesi neden ona kız olduğunu söylesin? Eğer böyle olmasının nedeni annesiyse neden onu hem psikopat yapıp hem de bir hanımefendi olmasını istesin ki?
Bence o kadın onun gerçek annesi değildi. Bir insan çocuğuna neden kız muamelesi yapsın?

Çok salakça, gerçekten çok salakça!!

Evet beklediğiniz gibi dışarı çıktım, belki yine ilginç bir şeyle karşılaşırım, evet! Bir gûl bana saldırırsa o yine!...
Ben...
Ne yapıyorum? Hayatımı tehlikeye atmayı göze almak.. sadece onun tekrar karşıma çıkması için...
Azrail'i görmek için ölmek gibi bir şey...

Gittikçe bir çatlak gibi düşünmeye başlamıştım, hızlı adımlarla yürüdüm, sokak bitene kadar, karşıma demirden parmaklıklar çıkınca...

Oradaydı...

Oraya oturmuş ayaklarını sallıyordu, bu oydu, evet! Beyaz saçları vardı, gömleği aynıydı, onu yine buldum!