Bir ay hızlıca geçti ve düğün günüm yani ölüm günüm geldi
Önce kinam oldu saçma sapan insanlar vardı hepsi Avrupalı havalı insanlar egleniyorlardi . Ama ben ertesi sabah gelinlik diye getirdikleri kefenimi giydim babam kuşağını bağlarken ağladığını gördüm madem aglayacaktiniz neden yaptınız bunu bana geldiler o kapıdan sonkez çıkıyorum birdaha geri dönmemek üzere yada ben öyle sanıyordum belki bugün umutlarim tekrar yeşerecekti hayat neler gösterecekti . Ama o an hiç umudum yoktu .
Tanımadığım bir ev tanımadığım bir adam artık evliydim ne ilgisi vardı ne sevgisi sadece annesine bakmak için almıştı sanki beni .
Aradan zaman geçmişti .
Kendimi bir yere ait hissetmiyorum ne bir şehre ne bir ülkeye ne dünyaya yeryüzüne susmaya gelenler sınıfında yım.
Sadece susuyorum.
Nereye kadar kaçabilirim buna alışmak zorundayım bu hayatı yaşamak zorundayım diyorum hep kendimeBu hayatı sevmedim ama alıştım.günümün çoğu uyumakla geçiyordu bazen geziyorduk mutluymuşum gibi. Sonra karar verdim araba sürmek istiyordum canım sıkılınca alıp başımı giderim kendimin olduğu bir yere kafa dinlerim diye .
Ehliyet kursuna yazdırdı beni kazanmak için çabaladim orası iyi geliyordu bana arkadaş edinmistim kendime .Arka sırada oturan serseri tipli artist bi çocuk dikkatimi çekti. Hiç konusmiyoduk onunla .
Sonra kış geldi o beni bırakıp yurt dışına gitti sözde gelip beni götürecekti ben onun annesiyle kaldım dedim yaa beni annesine bakmam için aldı sanki diye.
Herkes gitti ben kaldım . Annesinin altına kadar herseyini temizledim ona baktım yedirdim icirdim giydirdim yanımda olan bitek kardeşim vardı tek başıma duramadim oda benimle kalıyordu bitek onla mutlu oluyordum bakkala giderdi cips alır gelirdi çok severdi .
Ben sürekli arardım onu ne kadar sevmesemde kabul etmiştim artık ama o hiç acmazdi telefonlarını sanki ben yokmusum gibi ...
Uzun zaman bu böyle devam etti yaz geldiğinde pasaport lar falan hepsi halledilmisti gidiyordum artık Türkiye'den yaşadığım onca şeyi arkamda bırakarak gidiyordum .
Annemler beni uğurlamaya geldi o kadar çok istediler beni gondermeyi şimdi gidişimi izliyorlardı ne diyebilirim ki annem babam sonuçta ellerini öpüp vedalaştım gitmek istemesemde gidiyodum artık.
Gönlümün aradığı huzuru ve sükutu bulabilmek için ömrümü en karışık ömürlerden biri yaptım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALIN YAZIM ❤️
Romancegüzeldin sen çiçek dikmek gibiydi adın ağzım yeşilleniyordu ne bahar bahçe hisler bunlar... Gerçek bir yaşanti