12

2.7K 263 242
                                    

★Catelin Dorcey★  

Tüm gün tek düşünebildiğim, Zayn'ın bana karşı olan tutumuydu. Ama onu bu konuda yargılayamazdım, o gerçek yüzünü bana defalarca göstermiş ama ben yine de ona bir adım atmış ve affetmiştim. Aklımda ki düşünceler bir birbirini kovalarken, neyin doğru yada neyin yanlış olduğunu düşünemiyordum. Tek istediğim bu cehennemden kurtulmak ve eski huzurlu yaşamıma dönmekti. Zenginliğin ve şaşaanın bana hiç bir şey katmadığını ve aksine benden alabileceklerini bu sayede görmüştüm. O kulübe de, daha iyi bir hayat sürmek isterken istediğim bu değildi. Ama insan başına gelmeden, elindekinin kıymetini bilmiyor ve onu önemsemiyordu. Şimdi ise yapacağım şeyden, pişmanlık mı duyacağımı; yoksa sonunda mutluluğu mu bulacağımı bilmiyordum. Denemeden bilemezdim ve en fazla zindana atılır bir kaç gün orada tutulurdum. 

Odamdan çıktım ve Alt kata inip, Jenica'nın kapısının önünde durdum. Kapıyı tıklattım ve içeri çağırması için bekledim; ama ses gelmeyince cevabı beklemeden içeri girdim ve onu yarı çıplak şekilde aynanın karşısın da kendini süzerken buldum. Bakışları beni buldu ve gözlerini kısarak öfkeyle soludu.

''Ne işin var senin burada?'' Dedi ve üstüme doğru yürümeye başladı.

''Seninle konuşmak istiyorum, medeni bir şekilde.'' Dedim ve duruşumu bozmadan ona bakmayı sürdürdüm. Bana meydan okurcasına bakarken, eğer yapabilselerdi gözleri alev saçar ve beni yakardı. 

''Başla, zamanım yok.'' Dedi ve tekrar ayna karşısına geçip, saçlarını düzeltmeye başladı. 

''Buradan gitmek istiyorum ve bana yardım edebilecek tek kişi sensin.'' Dedim ve korkarak ona baktım. Ya beni tekrar Zayn'a ispiyonlayacak, yada bana yardım edecekti. Durdu ve tekrar bana döndü. Yüzünde bir gülümseme oluştu ve gülümsemesi kahkahaya dönüştü.

''Sen cidden delirmişsin.'' Dedi ve yüzüme bakmaya devam etti, ama onun aksine benim yüzüm ifadesizdi. Gülümsemesi yüzünden silindi ve yine o kendini beğenmiş yüz ifadesi oluştu.

''Sana neden yardım edeyim?'' Tek kaşını kaldırdı ve sordu. Beklediğim soru buydu zaten, eğer bunu soracak olursa diye, tonlarca bahanem vardı.

''Birincisi, sende gitmemi istiyorsun.'' Durdum ve cümleleri toplamaya çalıştım. ''Elbette öldürülmem daha cazip gibi geliyor sana, ama Zayn'ın beni öldürmeyeceğini sende adın kadar iyi biliyorsun. Geriye tek seçenek kalıyor, kaçmama yardım etmen ve beni bulmasına izin vermemen.'' Bir solukta konuşurken, şüpheyle beni süzmeye devam etti. 

''Seni bulmak için her şeyi yapar, ölmen varken neden kaçmana yardım edeyim. Ölmeni sağlamak daha kolay.'' Dedi ve sinsice güldü.

''Ve sen de biliyorsun ki, Zayn beni asla öldürmeyecek.''  Dediğimle yüzünde ki tebessüm soldu ve hiddetli bir bakış belirdi. Hızla solurken, bir o yana, bir bu yana yürümeye başladı. 

''Nereye gitmek istiyorsun?'' Durdu ve sordu. Rahatlama ile iç çektim ve bir an gözlerimi kapayıp açtım. 

''Diğer krallıklar, her neresi olursa.'' Dedim ve sesimde ki acizliğe lanetler okudum. Bunun farkındaydı ve beni parmağında oynatacağına emindim, ama önemli olan şu an buradan gitmekti. Diğer şeylerin daha sonra icabına bakardım.

''Sana yardım ederim.'' Dedi ve gözlerimin içine baktı. Rahatlama ile bir oh çektim ve kendimi şimdiden canlanmış hissettim.

''Ama.'' Dedi ve durdu. Bunun ardından iyi bir şey gelmeyeceğini biliyordum, yine de her ne isteyecekse razı gelmekten başka bir şey yapamazdım. 

''Kesinlikle bu krallığa dönmeyeceksin ve benim sana yardım ettiğimi bir kişi bile bilirse, inan bana bu işten zararlı çıkan sen olursun.'' Dedi ve benden bir onay bekledi.

Competition/ zmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin