Yanlış Kararlar Yanlış Davranışlar

388 19 9
                                    

  Öncelikle verdiğim uzun ara için tüm okuyucularımdan özür diliyorum. Hayatımda bazı büyük ve küçük sorunlar yaşadım depresyona girip uzun süreler (herkesten gizli gizli) ağladım kendimi toparlayamadım ve etrafımda derdimi anlatıp sarılabileceğim kimsecikler de olmadığından kendi kendimi toparlama sürem de arttı maalesef. Ne diyim, yalnızlık da zor.  Depresyonum yazdığım bölümün de havasını etkiledi galiba, bana öyle geliyor. Sonra kendimi toparlayınca da unuttum burayı, yani zaten okuyan yok diye yazmayı komple bırakmayı düşündüm her şey gibi burdan da soğumuştum, nefret etmiştim. Herkese, beni yalnız bırakan herkese ve her şeye kızgındım. Kırgındım. En kötüsü de onlara kırgın olduğumu bile bilmemeleri. Canımı en çok yakan kısım da bu oldu. Neyse ya sizin de içinizi karartmıyım. Sonuç olarak burdayım ve bunu yazmayı bırakabilirsem kavuşcaksınız hikayenizlee ^.^.^ Umarım hikayeyi unutmamışsınızdır,unuttuysanız da hatırlarsınız bölümü seversiniz iyi okumalar.

 ÖNCEKİ BÖLÜMDEN HATIRLATMA

  İşe alındığıma inanamıyordum. Cafeden çıkınca tenimde sıcaklığını hissettiğim güneşle, etrafın cıvıl cıvıl olmasının etkisiyle eve gitmek istemedim. Bi parka gidip çimenlere oturdum. Etrafı seyretmeye başladım. Sevgilisinin kucağında bi kız vardı. Güvercinlere yem atan yaşlı, yalnız bi teyze vardı. Köpeğini gezdiren 12-13 yaşlarında küçük bi kız da vardı ve tabii ki çocukları mutlu olsun diye onları parka getiren ebeveynler vardı. Çocukların neşeli sesleri, ağaçlardaki kuşların cıvıltılarına karışıyordu. Çok keyifliydim.Salıncaktayken aklıma benim de ailemle beraber parka geldiğim yaşlarım geldi. Babam beni görebileceği bi banka otururdu. Bir yandan elindeki gazetesini okur bir yandan da beni izlerdi. Annem ise -ben sallanmayı geç öğrenmiştim- salıncağımın arkasından beni sallar ve ben 'DAHA HIZLI ANNE! DAHA HIZLI!' diye bağırırken tatlı tatlı gülümserdi.

   Duyduğum bi oğlan çocuğunun ağlayışı bakışlarımı o yana çevirmeme sebep oldu. Ben kaydıraktan düşen bi çocuğun yanına koşarak onu ilgilendiren ebeveynini izlerken nerden geldiğini anlayamadığım bi el omzumdan beni hafifçe dürttü ve irkilmeme sebep oldu. Oğlunu kucağına alan anneyi bırakıp başımı yana çevirdim. Bu hiç beklemediğim bi misafirdi (parkta yanına gelene ne kadar misafir denebilirse). Uyuşturucusunu alıp kaçtığım taylordı. Ayakta başımda dikiliyordu. Onu görmeyi beklemediğim için yüzümde şaşkın bi ifadeyle bön bön ona bakıyordum. Sessizliği bozan Taylor oldu.

t- Merhaba

-M-merhaba

Birden uzanıp kolumu tutup asıldı. Beni kalkmam için zorluyordu ve kolum acıyordu. Çok güçlüydü ve sertce çekiyordu.

-Taylor napıyosun sen?

t-Sana çok kızgınım Agnes. Yürü borcunu ödeyeceksin.

-Bırak kolumu dedim ve kolumu kurtardım. Ona bakarak bahanemi sundum. Kızgın bakışlarla bana bakıyordu ve o sert bakışları beni daha da ürkütüyordu. Yine de kendimi toparladım ve anlatmaya başladım.

-Dinle Taylor, bugün bi cafede iş başvurusu yaptım ve alındım tamam mı? Maaşı da fena değil. En fazla bi hafta sonra 250 liranı sana ödeyeceğim. Şu an buraya gelip beni germene hiç gerek yoktu.

t-Benim bi haftam yok Agnes. Bu güzelliğinin hatrına (eğilip yanağıma dokundu) sana 5 gün veriyorum. Ama daha fazla değil. O para 5 gün sonra bende olacak. Olmazsa nereye saklanırsan saklan seni bulurum. Evini bilmiyor olabilirim, ama bunu çok çabuk değiştirebileceğimi biliyorsun. Ve o para 5 gün sonra bende olmazsa seni bulduğumda acımam. Umarım ne demek istediğimi anlamışsındır dedi ve hızlı adımlarla orayı terk etti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 21, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BAĞIMLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin