Şuan sizin sayenizde çığlık atmak istiyorum. Oy ve yorum gelmesini hiç beklemiyordum.Çok teşekkürler yani çok happy oldum .Özellikle Akmelciselin8' e yorumu için teşekkür ederim.:D :).
Bu arada hikayeyi okurken Eminem ft Rihanna- The Monster'ı dinleyebilirsiniz.
Telefonda Zeynep 'in cırtlık sesini duyunca neşem yerine geldi. Ay ama bu kızın yüzünden bi kulak doktoruna görünmem gerekecek.Gerçi itirazım yok.Doktor çok yakışıklı.İçimdeki abazayı hemen susturup Zeynep'i dinlemeye başladım.
''Heyy orda mısın Meloo?!''
''Burdayım lan bağırma kulağıma''
'' Tamam .Bak ne diyeceğim hastaneden çıkmanı kutlayalım diyorum.''
Bak bak düşünceli arkadaş modlarında bizim Zeyno.Ayh bi önemli hissettim kendimi diyecektim ki yok benim arkadaşlarımdan bir cacık olmaz.
Zeynep ''Belki Kerem de gelir ne dersin ?''
''He zeyno he .Nereye gidicez?''
''Kanlıcaya yoğurt yemeye gideriz belki ne dersin Melis?''
''Zeynep iğrençsin yani utanıyorum şu an senden bi daha böyle espriler yapma olur mu?''
''Of uzatma ya ben yeri sana mesaj atarım.''
-Akşam-
Siyah pileli elbisemi giyip hafif makyaj yaptım ve aşağıda beni beklemekten ağaç olan Barış ve Zeynep'in yanına gittim.
Barış ''Ya çok güzel olmuşsunda bizi süslenmek için beklettiğini söylersen inanmam.''
Offf bu salak beni çok iyi tanıyordu.
''Iııı tuvalet faslını biraz abartmış olabilirim.''
''Ya senin için hep aynı kalacak Melis.Bir dk hanımefendi olamadın.''
''Sanane be Allah Allah sür şu arabayı hadi.''
Yanımda oturan Zeynep'i fark edince ağzım açık kaldı.Süper mini bir elbise giymişti. Konu Kerem olunca Adriana Limaya dönüyordu.
Bara girdiğimizde herkes eğleniyordu.Arkadaş grubumuzdan Ege öküz gibi böğürerek karizmamızı alt üst etti.
Ege ''Hey daltonlar buradayız gelin!''
Gidip oturduk ve bir şeyler içmeye başladık.O sırada bara biri girdi ve tüm bakışlar o tarafa yöneldi Ben oturduğum için o tarafı göremiyordum ama kesin o sarışın rus turistler girmiştir.Yoksa niye böyle baksınlar ki .Rus erkeklere karşı bir zaafım olduğu doğrudur.
En sonunda içki alma bahanesiyle o tarafa bakmaya gittiğimde tahminimde çok yanıldığımı anladım.Hayal kırıklıklarımdan birincisi bunlar rus taşlar değillerdi.İkincisi içinde Aksel'in de olduğu bir grup bu kadar dikkat çekmişti Noluyo lan! dememe kalmadan sarışın bir hatun Aksel'i aniden öptü.Şok olmuştum.O huri gibi çocuk kötü yola mı düşmüştü? Bana ne ya deyip hızla yerime oturmaya giderken ''Melis, sen gelirmiydin böyle yerlere?'' Arkamı döndüğümde Aksel'in yakıcı bakışlarıyla karşılaştım.Cevap vermek yerine gülümsedim.
''Neyse anlaşılan bana hala kızgınsın bak ne diyeceğim bir ara buluşup bir plan yapalım.'' O sırada yanımıza o sarışın kız geldi.Tam arkamı dönüp gitmek üzereydim ki Aksel'in sesini duydum
''Ha bu arada buralar tekin bi yer değil.Dikkat et kendine''
''Merak etme ben korkak kızlardan değilim.'' deyip bizimkilerin yanına geldim.Zeynep meraktan çatlıyordu. ''Ne oldu Melis ? Ne konuştunuz? nerden tanıyorsun onu?''
'' Ya bir yerde karşılaşmıştık ta ordan şeysi şeyetti.''^Osırada Barış Egeyi tutmuş bize doğru geliyordu.
Barış'' Ege fena içmiş. bi hastaneye götüreceğim.''
Zeynep'' Tamam ben de geleyim. Saat geç oldu zaten.Melis sen geliyor musun?''
''Yok ya siz gidin. Ben biraz daha kalayım.''
Barış, yanağımdan öptü ve '' Tmam ama kendine dikkat et. Melis sana gecenin son esprisini yapayım mı? '' '' Duymak istemiyorum Barış.'' Barış gider ayak '' Yaşam koçuna sorsana bayramda ne kesecekmiş?'' '' Barış! Senden nefret edyorum!''
Onlar gittikten sonra biraz daha tek başıma takıldım. Aksele ve çevredeki taşlara bakındım.Tabiki de çaktırmadan. Eve gitsem zaten annem yoktu.Tek başıma takılmaksa sevmediğim bir şeydi. Ben yalnızlığım yüzünden kendime acıma seansıma başlamışken yanı başımda bi ses duydum.
''Merhaba ben Savaş.Böyle güzellikte bir kızın yalnız takılması ilginç.''Kafamı kaldırdığımda mavi gözlü gayet yakışıklı bir çocukla karşılaştım.Yakışıklı olması benim gözümde abaza olmadığı anlamına gelmez tabikide.
''Bende Melis.Şimdi kaybol.''
''Ovv çok sertiz.''
'' Sanane ya gidermisin şurdan?''
O sırada Aksel geldi ve Savaş'a gayet sert ve aynı zamanda ukalaca ''Hadi uza burdan.Kızı yalnız bırak.'' Bak şimdi Savaş'ın yerinde ben olsam ağız burun dalmıştım Aksel'e.
Savaş '' Sana noluyo lan ! Bas git işine bişey konuşuyoruz şurada.''
Aksel ''Haa ben şimdi konuşucam seninle *** !' ' Hay ben şom ağzımın! Ne olduğunu anlamama kalmadan Aksel Savaş'a kafa attı ve mekanın altı üstüne geldi. ''Durun! Dursanıza ya! Aksel!!'' bense bunları söylemekten başka bir şey yapamıyordum. Barın sahibini gelmesiyle kavga sona erdi ve Savaş ortalıktan kayboldu.Aksel ise beni zorla kolumdan tuttuğu gibi dışarıya çıkardı.
''Bırak kolumu ya! Manyak mısın sen? Neden yaptın bunu?''
Yüzün her zamnki o budala sırıtışıyla ''Canım istedi.Sana özel bir şey değildi'' dedi. Bense bu cümleye o kadar sinirlenmiştim ki titremeye başladım.Gözlerimin yandığını ve dolamya başladığını fark ettim.
'' Aksel, bir daha sakın benim hayatımla ilgili olan şeylerde canını istediğini yapma, sakın!'' deyip hızla bir taxi çevirip bindim.Eve gidene kadar kafamda aynı cümle yankılanıyordu.''Canım istedi.Sana özel bir şey değildi.''
