12 S(M)UT

277 27 8
                                    

Hoseok'ten....

Arabaya bindiğimde, kısa bir merhaba öpüşmesi ardından kıkırdayarak arabayı sürmeye başlamıştı.

"Hoseok kalbin huzura ersin."

"Sonra Jungkook."

Komutum onu daha fazla güldürmüştü. Okulum eve yakın değildi. Hatta 1 saatlik mesafe vardı. En iyisi farklı bir yerde kalmaktı.

"Jungkook buralarda bildiğin bir otel var mı?"

"O kadar mı kötüsün?"

Jungkook artık gülmüyordu. Benim için telaşlanmaya başlamıştı.

"Arabaya ne dersin?"

Bu teklifi normalde olsa asla kabul etmezdim ama şuanda normal bir durumda değildim.

"Camlarda karartma var mı?"

"Bu bir polis arabası Hoseok."

"Sikicem. Sadece evet veya hayır de!"

"Evet."

Daha fazla dayanamayıp, sinirden kuduracağımı belli etmek istercesine ona bakmıştım.

Şehri yukardan izleyebileceğimiz bir yere arabayı fark ettiği anda kendimi onun kucağına konumlandırıp, yüzüne bakarak konuşmuştum.

"Cezalısın."

Jungkook cevap veremeden, kasıklarındaki kalçalarıma teslim olmuştu bile.

Hareket ederken, bir elimi Jungkook'un yaslandı koltuğun başını tutup, diğer elimlede ensesindeki saç diplerini çekiyordum.

"Sen ahh.. çokbe fazla. ağwhh video izlemişsin."

"Hepsini üzerinde deniyeceğim."

Kulak memesini emerken, göğsünü havalandırıp benimkine çarpmıştı.

"Hos..ah benği 5delirtTİYORSUN!"

Sinisel bir gülümseme sunup, geri çekilmiştim.

Üzerimdeki gömleğin düğmelerini açarken, her düğmeyi takip eden Jungkook'un kucağında hareket etmeyide es geçmiyordum.

"İzler bir gecede silinmiş?"

Komutumu alıp ona sunduğum boynuma aslında gitmemiş olan izlere yenilerini ekliyordu.

Boynumda fazla vakit geçirmişti. Başımı geriyi ittiğimde ortaya çıkan, meme uçlarımı ısırması çığlık atmama neden olmuştu.

O ise biraz önce ısırdı meme uçlarımı emiyordu.

Ellerimin kemerine gittiğinde ellerini belimin iki yanına koyarak, beni kendine iyice bastırdı ve adeta hırlıyarak gözlerini yumdu.

Zorda olsa ikimizinde alt bölümlerini soyduktan sonra fazlaca uzun olan ön sevişme nedeniyle yavaş yavaş erkekliğinin üzerine oturmuştum.

Ellerinin teki kalçamda diğeride saniyeler önce birleşen dudaklarımızın hızını ayarlamak adına ensemdeydi.

Kalçamdaki elini havalandırıp şaplak attığında biraz daha hızlandım.

Artık saniyede bir çığlık atıp, iyice arkama yaslanıp ona beni öpme şansı vermiyordum.

Beni bu halde getiren oydu ve ona bunu ödetmeliydim..

"Hoseok sana aşığIM!"

"AAHHHHH!!!"

Cevabım fazla netti bence.

CallHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin