Call

7

Hoseok sabah saatlerinde kapısına gelen ve onu karakola kadar geriren polis memurunun yanında titrerken, şube müdürünün onu kabul etmesinin ardından sonunda durum hakkında bilgi alacağı için mutluydu.

Ancak odaya girdiğinde dün kü polis memuruda ordaydı.

Şube müdürü onu masasının dibindeki koltuğa buyur edince ikiletmeden oturdu ve dinlemeye başladı.

"Ben bu şubenin müdürüyüm. Dün bir gece klubünde polislerimizden biri olan Jeon Jungkook'la bir olayda isminiz geçiyor. Lütfen olayı bir kezde bize anlatın."

Hoseok "Jeon Jungkook" ismini duyunca karşısında oturan dizi dizine deyen adama baktı. Adam son derece sinirli bir şekilde ona bakıyordu. Şayet Hoseok bunu takamayacak kadar meşguldü.

Kalbindeki sızı olan adam dibindeydi. Aralarında görünen duvarlar yoktu artık. Elini uzatsa dokunabileceği bir seviyede olan Jungkook Hoseok'u heyecanlandırsada şimdi ikiside dikkatini şube müdürüne vermeliydi.

1 saat sonunda tüm olayı anlatan Hoseok son soruyu düşünüyordu.

"Şikayetçi misiniz?"

Jungkook fazla düşünen adamın karşında daha fazla sakin duramayıp, ayağa kalktı ve işaret parmağını hala oturan adamın suratının dibinde salladı ve bağırdı.

"Neyi düşünüyorsun hala? Sen şikayetçi olmasan bile, sana dokunduğu için onu cezaevine göndermeden durur muyum sanıyorsun?"

Hoseok yerinden kalkıp, şube müdürünün bağırdığı adamın eline elini kenetleyip, şube müdürüne döndü.

"Şikayetçiyim. Eğer başka bir şey yoksa gitmek istiyorum."

"Yok. Sadece dilekçeyi imzalayın, sonra gitmekte özgürsünüz."

Hoseok sağ elindeki Jungkook'un elini sol eline kenetleyip, imza attıktan sonra onunla birlikte odadan çıktı.

Hoseok şubenin kapısına kadar götürdüğü ilk aşkının ellerini sonunda bırakmıştı.

Ellerini Jungkook'un suratında bir keşfe götürürken, gözleride onlara dahil olmuştu.

"Yıllardır Hoseok!"

Hoseok gözlerini yumup, her hayalini kurduğunda kalbine hançerler saplayan o konuşmaya başladıklarını anladı.

"Senden tam olarak 13 yıl boyunca bir tane bile haber alamadım."

"Jungkook"

"Şimdi neden döndün? Beni neden hiç bulmaya gelmedin?"

"Ne demeye çalışıyorsun sen?"

"Dediğimi duydun. Ben senin için öpmekten hoşlandığın 10 yaşında terk ettiğin bir arkadaşın mıyım?"

"Jeon Jungkook sen benim için anlatılamaz birisin."

"Neden ben öyle hissetmiyorum?"

"Bak bana ne dersen de. Bana ne kadar kızarsan kız ama asla sevgimi..."

"...Aşkımı hafife alma."

Hoseok'un sözlerini yaşaran gözleri ve bir tane hıçkırık kesmişti.

"Yapma. Hala hiseedebiliyorum."

"Sen ciddi misin?"

"Evet. 13 yıldır her sabaha bu ağrıyla başladım ben."