Yine o berbat hastane kokusu eşliğinde gözlerimi açtım. Bugün kontrol günümdü. Aman ne güzel. Yaşama şansımın azaldığını söyleyecekleri bir başka gün..
"Merhaba Rose, bugün nasılsın bakalım?
"Dünle aynı." diyerek gözlerimi devirdim. Her gün bu soruyu sormaktan bıkmayan doktora her gün bıkmadan bu cevabı veriyordum.
"Kontrol günün olduğunu biliyorsun neden hemşirelerin seni hazırlamasına izin vermedin Rose?"
"Sonunu bildiğim hikayeyi neden okuyayım ki?"
Doktor sadece tebessüm etmekle yetindi ve hemşirelere bir bakış atıp odadan çıktı..........
Yine kontrol sonrası doktorun odasında bekliyordum. Her zaman geç gelmesi bu kadar sinir bozucuyken, her zaman tümörün büyüdüğünü söylemesi daha da sinir bozucu bir durumdu.
"Rose, tatlım.." tatlım mı? Tek kaşımı kaldırarak doktora baktım.
"Partiye beni de davet etmezsen darılırım ama söyleyeyim de önceden." dedi sırıtarak bu sefer de. Dediklerine anlam veremesem de içimde bir şeyler harekete geçmişti. Umut? Bilmiyorum belki..
"Tümörün yavaş yavaş küçülmeye başlamış tatlım, yaklaşık iki bilemedin uç ay sonra tümör tamamen yok olabilir." dediklerini sindirmek zordu. Epey zor. Uzun bir zamandır bu tümörle baş etmeye çalışırken, hayatıma el koymasını kabullenmiş bir halde yaşıyordum. Ve doktor ilk defa umut verici bir haberle gelmişti. Bu cidden olabilir miydi? Gerçekten iyileşebilir miydim bilmiyorum ama eğer iyileşirsen neler yapacağımı çok iyi biliyorum. Bugün ki kontrol sonuçları bir mucize miydi? Hayır sanmıyorum, bu bana verilen ikinci şanstı. Ve kendimden eminim ki o ikinci şansı çok iyi kullanacaktım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2. ŞANS
Teen FictionHastanenin kendine has kokusu eşliğinde yeni bir güne gözlerimi açtım. Bugün de ışın tedavisi ile zaman öldürüp sabah olmasını bekleyecektim. İki yıldır bu hastanede tutsak gibi yaşamaya çalışıyorum. Akciğer kanseriyim ve evet öleceğim. Bir insan so...