bölüm şarkısı: demi lovato - sober
kth: korkma.
jjk: korkmuyorum.
kth: titriyorsun.
jjk: iki tane zorba beni dövüp çöp kutusuna attı diye korkacak değilim.
jjk: alıştım.
kth: yaralarını iyileştirmek isterdim.
jjk: boş ver. iyileşmeyecekler zaten.
kth: dünyada iyileşmeyecek bir yara yoktur, sadece insanlar iyileşmeye yüz tutmuş yarayı deşmeyi sever.
jjk: benim deşmem için uğraşmama gerek yok.
jjk: senin de acımana ihtiyacım yok.
kth: acımıyorum.
jjk: doğru, gerçekten hissedip hissetmediğin bile belli değil.
jjk: tek konuştuğum kişi gerçek mi, onu bile bilmiyorum.
kth: gerçeğim.
jjk: ölüm meleğiyim diyen birinin sözlerine nasıl inanayım?
kth: nasıl değer veriyorsan sözlerine, öyle inanabilirsin.
jjk: değer verdiğimi nereden çıkardın?
kth: hareketlerin? sözlerin?
jjk: gerçeksen karşıma çık.
kth: evine geleceğim.
jjk: hala stalkerım olduğundan şüpheleniyorum lol
kth: yandereyim.
jjk: haha
kth: az önce tebessüm ettin
jjk: yani?
kth: ben bir ölüm meleğiyim jungkook. sen tebessüm ettin ve ben yaşamı öğrendim.
kth: bu paha biçilemez.
görüldü.
yazar notu:
diğer bölüm text değil
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the azrael // taekook
Fanfictionstockholm sendromuna göre kurban katiline aşık olur. peki azrail bir insana aşık olursa ne olur? bu da bir sendrom mudur yoksa sonu belli bir cinayet mi?