💫MAVİ OKYANUS💫 (DÜZENLENİYOR)

°°°YENİ HAYAT == BÖLÜM 01°°

Başağın ağzın'dan

Nehir öleli tam bir yıl olmuştu. Bulut bunun üzerine istanbulu terk edip memleketi Rizeye gitmişti. Ben ise safayla şirkette işlerin başındaydık. İşler çok yoğun olduğu için safayla hiç oturup konuşamıyoruz. Allahtan yarın işler normale dönüyodu.
"Hayatım benim işlerim bitti , seninde işin bittiyse eğer evine götüreyim seni?" Dedi safa bende düşüncelerimden çıkıp tamam der gibi kafamı salladım. Şirketten çıktık ve arabaya bindik. Arabaya bindiğimizden beri hiç konuşmadık. Evimin önüne geldiğimizde safa
"Güzelim nehir öldüğünden beri hiç oturup konuşamadık ,istersen bu akşam oturup konuşalım olurmu?" Demişti. Bende
"Tamam canım, gel hadi" dedim. Arabadan çıkarken o da arabadan çıkıp yanıma geldi. Ben evin kapısını açıp içeriye gelmesi için elimle işaret ettim o da içeri girdi.
"Hadi sen otur ben yemek yapayım beraber yeriz sonrada konuşuruz." Dedim o da tamam demekle yetindi. Mutfağa girdiğimde makarna yapmaya başladım. 15 dakikanın sonunda makarna hazır olmuştu. Bende tabak çıkarıp makarnaları tabaklara koydum. Çatalları da aldıktan sonra masaya yerleştirdim. Safaya baktığımda telefonla oyun oynuyodu
"Len oyun oynamayı bırakta yemeğe gel " dedim. Sanki karşımda çocuk varmışta bende ona bağırıyomuş gibi. Oda lafımı ikiletmeyim masaya geldi ve yemegine daldı evet baya bildiğiniz yemeğe daldı.
"Safa önünden alan yok, sakin ye aşkım " dedim gülerek. Oda
"Aşkım az koymuşsun birde yoğurt yok bunda yoğurt nerede yaa" dedi isyan edercesine.
"Boş ver yoğurdu, çabuk yede konuşalım." Dedim o da tabağına bakıp konuşmaya başladı
"Aman da aman ,sen bittinmi ? Başak anne birazda koysunmu seni tabağıma ha? Hayatımın anlamı makarna ,canım makarna " dedi ve sonra bana bakarak devam etti "Aşk bu aşk" dedi gülerek bende
"Öylemi canım ? Ver bakayım tabağını"
"Nayır olamaz , bu babam için 'makarnayı ağzına attı' ,bu anam için 'makarnayı ağzına attı' bu benim için 'makarnayı ağzına attı' bu senin için 'makarnayı ağzına attı" diye diye makarnayı yemişti
"Tabağıda ye safa . Bu babam için ,bu anam için ,bu benim için, bu senin için diye?" Dedim gülerek o ise masadan kalkıp yanağıma sulu öpüçük kondurup gitmişti. Bende bir şey demeden masayı topladım ve safanın yanına gittim salona. Karşısına geçip
"Konuşmayacakmıyız?" Diye sordum oda oturduğu yere dikleşip konuşmaya başladı
"Konuşalım bakalım. Bak başak, biz aylardır sevgiliyiz ve bunun adını bir türlü koyamadık. Diyorum ki ailenden seni istiyelim, hem bulutta gelmiş olur ve şirketin başına geri döner. Zaten yarın yeni ortağımız Yaprak hanım gelecek onlada tanışmış olur, nedersin?" Aslında çok doğru demişti safa. Çünki nehir ölmeden öncede bu konuyu konuşuyorduk ve konuyu fazla da uzatmaya gerek yoktu hemen
"Tamam olur ,hem zaten öncedende konuşuyorduk konuyu. Peki ne zaman istiyeceksiniz beni ?e bunun kıyafeti var saç baş şeysi var büsürü seyi var ayy heyecanlandım kıız" dedim mutlulukla o da hemen gülüm seyip
"Üç gün sonra ya ne dersin?"
"Bence makul"deyip kahkaha atmıştık. Aklıma bulut gelmişti ,bulut buraya gelecekmiydi? Belki gelirdi hem safanın kimsesi yok bulut ve benden başka ha birde Nehirden. Hemen safaya dönüp
"Safa ,bulutu kim çağıracak? Gelecekmi dersin?"
"Gülüm tabiki de gelecek ,dediğin şeye bak. Hatta şimdi arıyalımmı belki açar fazla geçde değil saat?" Dedi hemen kafamı sallayarak 'tamam' demiştim. Safa telefonunu açıp "Kardeşim" yazısına basıp bulutu aramıştı hoparlöre verip. İlk çalışta bakmamıştı ama ikinci çalışta telefonu hemen açmıştı
"Naber hayırsız?" Demişti safa. Bulut hafif kahkaha atıp konuştu. Bir dakika kahkahamı dedim dağa demin ben ? Çünki ilk defa uzun bi aradan sonra böyle gülerken duymuştum sesini
"İyiyim kardeşim sen den naber? Kız kardeşim napıyo?" Evet kız kardeşim dediği ben oluyorum.
"Bende iyiyim kardeşim ,başakta yanımda" dedi bende
"Nasılsın bulut?"dedim o da hemen
"İyiyim güzelim sen nasılsın bu hayırsız seni üzüyormu ?" Demişti hemen sırıtıp
"Ufak çaplı bazen kriz geçiriyorum bu hayırsızdan dolayı ama iyiyim şu anlık" deyip hep beraber gülmüştük.
"Ben ona geldimmi gösterecem kardeşime kriz geçirtmelerinin hesabını"demişti safa hemen
"Kız sen sus ver telefonu bana birde beni ispiyonluyo çocuğa" deyip telefonu elimden almaya çalıştı bende hemen
"Ayy sen çek o pis ellerini telefondan ,bak bulut duyuyorsun demi neler ediyor bana bu?" Dedim ama buluttan ses gelmemişti hemen
"Bulut iyimisin?" Dedim bir iki saniye sonra
"Ha evet iyiyim" demişti. Safa ben konuya giriş yapıyorum deyip konuşmaya başladı
"Kardeşim biz başakla evlenmeyi düşünüyoruz ve sende buraya geleceksin kızı istemek için. Biliyorsun benim kimsem yok sizden başka."demişti. Bulutta hemen
"Ne zaman?" Diyip sormuştu ben hemen
"Üç gün sonra "demiştim bulut hemen
"Tamam gelirim de benim takım elbisem felan yok ,olanlarda olmaz bana. Olsada giymem zaten ,ne giyecem? kardeşimi istemeye gidiyom sonuçta ,eski şeylerimi giyip gidemem oraya demi?" Deyip bize soru sormuştu gülerek. Bende
"Biz onu safayla hallederiz sen darlanma. Ay çok heyecanlandım ya " dedim. Safa
"Kız evlenmiyoz istemeye geliyoz sadece "demişti bende
"Amaan sen ne anlarsın be"deyip dil çıkarmıştım. Bulut ise kahkaha atıyordu bizim tepkilerimize.
"Neyse o zaman siz benim takım elbiseyi ayarlarsınız bende yatayım malum geç oldu da hane?"dedi bende
"Tamam canım hadi iyi geceler "deyip telefonu kapatmıştım safa
"Bunuda atlattığımıza göre bende gideyim " demişti bende
"Tamam tatlım" deyil ayağa kalkmıştım ve kapıya doğru ilerleyip Kapıyı açtım "İyi geceler" dedim oda iyi geceler deyip sarılmıştık. Onun gitmesini bekldim. O gittikten sonrada kapıyı kilitleyip salona oturdum. Televizyonu açıp kanalları dolaştım. Bir şey bulamıyınca ışıkları ve televizyonu kapatıp odama çıktım. Tuvalete gidip işlerimi hallettikten sonra pijamalarımı giyip yatağıma yattım. Pek uykum yoktu ama genede uyumayı deneyecektim. Hafiften gözlerime ağırlık çökünce kendimi uykunun o tatlış kollarına saldım.