5.ARKADAŞLIK

39 8 3
                                    


      Uzay'ın baktığı yöne bakınca bir kızın koşarak bize geliyor olduğunu gördük. Arkasında sayamıyacağımız kadar zombi vardı ve aralarında da sadece 20 adım mesafe vardı. Bizim cama yapışan zombimiz de ona doğru koşunca Uzaycığım fazla beklemeden kızın peşinden sürdü arabayı , bir sürü zombiyi ezerek kızı arabaya aldıktan sonra nefes nefese konuşmaya çalışan kızı inceledem.Sarı saçları vardı. Evet çok sexy bir kızdı ama Uzay'ın bakabileceği bir tipmiydi?.... Tabikide hayır!.... Belki..... Evet kesinlikle bakacağı bir tipti.
"Teşekkür ederim . Çok saolun . Çiğ çiğ yiyeceklerdi beni az kalsın. Ah kurtuldum. Bu arada adım Hazel tanıştığıma memnun oldum." Uzay'ın ağzını açmasına izin vermeden.
"Ben yani bizde memnun olduk. Daha hızlı sür Uzaycığım!" Ne yapıyorum ben ya niye böyle bir kıskançlık krizine girdim ki şimdi offf!! Lütfen düşündüğüm şey olmasın. Kalbim sana sesleniyorum SAKIN!! Asla olmayacak şeylere aldanma!
" Geldik hemen inin etrafta zombi yok! Hazel sen Gazel'i takip et. Hadi insenize!"
İndiğimiz gibi apartmanın içine girdik sonra da Uzay girdi. Koşarak merdivenleri çıktık ve kapıyı yumrukladık. Açan Kayla olunca " Nihayet!" Diye bir ses çıkardı içeri girdiğimde tüm gözler Hazelin üzerindeydi bu benim canımı sıksada ses çıkarmadım.
"Aldınız mı?"
" Evet evet Kayla diğerleri neredeler?"
"Onlar da şimdi geldiler dolaba yerleştiriyolar erzakları otursanıza."
"Bücür bi kahve yap da içelim."
"Emriniz başım üstüne padişah hazretleri Nasıl isterseniz."kızdığımı anlamasada o güzel dudaklarını büzüp bana bir öpücük attıktan sonra neye uğradığımı şaşıran ben, elim ayağıma dolaşan ben, onun gözlerine bakamayan ben , ay her neyse ya banane evet çok güzel dudakları olabilir ama ay ben kendimi tutamıycam...
"Büzme şu dudaklarını yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim."
"Ay sapıkkk... Yoksa ne yaparsın söylesene"
"Yanımda oturuyorsun farkındasın değil mi?"pis pis  sırıtışlarımdan ona da attıktan sonra söze başladı yine
"Korkmalı mıyım?" Yine büzdü, dudaklarını büzdü. Etrafı kolaçan ettim bizim dışımızda kimse yoktu yapıştım dudaklarına. Sonra kendimi geri çekicekken bir anda daha sert öpmeye başladı beni , bir anda üzerime çıkmasıyla neye uğradığımı şaşırdım ve ittirmeye çalıştım. Üzerimden inmeden dudaklarını ayırdı
"Sen kiminle oynadığını sanıyosun bücür ben seninle tek elimle başa çıkabilirim..."
"Öylemi?!"
"Öyle!"ani bir hareketle üzerine çıktım ve ata biner gibi üzerine oturdum. Bu sefer şaşırma sırası ondaydı. Dudaklarına yapışınca gözlerini sonuna kadar açtı. Öyle sert öpüyordum ki ağzıma kan tadı gelene kadar devam edecektim bu işe sonra kapı açılma sesi duydum ve Ardından Baran'ın sesini
"Ayyy!!! Aile var burda gidin ne yapıcaksana yatak odasında yapın çok ayıp!!" Dudaklarımı çekmemle göz göze gelmemiz bir oldu . Üzerinden kaltıktan sonra pis pis sırıttım ve bakışlarımı Baran'a çevirdim. Bana ayıplarcasına bakarken
"Bişey yok kardeşim hadi işine bak ben terasa çıkıyorum."
"Olmazz!" Şok'tan yeni kurtulan Uzay bağırdı ve ben tam ağzımı açıp nedenini sorucakken o benden önce davrandı"Ya orada zombi varsa bende gelicem , hem hava almış olurum!.." Omuz silkmekle  yetindim sadece ve terasın yolunu aldım.
Terasa çıktığımda korkmuyordum ama yinede Uzay'ın elini tuttum ve ona sırnaştım. Daha birbirimizi tanımıyorduk ama ben onu öpmüştüm. Kafamı düşüncelerden arındırıp salıncağa oturdum o da gelip benim yanıma oturdu. Muhteşem İstanbul manzarasını izlerken sehre saldım ve onun kolları arasında uyudum.
"Gazel uyan çabuk uyan gel de bak !!" Onun sesiyle uyandım ve gözlerimi ovuşturdum ve onun baktığı yöne doğru baktım.gözlerime inanamadım neden yanıma silah almamıştım ki?!
"Allah kahretsin! Ne yapıcaz" baktığımız şey karşı aparmanın terasına doluşmuş zombilerdi ve birinin cesedini yemekle meşgullerdi nerden baksan 20 zombi vardı orada.
"Hemen aşağıya çabuk!" Elimi tutarak beni çekiştirdi ve eve soktu. Eve girdiğimde Gamze'nin bakışları arasında ellerime kaymış olan gözlerine baktım. El eleydik Uzay'la tabiki bakacaktı. Ellerimi ayırdıktan sonra Kayla'nın üzerine atladım. Çok korkmuştum. Uzay onlara gördüklerimizi anlatırken ben korku dolu gözlerle etrafı inceliyordum. Sonrasında kapıya sertçe yumruk atıldı. Herkesin bakışları kapıya çevrildiğinde, Uzay'la göz göze geldim. Kapıda hırlama sesi ve yumruklamalar çoğaldığında küçük dilimi yuttuğumu sandığımda ağzımdan şu kelimeler çıktı:
"Lanet olsun ! Siktir ! "

 Kapıda hırlama sesi ve yumruklamalar çoğaldığında küçük dilimi yuttuğumu sandığımda ağzımdan şu kelimeler çıktı:"Lanet olsun ! Siktir ! "

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu arada bu kız Hazel

FELAKETİN ORTASINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin