Sabah uyandığımda solar yanımda yoktu. Belkide gece uyanıp odasına gitmiştir. Odamdan çıktığımda çok güzel kokular geliyordu.
Hemen mutfağa gittim. Masanın üstünde gördüğüm şeyle gözlerimi kocaman açtım. Bu... bu benim en sevdiğim türk yemeklerinden biri olan mıhlamaydı (kuymak da deniyor galiba karadeniz yemeği). Solarda arkası dönük bir şekilde tezgahta bir şeyler yapıyordu. Ama beni fark etmemişti.
Tabi ben de biraz bed girl olabilirim. Arkasından aniden sarıldım.
"Böh"
"Hhı... ah jae korkuttun beni"
"Ne oldu ne düşünüyorsun da bu kadar dalgındın."
"Ş-şey.. o-okulu... okulu düşünüyordum. Hani yeni bir ortam falan ya heyecanlıyım biraz.
"Anladım. Merak etme herkes çok iyi. Bir kaç sürtük ve gıcık dışında sorun yok."
"Kkkk. Neyse hadi sofraya otur bakalım. En sevdiğinden yaptım."
"Yaaaaa solar bu çok güzel kokuyor."
"Biliyorum biliyorum. Çok güzel yaptığımı söylemene gerek yok."
"Bakıyorumda ego tavan yapmış."
"Kkkk. Hadi çok konuşmada lisa yıda kaldır."
L: Günaydın gençlik.
S: Günaydın. Hadi oturun sofraya ekmek de kızarttım.
L: Bu ne böyle
"Türk yemeği tadı çok güzeldir"
L:Dur bir tadına bakıyım
Bir parça ekmekle ağzına götürdü.
L: Bu... bu muhteşem bi şey!!
Tarifini versene bana da
S: Kkkk. Tamam tamam veririm.
***
Kahvaltı ettikten sonra okula gittik. Sınıfa girdiğimiz de herkesin solardaydı. E tabi güzel kızdı. Ben olsam bende bakardım.
Yoongi de sınıftaydı. Yüzüne bile bakmadan direk yerime geçtim. Solar ise arkamızdaki kızın yanına geçti.
Ders bittiğinde kantine indik. Sonradan yanımıza kook ve yoongi de geldi.
Yoongi tam karşımda oturuyordu. Yüzüme baktığını hissediyordum. Ama umrumda bile değildi. Bundan sonra ona karşı sert tavrımı koruyacaktım.
J: Hoseok dan haber yokmu hala
L: Hayır telefonlarımızı açmıyor hala. Eğer yarında gelmezse endişelenmeye başlayabiliriz. Şey yoon-
Y: Hayır lisa. Israr etme artık. Kendisi dönünce isterse anlatır.
L: peki.
***
Sonunda okul zıkkımından da kurtulmuştum. Yoongiyle göz teması dahi kurmamıştım bu gün. Sürünmesini istediğimden falan istediğimden değildi. Gerçekten kalbimi kırmıştı. Aslında neden bu kadar kötü olduğumu da bilmiyorum. Eun ji de böyle şeyler gevelemişti daha önce. Ama ona ağzının payını vermiştim. Şimdi ise bırak ağzının payını vermeyi yüzünü dahi görmek istemiyordum.
İç ses: yav he he şimdi gelip özür dilese anında kabul edersin.
"Hayır ya gerçekten kırıldım. Hem niye bu kadar sarstı ki onun söyledikleri beni."
İç ses: Hoşlanıyorsun da ondan.
"Ya sussana be sen"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SILENT PAIN |||MYG
Fanfiction..."Ben sadece yaşadıklarımı anlattığımda bana acıyarak bakmayacak birini istemiştim. Bu kadarını ben bile beklemiyordum"...
