SARF-I NAZAR

3.BÖLÜM

BÖLÜM MÜZİĞİ: Julia Michaels - Heaven

******

"Ya Çiğdem ben ne yapacağım şimdi?" bana 'sen tam bir malsın' bakışı atan canım arkadaşıma baygın bakışlar atarak kendimi gelişigüzel yatağa fırlattım.

Dün gece Ateş ve benim o halimizden sonra bizi adeta suç üstü yakalayan Kenan yüzünden büyük bir sıkıntı içindeydim. O bize tuhaf tuhaf bakıp 'siz napıyorsunuz orada' diye sorduğunda Ateş Kenana bakmaya tenezzül dahi etmeden bana son bir bakış atıp gitmişti.

Benim tabii korkudan ve heyecandan bütün vücudum titrediği için tam yere düşecekken Kenan beni tutmuş ve boş bir yere oturtturmuştu. Daha sonra da bana iyi olup olmadığımla ilgili bir kaç soru sormuştu. Bense onu geçiştirip bir an önce gitmek istediğim için kalkıp hiçbir şey söylemeden aşağı inmiştim. Zaten bir beş dakika sonra da biz eve geçmiştik.

Şimdi ise Çiğdeme olayı anlatmıştım ve kendimi suçlu hissediyordum. Gerçekten nasıl o hale geldiğimizi ve ondan nasıl bu kadar etkilendiğimi bilmiyordum. O an o beni öyle köşeye sıkıştırdığında hareket dahi edememiştim. Ah hele o dudakların benim dudaklarıma değmesi. Tanrım!!! Düşündükçe çıldıracak gibi oluyorum.

"Nefes hadi kaldır artık şu götünü. Bak ben ne diyeceğim? Biraz çıkıp kafa mı dağıtsak?" Kafamı yataktan kaldırarak benim gibi yatakta oturan arkadaşıma baktım. Aslında olabilirdi. Yani neden olmasın.

"Mesela?"

"Mesela güzel bir gece klübüne gidebiliriz ha ne dersin"

" Okey o zaman ben, sen ve ablam gidelim. Hatta sen burada bekle ben bir ablama haber veriyim. Sende Meriçi ara işi yoksa o da gelsin."

Çiğdem kafasıyla onayladığı anda koşar adım odadan çıktım ve benim odamın hemen 2 kapı yanında olan ablamın odasına girdim. Tabii ki de kapıyı çalmadan girdim. Hey siz ne sandınız? Odada kimseyi göremeyince balkonda olabileceğini düşünüp odanın içindeki kapıyı açtım ve balkona çıktım.

Ablamı telefonla konuşurken görünce tam seslenecektim ki sözleriyle hemen köşeye saklandım.

"Mazoşist falan değilim diyorum Sena neden anlamıyorsun. Sadece onu seviyorum ve o bana ne yaparsa yapsın kabulüm. Ayrıca dün herkes aşağıdayken gizlice onun odasına girdim biliyor musun?"

Hassiktir. Lan bende aşağı indiğimde ablam nereye kayboldu diyordum. Meğer onun yanına çıkmış. Ellerim istemeden yumruk halini alırken bütün vücudumun kasıldığına emin oldum. Gerçekten şu an ablamı dövmek istiyordum.

"Hayır aramızda bir şey olmadı. O duşa girmişti ve ben girdiğimde banyodan çıkıyordu. Ahh o kasları ve muhteşem vücudu görmeliydin. Ona bir kez daha dokunmak için nelerimi vermezdim. Aslında onu öpmek istedim ama izin vermedi. Bilirsin öpüşmekten nefret eder."

Daha fazla dinlemek istemediğim için yavaş adımlarla ablamın yanına gittim. "Abla" diye seslendiğimde hemen oturduğu sandalyeden kalktı ve telefondakine "sonra konuşuruz" diyerek telefonu kapattı ve yanıma geldi.

"Nefes noldu ablacım?" az önceki konuşmasından dolayı ona hala kızgın olduğum için ifademi düz tutmaya çalışarak cevap verdim. "Abla biz biraz Çiğdemle kafa dağıtmak için gece klübüne gitmeyi düşünüyoruz da sende gelmek ister misin diyecektim." ablam hemen hevesle kafasını salladı ve "o zaman ben hemen bir duşa gireceğim." diyerek hızlıca içeri geçti.

Ben de kendi odama geçtim ve yatakta telefonla uğraşan Çiğdemin tam önünde durdum. "Eee geliyor mu Meriç?" diye sorduğumda sinirli bir şekilde kafasını 'hayır' anlamında salladı.