HASTALIK

123 5 2
                                    

Bir gün Anam çok hastalandı. Köyümüzün kadınları evimize geldiler gittiler. Hastalığın üçüncü günü babama:
-Hasan bu böyle olmayacak!Doktor gerek, dediler.
Babam öğle namazını kıldıktan sonra kasabadan doktor getirmek için evden çıktı. Kar yağıyordu. Hatice ile pencereden babamızın gidişine baktık. Karlara bata çıka ilerliyordu. Bahçemizden çıkarken arkasını döndü bize baktı. Ben burnumu cama yapıştırmıştım. "Güle güle "diyelim babacığıma el salladım .Güldü.O da bana el salladı. Kardeşim de ona öpücük yolladı. Babamızı bu son görüşümüz oldu. O akşam ve ertesi  gün babam dönmedi. Anam İki gün sonra iyileşmeye başladı. Babamı çok merak ediyorduk. Köyümüzün bütün erkekleri yollara düştüler. Kasabaya gidip aramışlar ama babam kasabaya gitmemiş.Etrafta"Canavarlar!"lafı dolaşmaya başladı. Köyümüzde kurda Canavar derler . Anam üzüntüden deliye döndü . O da erkeklerle aramaya gitmek istedi .Fakat onu yanlarında götürmediler. Anam hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Ona baktıkça kardeşimle ben de ağlıyorduk evimize büyük bir üzüntü çökmüştü.
Kar günlerce yağdı. Anam kardeşim ve ben heyecan hep onu bekledik. Gece bir ses duysa veya kapı çalınsa Anam:
-Babanız geldi,diyerek kapıya koşuyordu.
Ben de ders sırasında Sınıf kapısının açılarak babamı gelişinin müjdelenmesini bekliyordum. Babamı öyle kucaklayacaktım ki... Bir daha onu hiç ama hiç bırakmayacaktım. Doktor getirmek gerekirse ben giderdim kasabaya. Onu artık çalıştırmayacaktım da ben çalışacaktım. Kuvvetliydim. Taşta taşıyabilirim mala da  taşıyabilirdim. Babam çalışırken Onun işini öğrenmiştim nasıl olsa ...
Ama  babam hiç dönmedi. Ne evimizin kapısı çalınca geldi ,ne de sınıfımızın kapısı açıldığında göründü.
Karlar eridiğinde diş izleri bulunan  çizmelerini getirdiler. Babamı canavarlar parçalamıştı.Çizmeleri görünce anam taş gibi kesilip kaldı. O gece evimiz komşularla doldu boşaldı. Üçümüz baş başa kalınca birbirimize sarılarak,uzun süre ağladık.

Yankılı Kayalar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin