4.Bölüm

12 2 0
                                    


Samirayı babası yanına çağırmış,konuşmak istemişti.Babası Atabeg Seg,artık bu gidişat dursun istedi.Üzerindeki tüm saygıyla babasına yöneldi.

_Buyur babacım ,beni istemişsiniz.

_Otur ,Samira.Biliyorsun Sadinin son seferleri savaşları ve Moğolların artık istilaya başlayacağnı.Artık bir karar ver.Ya onun bu yaman yolculuğuna yoldaş ol,yada artık kendine başka hayat kur.Biliyorsun ben de artık yaşlanıyorum gittikçe.

Bir süre durdu Samira,o kadar dolduki gökkubbenin sessizliği başına yıkılmıştı.

Yanağından ince ince süzülen gözyaşları her şeyi dile getirmişti.

Dudakları kurumuş,yüzü safran sarı olmuştu.Artık zamanın anlamı yok gibiydi.

Sessizce çıktı odadan,hayalet gibi,gölge gibi.yok olmuş gibi.Ölmek değildi bunun adı yok oluştu evrende.Merdivenlerden inerken sağ tarafında medreseye yakın mezarlığa takıldı gözleri.Ne zaman sıkılsa oraya kaçardı;yine oraya koştu.Mezarlığın içine girerek kabirlerin arasına oturdu.

EY sessizler neden konuşmuyosunuz?Hz. Alinin dediği 'Fakir fakir ile ,garip garip iledir.'

Ben şimdi nerenin garibiyim ,nerenin fakiri.Bilmezler mümine kadın eşine aşık olur,gelen ceset

Yalnız gönül kabirinde bulunur.Ey kabirdekiler gönlümün yükünü taşıyamıyorum,omuzlarım çökmüş.

• Aşıkların her biri birer Mansur'dur. Kendini seve seve öldürtür. Aşık olmayan ise, kendini bile bile öldürür.Yakışmadı,yakışmadı yar , Yakışmadı çöllerime Mecnunluğun,Leyla seraptır yar,gerçek Mevla...

. Aşkına sadık olan kimse canına kıyabilendir;
yüreksiz adam kendine aşıktır...

Ve ağladıça ağlar,biliyorum dünyada sevdiğiyle,ahirette beraber olurmuş kişi,şimdi yaşamaktır kavuşmamıza sebeb.Eve doğru çıkar.Artık yorulmuştur.

Gün ile gece gibi,toprak ile su gibi....

Annesi içeri gelir,nedir bu halin yavrum.Sen de biliyorsun ki Sadi epey öğrenim aldı babandan ve artık duramaz buralardan.Bir karar vermen lazım.Samira tüm varlığı kaybolmuş gibi konuştu.

-Ey validem biliyorsun ki asla imkanı yoktur.Ben Sadiyi dünyalık sevmedim ki onun Hakka olan aşkını sevdim.Rabbine kul oluşunu,imanının yüceliğni,şehadete olan aşkını sevdim.Ömrüm yettiği kadar bekliyeceğim.

_Ah can parem ne desem bilmiyorum ki.

-Herkes neyin sesine aşık ,kimse acısını anlamaz be sultanım.

_Madem hak rızasına sevdin ,şimdi dinle beni

"Bir gün bir derviş,
Bir kucak dolusu elma ile bayırlar aşan bir genç kıza rastlamış...

Bozkırın sıcağında yorgunluktan al almış kızın yanakları..

"Nereye gidersin? Ne doldurdun kucağına?"
Diye sormuş derviş.

Uzak bir tarlayı işaret etmiş kız:
"Sevdiğim çalışıyor orada...
Ona elma götürüyorum."

"Kaç tane" diye soruvermiş derviş.

Kız şaşkın:
"İnsan sevdiğine götürdüğü şeyi sayar mı hiç?" deyivermiş..

Ve usulca koparıvermiş derviş elindeki tespihin ipini!

_İnsanın bilmesi gereken o ki insan Leyla için değil Mevla için çabalar.

Sözler ,sözler ,çınladı kulaklarında.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 03, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SAMİRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin