BÖLÜM 1

7K 141 9
                                    


DÜZENLENDİ...... VE DEĞİŞTİRİLDİ.........

Sabah gözümü aşşağıdan gelen bağrışmalarla açtım önce  Annemin haykırışı doldu kulağıma; "olmaz asla kızımı yavrumu kullanamazsın." Sonra Babamın aciz sesi....

"Mecburum anlasana hem Alina'ya anlatınca bizi anlayacaktır emin ol, ben ister miyim yavrumu kullanmak? Ama mecburum anlasana be kadın."diyordu babam. Pardon? Aşağı indiğimde annem yere oturmuş ağlıyordu babam ise ayakta eliyle başını ovuşturuyordu hemen sordum;

"Anne, baba neler oluyor burada?"

"Alina kızım otur konuşalım istersen."dedi Babam, kafamı sallayıp oturdum ve babama bakmaya başladım.

"Baba o bağırışmalar neydi ne oluyor kötü bir şey mi var?""Baba konuşsanıza ,biriniz bir şey söylesin artık ne oluyor." Babam sanki yemin etmiş gibi ağzını açmıyor sessizce bana bakıyordu.

"Alina babacım sana söyleyeceklerimden sonra belki aramız eskisi gibi olmayacak ama yapabilecek bir şeyim yok. Evimiz gidiyor kızım şirket borç içinde ,ödeyecek kadar gelirimiz yok.Bu yüzden  evi almak için haciz yollayacaklarına dair tabligat yolladılar.   "

"Eee  yapabileceğimiz bir şey yok mu?"

"Var."

Heyecanlanıp yerimden kalktım.

"Yapalım o zaman."

"Kızım."

"Efendim?"

"Evleniyorsun."

Önce algılayamadım,sonradan yavaş yavaş idrak edince ellerimi koltuğun başlığına yasladım ve yere çöktüm.Babam bana bunu teklif etmiş olamazdı.Saçma sapan bir ev mevzusu yüzünden kızlarını mı satacaklardı yani hadi ama bu çok klişe değil mi?!

"Gerçekten mi baba? Şu ev için beni mi satacaksın?" Kollarımı açıp etrafımda döndüm,

"Yaaa demek öyle bu vazo mu daha önemli?!"

Elimle gösterdiğim vazoyu devirdim ve parçalara ayrılmasını izledim.

"Baba bak kırıldı.Paramparça oldu."

"Alina."Annemin yalvarır gibi çıkan sesine kulak astım.

"Ne o? Yoksa  şu tablo daha mı önemli?"

Bu sefer tabloya doğru ilerledim,gözyaşlarımı sildim ve yenilerinin akması için davetiye verdim.Tabloyu tutup yere fırlattım, bununla yetinmedim tablonun üstünde belkide küçük bir çocuk gibi acizce bağıra bağıra tepindim canım çıkarcasına,boğazım yırtılırcasına bağırdım.

"Kızım." Bu seferki acı kelime Babamın dudaklarından döküldü Kızım.. Ne kadar güzel bir kelime eskiden sevgi kokan, huzur verip, mutlu eden kelime iken şimdi kan kokuyordu,huzursuz ediyordu,mutsuz ediyordu. Babam bu kelimeyi her kullandığında suratına tükürmek istiyordum.

Tekrardan bağırmaya başladım.

"DEME! SAKIN BANA BİRDAHA KIZIM DEME! NEFRET EDİYORUM SENDEN! NEFRET! SATABİLİRDİK BABA! ELBET YAŞARDIK ELBET! AMA SEN BİR TUĞLA PARÇASI İÇİN BENİ SATIYORSUN!"

Nefes alıp sesimi kıstım.

"Sen çok iğrenç bir adamsın."

"Haddini aşıyorsun Alina."

"Şimdi sırada ne var biliyor musun? Ben bu evden defolup gideceğim ve siz kendi bokunuzda kokacaksınız."

Yanağımdaki sızıyı hissettim önce,sonra ağzımdaki kanın demirimsi tadını,daha sonra anladım tokat yemiştim.

Her zaman ailemi mutlu etmek için çabaladım,okulda....Evde.....İşte.......Ve şimdi hayatımda ama bu sefer kolay olmayacaktı bu sefer ben mutlu olacaktım.

Kafamı kaldırıp Babama baktım.

"Senden iğreniyorum keşke babam sen olmasaydın."

Arkamı dönüp odama çıktım ağlamaktan yanan gözlerim önümü görmemi zorlaştırıyordu dolaptan  beni şimdilik idare edebilecek bir çanta aldım içine işime yarayacak her şeyi koydum ve üzerimi değiştirdim.

Tam ayakkabılarımı bağlıyordum ki kapının kilit sesini duydum,hızla kapının oraya gidip açmayı denedim ama açılmıyordu. Kahretsin! Beni odaya kilitlemişlerdi,bu yaptıkları beni durdurmazdı sadece yavaşlatırdı. Pencereyi açtım yüksekliğe baktım pek yüksek sayılmazdı.Pek alçakta sayılmazdı,çantayı fırlattım ve bir ayağımı aşşağı sarkıttım diğer ayağımı da sarkıttıktan sonra sağ ayağımı ağacın dalına uzattım elimle tutunduktan sonra yavaşça aşşağı indim.Çantamı yerden alıp içinden telefonumu çıkarttım.Telefonun tamamen kapandığından emin olduktan sonra bahçeden çıktım,babam kartlarımın hepsini iptal ettirmeden önce bankamatikten para çekmeliydim.En yakın bankamatiğe gidip yüklü miktarda para çektim.Karşı yoldaki banklardan birine oturdum sol kulağımdaki küpeyi çıkarttım telefonumun sım kartını çıkarttım ve onu ikiye bölüp yere fırlattım,küpemi geri takıp yoldan taksi çevirdim ve bildiğim bir Otele sürmesini rica ettim aklıma Babamla ettiğim kavga gelince tekrar ağlamaya başladım.

Taksiden inerken neredeyse parayı vermeyi unutuyordum son anda Adam bana seslenince geri dönüp parayı verdim ve Taksiden inip Otele yürüdüm.

Otele giriş yapıp odama girdim ve yatağıma uzanıp hıçkırarak ağladım............ 




TESADÜFLER ODASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin