TESADÜFLER ODASI

BÖLÜM 13

Düzenlendi ve Değişti...

"Kıvanç!"

"Bücür?"

Özge birden koşarak Kıvanç olduğunu tahmin ettiğim çocuğun sırtına zıpladı.

Ben elimde çantalarla kapıda kazık gibi dikilirken Buğra elimdekileri alıp beni eve götürdü arkamı dönüp Özgeye baktığıda Kıvancın sırtında ters dönmüş çığlık atıyordu.

"Buğra?"

"Efendim."

"Elindekini bana verip bunu alsan tutamıyorum."

"Ver."

"O elindekini ver bunu al."

"Yok gerek yok."

"Emin misin?"

"Eminim."

Çantayı Buğraya verip peşine takıldım
Buğra yukarı kata doğru çıkınca bende peşinden yukarı çıktım.

"Buğra bunu nereye koyayım?"

"Gel hepsini benim odama koyalım ayarlarız sonra."

Peşinden odasına gittim ve çantaları yere koydum kollarım kızarmıştı Özge Hanım eğlenirken biz burda iş yapıyorduk. Olsun değer...

"Kollarına krem getirdim."

"Teşekkür ederim."

Kremi almak için elimi uzattım fakat bana vermek yerine kendi parmağına sıkıp bileklerime sürmeye başladı.

"Yorgunum."

"Bende güzelim bende."

"Uykum var."

"Benimde uykum var ama gel gör ki seninle uyuduktan sonra birdaha öyle bir uyku çekmedim."

"Uyku için ben mi lazım?"

"Sen lazım."

"Olmaz."

"Ney?"

"Biz."

"Ne alaka şimdi güzelim?"

"Bilmem olmaz işte."

"Neden?"

"Belki ben çok iğrenç bir insanım beni tanıyor musun?"

"Tanımıyorum güzelim."

"Ya da sen çok pislik bir adamsın. Bakma öyle misal veriyorum. Ben seni tanıyor muyum?"

"I-ıh tanımıyorsun."

"O zaman yapma. Beni kendi eksenin altına alma. Ki yapamıyorsun da neyse."

Kafasını geriye yatırıp güçlü bir kahkaha attı.

"Yapamıyorum ha?"

"Evet. Ne o yoksa sana kapıldım falan mı sandın?"

"Yoo ama kapılabilirsin dikkat et."

"Allah Allah?"

"Hıhı."

"O zaman buraları toplayalım be sen bana odamı göster."

"Ellerimi bırakta göstereyim."

"Ne o yoksa etkilenir misin?"

Ellerimi çektim.

"Özge nerde kaldı ya şu çocuğun yanından dönmüyorda iki saat."

"Kim o?"

"Benim çocukluk arkadaşım o yüzden birşey demedim zaten yoksa Özge gidicek başka bir erkeğin sırtına atlayacak eve gelmeyecek bende beklicem. Oldu."

"Tamam ya sakin ol. Hem senin arkadaşınsa sen neden selamlaşmadın?"

"Birazdan damlar zaten buraya."

"Okey."

"Hadi gel sana odanı göstereyim."

Yerden çantamı alıp Buğrayı takip ettim beni yanlis taraftaki odaya götürünce ilk yaptığım şey çantayı yere fırlatmak oldu.

"Keşke ben taşısaydım."

"Hallettim işte."

"Sen bilirsin."

Ayı ya.

"Hadi çık."

"Neden?"

"Bikinimi giyineceğim."

"Sorun yok ya sen giyin kendi evindeymiş gibi rahat ol ben şurda uzanırım problem yok."

Elimdeki telefonu kılıfından çıkartıp kılıfı Buğraya fırlattım.

"Defol ol Buğra hem git sende giyin bir zahmet."

"Ha diyorsun ki ilk sen soyun."

"Ya giitt."

"Şaka yaptım."

"Hadi canım gerçekten mi? Oha! İnanamoyorum! Defol ya."

Gülerek kapıdan çıktı tam kapının önünde bana öpücük attı ve ben kapıyı suratına kapattım.

Gülerek bikinimi giyindim içerden Özge Buğraya bağırıyordu.

"Buğra uğraşma benimle."

"Olmaz Özge giyinemezsin."

"Lan bağırtma beni ver bikinimi!!"

"Düzgün konuş salak nato kafa nato mermer herhalde havuz başı abaza kaynıyor diyorum kıt mısın?!"

"Banane yaa Alinada giyindi bikini! Bende giyineceğim!!"

"İkinizinde üstünde yırtarım o bikiniyi!"

"Bizde çıplak gezeriz o zaman dal da..!"

"Sus terbiyesizleşme kızsın sen kız erkek fatma gibi olma."

"Ya ne halin varsa gör Buğra bende sanki başka bikini yok gibi."

"Hepsi bende sadece mayolar orda."

"YAAA! Yanımızda sen varsın zaten off!"

"Al ne halin varsa gör Özge."

"Saol abi."

"Nabızlar düştü mü? Gelebilirim değil mi?"

"Gel Alina gel."

"Şu adam beni hasta etti."

"Bu arkadaşın beni delirtti."

"Sakin."

"Hadi havuza!"

"Hadi!"

"E iyi yürüyün."