translator • yoongi.jennie

×0.5×

Jennie

Onun sesini duyduğum anda içime büyük bir korku oturdu, nedenini bilmiyorum ama ondan korkmam gerektiğini hissediyordum.

Jihyo anında arkasına döndü. Korece konuşuyorlardı, anlamıyordum.

Jihyo'nun sesi yükselmeye başlamıştı, ama Yoongi onu siklemiyordu bile. Yoongi bana baktı ve, "Sen, benimle gel."

Arkasını dönüp giderken geleceğimden o kadar emindi ki arkasına bakma gereği bile duymuyordu.

Haklıydı da.

Hızla arkasından ilerledim, Jihyo sersemlemiş bir halde arkamızdan bakakalmıştı.

Yaklaşık on dakika yürüyüp bir yürüyüş parkına gelmiştik. Parkın girişinde aniden durdu ve bana döndü.

Bakışları üzerimde dolaşırken ciddi anlamda rahatsız olmuştum. En azından üstümde dizlerime kadar gelen büyük bir hırka vardı.

"Sen, sana yaptığı o kadar şeye rağmen ona yardım edecek misin?" Tek kaşını kaldırdı ve beni süzmeye devam etti.

"Sen bana ne yaptığını nereden biliyorsun?" Sorusuna soruyla cevap verdim, böyle sorulara cevap vermek beni rahatsız ediyordu.

"Jihyo benim hakkımda ne demişti, hatırlamıyor musun?" Ah doğru, hatırladım.

"Tekrar soruyorum, ne istiyorsun?"

"Ben... Bilmiyorum."

"Ama ben biliyorum. Bir yanın ondan intikam almak istiyor, değil mi? Diğer yanın ise herşeye rağmen affetmek. Ama affetmen bir işe yaramayacak. Bir iki gün sana yalakalık yapacak ve sonra aynı tavırlarına tekrar başlayacak. Bunun olacağına bilmene rağmen hala onu düşünüyor musun? Eğer reddedersen sonra yardım etmek için yanında olmayacağım."

Neden beni yıllardır tanıyormuş gibi konuşuyordu? Onu ilk kez bugün görmüştüm, cidden garip hissediyordum.

"İngilizceni nerede bu kadar geliştirdin," dedim konuyu değiştirerek.

Gözlerini devirdi. "Konuyu değiştirme. Ne istiyorsun?"

Derin bir nefes aldım. "Düşünmem gerek. Yürüsek?" Beni onayladı ve parka girdik.

Evet, Jihyo'dan intikam almak istiyordum. Ona evet demeyi ölesiye istiyordum ama bu doğru gelmiyordu. Birinin hayatını bu derece mahvetmek... Ben bunu yapamazdım.

Ama ya onların yaptıkları? Belki de kabul etmeliydim. Hem, ne demişti?
Eğer reddedersen sonra yardım etmek için yanında olmayacağım.

Ben, sanırım birinin beni korumasını istiyordum. "Peki, kabul ediyorum."

×××