Ben Ilayda'ya şaşkın şaşkın bakarken Ilayda konuştu.
Ilayda: Yapamam.
Jimin: Neden?
Ilayda: Yapamam işte anla. Annem ve babam evlatlıktan reddeder.
Jimin: Ben sana daha doğrusu size bakarım. Ha sen beni sevmiyorsan anlarım ama sevmeseydin seni öptüğümde karşılık vermez iterdin. Yalan mı???
Ilayda: Evet seni seviyorum. Kalbimi parçalayacakmış gibi attırıyorsun ama yapamam. Hem okuyoruz hem de evli değiliz.
Bunları yüzünde üzgün bir yüz ifadesi ile soylemişti.
Jimin daha fazla uzatmadı ve yanına yattı.
Ilayda'da sesini çıkarmadı.RM'den
Bengüsu'dan ayrılınca yanaklarının kıpkırmızı olduğunu gördüm.
RM: Neden utandın?
Bengüsu: Ilkimdi.
RM: Ciddimisin???? (Yine ve yine yüzünde pic smilesi vardı.) O zaman senin ilkin olmaktan gurur duyuyorum.
Bengüsu: Yaaaa deme öyle!
RM: Tamam tamamRM'den
Bengüsu'dan hoşlandığımı fark ettim o zaman. Onu tekrar öpmek için yaklaştığımda benden önce o beni öptü ve bende karşılık verdim. Ayrılınca ona "izin var mı?" Diye sordum.Bengüsu'dan
Ben onu öptüğüm için utanmıştım ama sonradan geçti. Bana "izin var mı?" Duye sorunca ne diğeceğimi bilemedim ama yapamazdım. O yüzden "sadece öpebilirsin" dedim.
Ve yüzü düştü.RM Bengüsu'nun üstündeyken dudakları Bengüsu'nun dudaklarını sert bir şekilde öpüyordu.
RM ile Bengüsu'nun ayrılmalarının nedeni ise yan odadan gelen bağarma sesleriydi.
Ilayda'dan
Jimin boynumu bildiğin vakumlarken bende istemsizce bağarmıştım. Jimin bileklerimden tutup kafamın yukarısında birbirlerine yaklaştırmıştı. Benim ellerimde yumruk bir şekildeydi. Ve Jimin üstümdeydi. En sonunda dayanamayıp YETER! diye bağatdığımda Jimin hicbir şey olmamış gibi devam ediyor hatta faha da fazla canımı yakıyordu. Ben kurtulmaya çalışırken oda köprücüklerime gelmişti. Evde RM ve Bengüsu'nun olduğunu hatırleyınca bi oh çektim. Bengüsu'nun uyanmaması için "RM YARDIM ET!!!!" diye bağardım ama azgın Jimin durmamıştı ve bir eliyle bileklerimi diğer eli ile de ağzımı kapattığı an ( ben hala acı bir şekilde yardım edin diye bağırıyordum.) RM geldi. Ve hemen Jiminin omuzlarında tutup onu yere itti. Sonra RM Jimin' sert bir yumruk attığında çenesinde tutup Jimin'e "kıza napıyorsun bırak bırak canım acıyo diye bağarıyor neden bırakmıyorsun?!?!? O senin azgınlığını giderecek bi insan değil. Kimsenin namusu ile oynayamazsın!!!!!" Diye bağarırken bi yumruğu havada diğer eli
t-shortünün yakasındaydı. Ben ayağa kalkıp yanına giderken RM'nin Jimin'e tekrar yumruk atacağını anladığım an yumruğunu tuttum ve tekrar yumruk atmasını engelledim. Çünkü RM Jimin'e yumruk atınca içim acımıştı. RM'den gitmesini istedim. O giderken Bengüsu'nun elini sımsıkı tuttuğunu gördüm. Ve "dur" diye bağardım. "S-siz" RM atladı "çıkıyoruz" Ilayda "ne zamandam beri?" Bengüsu "daha 30 dk bile olmadı." Ilayda "sevindim" Onlar odadn çıkınca bende Jimin'e baktım. Hemen ilk yardım çantasını alıp Jimin'in kaşına panduman yaparken kolumdan tuttuğunda gözlerine bakınca gözlerinin dolduğunu ve ben bakınca sağ gözünden bir yaş düştü. Baş parmağım ile yaşı sildim. "Neden ağlıyorsun?" diye sordum. "Ö-öz-özür d-ilerim." ağlamaktan konuşamamıştı. İçimde sanki cehennem ateşi yakmışlardı. İçime öģle bir dokunmuştu ki gözünden boncuk boncuk yaş düşerken. "Önemli değil Jimin. Seni seviyorum." derken dudaklarına bir buse kondurup ilk yardım çantasını alıp yerden kalkacakken Jimin kolumdan tutup kucağına oturtup sıkı sıkı sarıldı. Ve boynuma bir buse kondurdu. Ama bir acı hissettim. "Ah!!!" diye hafif bi bağarınca paniklemişti. Sonra elimdeki ilk yardım çantasını alıp içinden bir krem çıkarıp morarmış olduğunu düşündüğüm yere sürdü. Sonra bana sarıldı bende ona sarıldım. 10 dakikadır sarılıyorduk. Ayrılınca omzumun sırılsıklam olduğunu fark ettim. Jimin'in gözlerinin kıpkırmızi olduğünu görünce boğazım düğümlendi.Jimin'den
Kendimi Ilayda'nın dudaklarından, köprücüklerinden alamadım. Ve hiç bir şey duymuyordum. Ta ki RM beni yere atıp yukruk atana kadar. Bana
"kıza napıyorsun bırak bırak canım acıyo diye bağarıyor neden bırakmıyorsun?!?!? O senin azgınlığını giderecek bi insan değil. Kimsenin namusu ile oynayamazsın!!!!!" Diye bağardı. Sonra Ilayda onlaradan çıkmasını istedi. Sonra bir şeyler daha söylediler ama anlamadım. Ilayda ilk yardım çantasını alıp yanıma geldi. Patlamış olan kaşıma pansuman yaparken o kadar tatlı o kadar güzel görünüyordu ki. Kolundan tutup "ö-öz-özür dilerim" dedim. Ben beni itip odadan koşar adımlarla çıkacağını düşünürken o bana "Önemli değil Jimin. Seni seviyorum" demişti. Ve o sırada hayatımda yaşadığım en güzel duygulardan birini yaşattı. Dudağıma bir busa kondurup ayağa kalktı ama ben onu kolundan tutup kucağıma oturtup sıkı sıkı belinden sarılıyordum. Sonra boynuna bir buse kondurduğumda "Ah!" diye bağardı. Bi an panikledim. Daha sonra gördüğüm manzara karşısı da utandım, kendimden nefret ettim ve kendime lanet okudum. Çantadan morluk kremini olıp oraya sürerken çok nazık ve dikkatli olmaga özen gösterdim. Ona sarıldığımda ağlıyordum. 10 dk kadar sarıldık oda bana sarıldı. Ayrıldığımızda bana öyle bir baktı ki yutkundum.Yazardan/
Saat 2 olmuştu. Jimin ile Ilayda birbirlerine sarılıp uyudular.
RM ve Bengüsu koltukta oturmuş film izliyorlardı. RM bilerek koku filmi seçmişti. Bengüsu RM nin kolunun altında izlerken korktuğunda kolunu sıkıp başını boynuna görmüyordu. Ama sonunda dayanamıyıp filmi kapattı. Ve RM'ye uymak istediğini söyleyince birden havalandı. RM onu alıp yatağa götürüyordu. Ama Bengüsu hala korku filmi yüzünden korkuyordu. RM onu yatırıp gitmek için arkasını dönüp gidecekken Bengüsu "Gitme!" Diye bağardı. RM arkasını dönerken 7/24 yüzünde olan piç smilesi vardı. Yanına yatıp ona sıkı sıkı sarıldı.Jimin ve Ilayda sabah okula gitmek için uyandılar. Kahvaltıya indilerinde RM ve Bengüsu'nun kahvaltıyı hazırladıklarını gördüler. Masaya oturunca Ilayda "Ben bu morluklarla nasıl okula gideceğim?" diye sordu. Bengüsu erkeklere "bizi yurta bırakın." dedi. Erkekler kafalarını sallayarak onayladılar. Ve yola çıktılar. Ilayda aynanın önüne geçip kapatıcı ile morlukları kapatmaya çalıştı ama olmadı. Bengüsu'ya " ben ne yapacağım?! Kapatıcı bile kapatmıyor ne yapacağım?!" Bengüsu "bence geçene kadar okula gelme ve bu gün gidip daha iyi bi lr kapatıcı almalısın." dedi. Ve Ilayda yola çıktı morluklar daha az görünsün diye saçları ile kapatmaya çalıştı. Ve bir mağzaya girdi. Gerçekten iyi bir kapatıcı bulmuştu fakat onu almaya parası yetmediğini anladığı an omuzunda bir el hissetti.