...

61 3 1
                                    

RM'den
Biz odamızda zamanın gelmesini bekliyorduk. Aynı zamanada da Jimin ve Ilayda da bizimleydi. İçimde garip bir his vardı. Mutlumuydum şaşkınmıydım yada başka bir şeymiydi bilmiyorum. En sonunda salona girme vaktimiz geldi. Ayağa kalktık Ilayda gelinliğimin arkasını duzeltti ve yürümeye başladık. Ilayda ve Jimin bizden önce çıktılar.

(Bu arada Ilayda ve Jimin'in giydikleri. )

YAZARDAN/Bengüsu ve RM masaya oturdular

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

YAZARDAN/
Bengüsu ve RM masaya oturdular. Ve işte o klasik soru...
Nikah memuru: Siz Bengüsu Gümüş kimsenin baskısı altında kalmadan kendi hür iradeniz ile Kim Nam Joon bey ile evlenmeyi kabul ediyormusunuz?

Bengüsu: EVEEEET!!!!!

Nikah memuru: Siz Kim Nam Joon bey kimsenin baskısı altında kalmadan kendi hür iradeniz ile Bengüsu Gümüş ile evlenmeyi kabul ediyormusunuz?

O sırada Bengüsu RM'nin ayağına basar. Ama RM hiç bir şey olmamış gibi "EVEEET!!!" diye bağırır.

Nikah memuru: Gelini öpebilirsin.

RM Bengüsu'nun alnından öper sonrada dudağına bir buse kondurur. Düğün biter ve herkes evlerine dağılır. Salondan ayrıldıklarında Jimin saatin daha akşam olmadığını 20.00 olduğunu görür ve bara gidelim diye ortayabir fikir atar. Herkes başını sallar. Jimin Ilayda'ya dönerek "sana içki yasak!" der. Ilayda başını onaylar gibi salladığında ise "kola falan içebilirmiyim?" diye sorar ama Jimin "hayır kola asitli olduğu için onuda içemezsin ama meyve suyu içebilirsin." der.
Ilayda yüzü asık bir şekilde kabul eder ve bara giderler. Ilayda portakal suyu alır ama diğerleri içki alıp masalarına geçerler. Ilayda'nın midesi bulanır ve lavaboya gider. Ve iki kızın konuşmasına kulak misafiri olur.
Kız 1: Şu arka masalarda oturan pembe saçlı çocuğu gördün mü? (Jimin'den bahsediyor ay hatta foto koyim)

Kız 1: Şu arka masalarda oturan pembe saçlı çocuğu gördün mü? (Jimin'den bahsediyor ay hatta foto koyim)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


-Yazar aklını yitirdi. Şu andeli hastahanesinde yatiyor ben bffsi yazıyorum-
-tabikide şaka udhdhdhbd-
Ilayda sinirlendi ama kızın neler söyleyeceğini merak ettiği için sabretti.
Kız 2: Evet çok yakışıklı.
Kız 1: O bu gece benim olacak.
Dediği an Ilayda kabinden hızlı bir şrkilde çıktı ve kızlara dönerek "Sizin bahsettiğiniz yakışıklı adam benim şu an karnımda olan bebeklerin babası ve benim KOCAM olur. Ayağınızı denk alın yoksa sonuçlarına katlanırsınız." Kocam derken üstüne basa basa demişti.
Kız1: Ah öyle mi bebek düşürme ve çift ayırma konusunda kimse elime su dökemez.
Ilayda "sen bilirsin" değip kızın saçından tuttuğu gibi kızı yere serdi ve karnına bir kaç tekme attı. Kız2 Ilayda'yı kollarından tutup masalarına götürdü. Bengüsu, Jimin vr RM değişik bir biçimde bakıyorlardı. Kız2 özür diledi Ilayda'da kabul etti ve kız koşarak lavaboya gitti.

Ilayda'dan
Jimin karnıma dokunarak bana "ne oldu?" diye sordu. Bende bir şey olmadı der gibi omuz silktim.
Gece nihayetinde bitmişti. Eğer bir kaç saat daha sürseydi katil olmaktan korkuyordum. Jimin ile eve geldiğimizde saat 02.38 olmuştu ben duş alıp yatağa geçmeyi planlamıştım ama Jimin beni durdurdu ve bana "ne oldu klüpte bana bakan kızlara ölümcül bakışlar atıyordun?" dedi biraz üzgün gibiydi. Bana bunları söylerken küçük Emrah gibiydi. Bi an bi kahkaha patlattım. Oda bana anlamayan gözlerle bakarken bende "senin yüz ifadeni görünce aklıma küçük Emrah geldi" dedim küçük kelimesini türkçe söylediğim için hiç bir şey anlamamış bir şekilde bakıyordu. Bende anlattım. Oda bir kahkaha patlattı ve uyumak için yatağa geçtik geçmesine ama oturduğum an miden bulanmış lavaboya gitmiştim. Jimin arkamdan geldi ve ben dişlerimi fırçalarken arkamdan sarılıp kafasını boynuma koyup kokumu içine çekti. Ben dişlerimi fırçaldığımda beni kucağına aldı ve yatağa yatırdı ben ona dönmüştüm oda saçlarımla oynuyordu. Ve "bana biz ne zaman evleneceğiz?" diye sordu. Bende "sen ne zaman evlenme teklifi edersen." dedim oda "hadi uyuyalım o zaman." dedi ve ona sarıldım. Oda bana sarıldı ve uyuduk.

Sabah olunca;
Uyandığımda Jimin hala uyuyordu. Dudağına bir öpücük kondurdum ama Jimin uyanmış olacak ki başımın arkasından beni kendi yüzüne bastırdı ve ondan ayrılamadım. O an neden bilmiyorum ama bi değişik hissettim. (Bunu yazarken iğreniyorum ama sizin için duzdhduhd) Jimin dilini dudaklarıma değdirince buz havuzuna düşmüş gibi hissettim. Ben karşılık vermediğim daha doğrusu veremediğim için dili sadece dudaklarıma değiyordu. Dudaklarımdayken böyle hissediyorsam... Ben karşılık vermeye başlayınca dudakları gerildi. Güldüğünü anladım ve dili ile ağzımda geziniyordu. (öğk 😝) Sonunda beni bıraktı. Bende hemen üstünden indim. Elim ayağıma dolaşırken merdivenlerden iniyordum son 10-11 basamak kaldı ve hala titreyen bacaklarım ve mide bulantım yüzünden bir anda yığıldım yerle buluştuğumda "Jimin!!!" diye bağardım ve sonra karanlık.

Jimin'den
Ilayda üstümden inmişti eli ayaği titriyordu ve aşağı indi. Ve BAM Ilayda "Jimin!!!" diye bağardığında böcek gördü falan sandım. Merdivenlerin başına geldiğimde Ilayda'yı o halde görünce inanmak istemedim. Başımdan aşaği kaynar sular döküldü. Soğuk soğuk terliyordum. Beynim zonkluyor ve kalbim öyle hızlı atıyordu ki...
Merdivenleri 2şer 3er indim ve hemen Ilayda'yı kucağıma alıp uyandırmaya başladım.
UYANMIYOR!
NE YAPARSAM YAPAYIM UYANMIYOR!!
NE YAPACAĞIM?..
BEN SENSİZ NE YAPACAĞIM ILAYDA?!?!?!
BENI BIRAKMA!
NE OLUR BENİ BIRAKMA!
GİTME ILAYDA GİTME!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 12, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Namsu & İlayjim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin