Jimin bağarınca onlarda ayrıldı.
1 2 dk sonra doktor geldi ve yarın çıkabileceğimi söyledi ve gitti. 3 saat sonra yanımda sadece Jimin vardı. Bende biraz yana kayıp elimle açtığım yere hafiçe vurup yanıma çağardım. Oda yavaş adımlarla yanıma yattı. Bende ona sarılıp uyudum.
Sabah uyandığımda Jimin yoktu. Etrafta Jimin'i aramaya başladım. Kapıdan içeri girdi. Jimin "İşlemeleri hallediyordum. Korktun mu?" diye sordu. Bende "hemde çok" dedim. Oda bana gülümseyip yanıma geldi ve alnımdan öptü.RM'DEN
Bengüsu'ya evlenme teklifi etmek istiyordum ama daha erken demesinden korkuyordum. Evlenme teklifi etmemin nedeni onu gerçekten sevmem ve o yanımdan ayrdıktan 5 dk aonra bile özlüyirdum. Ama yinende yapacaktım. Hemen bir avmden bir tektaş aldım. Ve daha sonra nasıl bir evlenme teklifi yapacağımı düşündüm. Buldum... Onunla birlikte Paris'e gidecek ve Eyfel kulesinin önünde diz çöküp kutuyu açıp "benimle birlikte ölene kadar birlikte olup çocuklarımın annesi olur musun? Benimle evlenir misin?" O "evet" değip yüzüğünü parmağına taktığım an keman çalmaya tepemizden aşağıya gül yaprakları dökülürken bizde dans edecektik. Arabayı sürerken "lanet olsun çok zekiyim" derken direksiyona vurmuştum. Eve varınca kemancıyı, gül yapraklarını, uçak biletlerini ve oteli ayarladım. Saate baktığımda 05.38 olduğunu gördüm. Yatağa yatıp uyudum.Bengüsu'dan
RM ye bir sevinç gelmişti daha bi mutluydu nedenini bilmiyordum. Sormaya karar verdim. RM' ye dönerek "ne bu sevinç ne bu mutluluk? Bir şey mi oldu???" Rm bana bakarak "benimle Paris'e gelir misin?" dediği şey karşısında gözlerim kocaman açılmıştı. "Temelli mi?" diye sordum. "Hayır 1 haftalığına sadece." dedi. Kafamı onaylar gibi salladım. Hemen belime sarılıp beni etrafında döndürürken bende boynunun arkasında ellerimi birleştirdim. "Ne zaman?" diye sordum. "3 gün sonra" dedi. Bende
"o zaman beni eve bırak hazırlanayım" dedim. Oda beni eve bıraktı. Bavulumu hazırladım. Şu 3 günün hemen geçmesini dileyerek uyudum.3 GÜN SONRA
RM beni almadan önce babaannesinin yanına çıkıp izin aldı.
Ve havaalanına gittik. Starbucks'da otururken uçağımızın anonsununu duyup çıktık. Uçağa bindik uçak havalanırken RM'nin koluna sıkı sıkı sarıldım. Oda benim saçlarımı okşamaya başladı. Saatler sonra Paris'e varmıştık. Otelimize gidince tek bir tane yatak olduğunu gördüm.
"Aynı yatakta mı yatacağız?" diye sordum. Bana piç smile atarken "evet. Noldu beğenmedin mi?" diye sordu. Bende "yoo beğnedim." dedim. Eşyalarımı yerleştirirken RM bana arkadan sarıldı. Bende kolarından tutup kafamı koluna yaslaydım.Saat 2 ye geliyordu ve biz yine korku filmi izliyirduk. Neden sürekli korku filmi izlemek istediğini anlamıştım ama sesimi çıkartmıyordum. Film bittiğinde ben korkudan titriyordum. RM beni kucağına alıp yatağa yatırdı ve birden dudaklarımı dudaklarına yapıştırdı. Bende karşılık verdim.
Sabah oluncaRM bana çok güzle giyinmemi söyldedi. Bende tamama der gibi başımı aşaği yukarı salladım.
RM bana "ama brn sana bu kadar güzel ol dedmemiştim ki hıh."
Bende RM'ye "ama bende senin bu kadar yakışıklı olacağını bilmiyordum.Eyfel kulesinin önüne geldiğimizde ellerimden tuttu ve diz çökerken elini iç cebindeki tektaş kutusunu çıkarıyordu. Ben şaşkınlığımı kapatmak için ellerimi ağzıma götürdüm. Bana "benimle birlikte ölene kadar birlikte olup çocuklarımın annesi olur musun? Benimle evlenir misin?" dedi. Bende "eveeeeet" diye bağardım. Onun boynuna sarıldım oda beni etrafında döndürürken keman çalmaya başladı ve üstümüze gül yaprakları dökülmeye başladı. Çok hoşuma gitmişti. Otele geldiğimizde ben heme ustumu degistirdim ve yatağa geçtim. Oda yanıma geldi arkamdan sarılıp beraber uyuduk. 2 gün sonra Kore'ye geri döndük ve hemen nikah tarihi aldık. 3 haftaya evleniyorduk. Annemlere haber verdim. Oda verdi 3 gün sonra geliyorlardı. Bizde gelinlik ve damatlık bakmaya gittik. 5 mağza sonunda bunları aldık;
Daviyeteler
Düğün yeri
Her şey hallolmuştu ve çok güzledi.
Düğün günü gelip çattı...